Bu ülkenin en büyük zenginliği yetişmiş insan gücüdür.

CHP’nin Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İzmir Milletvekili Doc. Dr. Selin Sayek Böke GOSB’da işadamlarına yönelik “endüstride 4.0” konulu konferansta önemli konular üzerinde durdu.

Uzun bir süreden beri ilk defa polemiksiz, gerçeklerle yüzleşen bir konuşmayı izledim.

Gelişmiş dünyada yaşanan gelişmeler üzerinde önemli vurgular yapıldı.

Türkiye 1990’lı yıllarda sanayileşmiş ülkeler arasında ilk 15. sırada yer alırken bugün listede kendine yer bulamadı.

Güney Kore ile 1950’li yıllarda aynı sıradaydık.

Ancak bugün Dünya sıralamasında çok gerilere düştük.

İstihtam ve üretim olmadan gelişmenin imkansız olduğu üzerinde duruldu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ekonomist Doc. Dr. Selin Böke Türkiye’nin gelmiş olduğu dar boğazın nedenlerini sıraladı.

Haksızlık etmeyelim tabiki Selin Sayak Böke sadece eleştirmedi çıkış yollarını ve önerileride söyledi.

Bence en önemli konu ortak Türkiye vurgusu  olduğunu ifade etmekte yarar var.

Eğitim sisteminde başarılı okulların tasviyesine yönelik kaygılarını dile getirdi.

İyi eğitim veren okulları ortadan kaldırmaya yönelik girişimlerin biran önce durdurulması uyarısı yaptı.

Ayrıca sanayileşmeden asla vazgeçilmeyeceğini gelişmiş Dünya akıllı sanayileşmeye doğru hızla ilerlediğini eğer bu gelişmelere ayak uyduramazsak rekabet edemez duruma geliriz.

En büyük tehlike sorunlarımızı birlikte konuşamamızdır.

Ekonomiden, siyasete, eğitimden, teknolojiye pek çok konu üzerinde aydınlatıcı bilgilenme oldu.

İnsanlar her yaşta yeni bilgilere ihtiyaç duyar.

Türkiye’nin sorunlarını aşması için ortak akla siyasetin yeni tanımlamaya ihtiyacı var.

Aksi halde hep birlikte kaybederiz.

Bugün yaşadığımız sorunların temelinde  gelir dağılımındaki adaletsizlik demokrasi kültüründen hızla uzaklaşmamızdır.

Siyasal iktidar ülke gerçeklerine mutlaka dönmelidir.

Sanayileşmedeki teknolojik gelişmeyi eğer gerçekleştiremezsek gelir dağılımı daha çok bozulacak.

Bir başka tehlike Türkiye’nin yatırım yapılamayacak ülkeler sıralamasına girmesidir.

Hep başkalarını eleştirmek yerine biraz da kendi eksikliklerimizi görmemiz gerekir.

Yapılan bu önemli uyarılara önce iktidar daha sonra meclis kulaklarını tıkamamalı.

Türkiye’nin yetişmiş insan gücü yeterince var.

Yeter ki bu gücün farkında olalım.

İllede iktidarda kalmak için bütün değerleri yok etme çabası herkese zarar verir.

Irkçı ve ayrıştırıcı politikalardan hızla uzaklaşılmalı.

CHP akademisyen kökenli milletvekillerini mutlaka ön plana çıkartmalı toplumu aydınlatıcı etkinlikleri de arttırmalıdır.

Uzun zamandan beri CHP’nin yapmış olduğu en önemli etkinlik ülke gerçeklerini üretimle buluşturmak oldu.