Tadı, tuzu kalmadı !
Yaşamımız altüst oldu, davranışlar, alışkanlıklar ve de birçok şey etkilendi virüs salgını ile yarattığı sonuçlardan.
Deyim yerindeyse, tadı tuzu kalmadı hiç bir şeyin...
Düşünebilir miydiniz;
Büyüklerinizle karşılaştığınızda el öpmeden hal hatır sormayı,
Arkadaş ve dostlarınızla buluşunca tokalaşma ve sarılıp hasret gidermeden sohbeti,
Eldiven ve maske takmadan sokağa çıkamaz hale gelmeyi,
Toplu taşımada seyrek oturmayı,
Yolda mesafeli yürümeyi,
Ellerinizi dezenfektan ya da kolonya ile sürekli temizlemeyi,
Evde eşiniz, çocuklarınız, anneniz, babanız ve de kardeşlerinize mesafeli durmayı,
Camilerin, kahvehanelerin, eğlence yerleri, spor musabakalrınin nin topyekün kapatılacağını,
Mezarlıklara ziyarete gidilemeyeceğini,
Sokağa çıkma yasaklarının uygulanacağını,
Ve daha nice kısıtlamaların hayatımızı değiştireceğini düşünebilir miydiniz ?
Böylesi kapsamlı bir yaşam değişimini yaratacak bir güç söyler misiniz deseler, olabileceğini hayal edebilir miydiniz ?
Peki, toplumsal olarak böylesi köklü bir değişimi yaşarken değişmeyen neler var ?
Merak ediyorsunuzdur umarım..
Hemen söyleyeyim;
İş cinayetlerinde yaşamını yitiren emekçiler...
Yoksulluktan gece yatağa aç yatan çocuklar...
Virüs salgınını fırsat bilip işçi çıkaran patronlar...
İşsizlik ve ekonomikbyetmezlik dolayısıyla ken yaşamına son verenler...
Enflasyon...
Devlet hazinesinin boşalmış olması...
Muhalif düşünenlere tutuklamalar yoluyla gözdağı verilmesi...
Emekçilerin ekonomik haklarının iyileştirilmemesi ve özlük haklarının bir bir ellerinden alınması...
Ve daha niceleri...
İşte bütün bunlardan sonra yaşamı ehir eden gerçek nedenin virüs olmadığı çok açık değil mi ?
Tadı tuzu kalmayan yaşamı yeniden örgütlemek gerekir. Bu da, önümüzdeki sürecin en zor işlerinden biri olacak.
Son olarak;
Bu yeni süreç AKP'siz olursa sanki daha sancısız atlatılacak gibi !..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.