Yüreğim yangın yeri!
Ciğerlerimiz yanarken bu işten zarar gören sadece ormanlar değil.
Yerini, yurdunu, hayvanlarını kaybeden insanlar, yardım için gidip hayatını kaybeden kahramanlar, canını dişine takıp çalışan görevliler, evi orman olan canlılar…
Bunları düşündükçe kahrolan biz…
Peki tüm bu fedakarlıklara rağmen gerekenler yapılıyor mu?
Bu ülkede ilk defa mı orman yangını çıkıyor?
Neden her defasında bir yer yandığında insanların aklında soru işaretleri kalıyor?
Yakan suçlu. Peki önlem almayan, göz yuman suçlu değil mi?
Bir tarafta olay yerine çift uçakla giden siyasiler,
Diğer tarafta envanterde olmayan uçaklar yüzünden hayatları kararan insanlar.
Diğer tarafta da bunları söylediği için hedef haline gelen biz.
İşin bir de diğer boyutu var tabi.
Hümanizmden, sevgiden dem vurup da ideolojisi için, intikam almak için ormanları yakanlar,
Yangın bölgesinde ağaçlar yerine yeşeren oteller.
Bu ikisi arasında fark var mıdır?
Bunlar ilk defa olmadı,
Biz de bunları ilk defa söylemedik.
Peki, geçen onca yıla,
Yanan onca cana rağmen ne değişti?
Hiçbir şey.
Ne diyelim umarım yaşananlardan bir ders çıkarılır da bu acıları tekrar yaşamayız.
Nihayetinde
Tüm yaşadıklarımız birer ders aslında.
Unutup geçmişi devam etmek doğru değil.
Çevremizi sarmışken yangınlar,
En derin uykundan uyanmayacak mısın artık?