Cehenneme benzeyen içimizi karartan hayat seviyemizi siyasetten politikacıların çirkin sözlerinden sanal vatlarından cinayet haberlerinden kurtarmak hiç değilse bugünkü günümüzü güzel geçirmek biraz güldürmek biraz düşündürmek için hayatımıza şairliğiyle, deliliğiyle, söylediği aforizmalı güzel sözlerle katkı sunmuş bir büyük filozoftan gün görmüş büyük acılar çekmiş bir insandan Neyzen Tevfik’ten söz edeceğim Neyzen Tevfik genç yaşta edindiği ününü keskin yergi ve yanından hiç eksik etmediği Ney’i dilden dile dolaşan fıkralarıyla birlikte saraylarla, tımarhaneler, köşklerle, çöplükler arasında akıp giden hayatının sıra dışı renkli kişiliğinin ardı sıra yarım yüzyıl dolaştı.

Üstadı daha iyi tanıyasınız diye akıllı bitler isimli hatıratını anlatacağım sizlere hayatım da duyduğum en ilginç hatırat kişi Neyzen olunca hatıratı da büyük ve ilginç oluyor… Yemenden gelmiş bir dostuyla bir meyhanede hem demlenmekte hem de sohbet etmektedir dostu üstat herkes elinden geldiğince bir şeyler ikram ediyorlar ben yoksulun biriyim bilirsin bende sana yemenden getirdiğim yıllarca koynumda beşlediğim üç tane bit vermek istiyorum kabul buyurursanız… Neyzen bu gerçi onlardan bende yüzlerce var üç tane de senden olsun ver lütfen.

Dostu koynundan çıkardığı üç biti Neyzenin açık olan eline koyar oda alır koynuna atar dostu bitlerin ikisi dişi biri erkektir dişiler o erkeğin karılarıdır der… Neyzen o gece hiç kasınmadan çok rahat uyur sebebini merak eder gömleğini çıkarır bakar kendi bitlerinden bir tane bile kalmamış ha… Diğer işte okumuş olmak böyle bir şey o Türkiye halkının ortak dilidir yaşadığımız bu dünyayı bir tür bekleme salonu ve vakit geçirme yeni olarak görüyordu bambaşka bir âlemden bir dünyadan bizim yaşadığımız bu dünyaya gelmişti yetmiş yıl zor yaşayabildi her memlekette böyle ara sıra parlayan dahi deliler gelmiştir. Onlar hayatı tabi olmazlar kendilerine özgü özgür doğal orijinal insandırlar.

Neyzen Tevfik’in ünü günümüze kadar geldiği gibi ülkemizin sınırlarının dışına taşmıştır. Onu hiç kimse bir kalıba sığdıramadı kimse onun bir tanımını yapamadı Bakırköy hastanesinde yıllarca tedavi görmüş ama hekimler ona bir teşhis koyamamışlar bozan eflatun kadar akılı bozan Nietzsche ve Dostoyevski kadar Poe kadar deli dünyaya çıkamayacak kadar kararlı dertli olmuştur. O büyük bir halk adamıdır. Neyzen Tevfik demek İstanbul demek. İstanbul’a özdeşleşmiş bir İstanbul hayranı o… Davet edildiği her yerde başköşeye oturtulmuş hali hatırı sorulmuş lafı dinlenmiş gittiği her yerde insanlar ona hizmet etmek için birbiriyle yarışmışlar kimisi rakısını getirmiş kimisi mezesini kimleri rahat etmesini sağlamış o büyük bir sanatçı dünyaca ünlü bir Ney üstadıdır.