Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun mitingi sanırım en çok da alınan olağanüstü güvenlik önlemleri nedeniyle konuşulacak.

Bu önlemlerin sadece AKP’nin değil tüm siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının mitinglerinde alınması gerekiyor.

Başbakan’ın ya da bir başka devlet büyüğünün gittiği yerlerde en üst düzeyde korunmasını gayet doğal karşılayanlar, vatandaşların ölümünü gayet doğal mı karşılıyorlar acaba?

Devlet, vatandaşının can güvendiğini sağlamakla yükümlüdür.

Başka yerlerde de miting yapılacağı günler öncesinden biliniyorken, böyle yerlerde herhangi bir güvenlik önlemi alınmaması elbette sorgulanacak bir durumdur.

Gebze’deki mitingden günler öncesinden başladı güvenlik önlemleri. Emniyet ekipleri Gebze Cumhuriyet meydanının oradaki esnafın GBT’sine bakmakla başladı. Tam şehir merkezinde olması nedeniyle o bölge adeta ablukaya alındı günlerce.

AKP Gebze ilçe ise sadece o bölgeyi değil Gebze’nin her tarafını bayrak ve flamalarla doldurdu ki artık bu konuda hiçbir kural tanımamakta bir mahsur görmüyorlar.

İsminin içinde ‘adalet’ geçen bir parti, kurallara uymuyorsa adalet ve eşitlik nerede kaldı diye sormak lazım.

Başbakan Gebze’ye gelecek diye, olağanüstü güvenlik önlemleri uygulandı.

İlçede hiç görülmediği kadar sivil polis yer aldı. Sivil polislerin yanında Düzce, Sakarya ve Bolu’dan da takviye ekiplerle birlikte 2 bin 500 resmi polis memuru görev yaptı. Çevre binalara keskin nişancılar konuşlandırıldı.

Vatandaşlar, saatler 15.00’i gösterdiğinde arama noktalarından geçirilerek alana alındı. Gazetecilerin çanta ve makineleri, polis köpeklerinin kontrolünden geçti.

Öte yandan Gebze TEM otoyolu gişelerden kent merkezine kadar çok geniş bir alanda yoğun bir trafik insanları bezdirdi.

Gebze Kent Meydanı’nın da büyük bir bölümü güvenlik çemberine alındı. AKP’lilerin 5 bin metrekarelik miting alanının dışında çok büyük bir alana da giriş yasaklandı.

Ayrıca miting öncesi tarihi Çoban Mustafapaşa Camii'nin kapıları da kapatıldı. Olağanüstü güvenlik önlemleri vatandaşı bezdirirken camiinin kapatılması da tepkileri arttırdı.

Eğer başka bir siyasi parti ya da iktidar miting için camiyi kapatmış olsaydı, eminim kıyameti koparırlardı!

Gelelim Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun mitingde yaptığı konuşmalara. İnandırıcılıktan uzak ve her yerdeki ezber konuşmaların bir kopyasıydı.

Özellikle 7 Haziran seçimlerinden sonra halkın vermiş olduğu ‘uzlaşın’ mesajını, ‘muhalefet görevden kaçtı’ diye yorumlayan Ahmet Davutoğlu’na ancak fanatik AKP seçmeni inanır. Aklı başında ve vicdanı olan hiç kimse, 7 Haziran’dan sonraki süreçte yaşananları görüp de bu cümleye inanmaz!

Herkes biliyor ki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 7 Haziran seçimlerinden memnun kalmadı ve bu yüzden erken seçim istedi!

Başbakan Ahmet Davutoğlu ve AKP de ne yazık ki Erdoğan’ın bu isteğine göre hareket etti. Ne CHP ne de MHP ile bir koalisyon kurma çabasında olmadı. Sadece yasal süreyi, göstermelik bir şekilde geçirmeyi amaçladılar.

Mitinge katılım kalabalıktı ama en büyük pay, çevre illerden gelenlerdi. Yüzlerce otobüs, Gebze’ye partili taşıdı. Gebze belki de tarihinin en fazla yerli turistini ağırladı önceki gün.

Sonuç olarak, AKP’nin fanatik ve kemikleşmiş tabanı dışında AKP aslında mitingden hoşnut kalmadı.

AKP için 1 Kasım seçimleri, 7 Haziran seçimlerinden daha kötü geçecek. Özellikle Gebze’den bir adayı seçilebilir bir sıralamaya koymayan AKP, Kocaeli’de büyük bir riske girmiş oldu. Değil 7 milletvekili çıkarmayı, 6’ncı milletvekilini de korumak için oldukça fazla çaba harcayacaklar.