CHP’nin Balıkesir’de gerçekleştirdiği Milletin Sesi Mitingi ile ilgili gözlemlerimi ve değerlendirmelerime bugün de son kez değinmek istiyorum.

Miting alanına CHP Kocaeli İl Başkanı Harun Özgür Yıldızlı ile birlikte girdikten sonra bir süre hem miting alanını gezmek hem de su almak için tekrar alana giriş yapılan yere doğru yürüdüm.

Yolculuk boyunca neden mitinge gençlerin katılmamasını düşünürken miting alanında da ne yazık ki gençler çok azdı.

Yaş ortalaması epey yüksek olmasına rağmen Maltepe mitinginin aksine kadınlar daha çok idi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması öncesi diğer konuşmacılar konuşmaya devam ederken miting alanında 3 tur attım.

Mitinge gelenlerin Maltepe’deki mitinge göre daha heyecanlı ve daha hareketli olduklarını gördüm.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşmaya başladığında ise sahneye yaklaşmak için sahnenin olduğu tarafa doğru yürüdüm.

Ancak sahneye kısa bir mesafe kala daha ileriye gidemedim.

Milletin Sesi Mitingi Maltepe mitinginde hemen hemen herkesin eleştirdiği tek bir konu vardı oda Kemal Kılıçdaroğlu konuşması idi.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun özellikle kürsüden ayrılmadan kâğıda bakıp konuşması son derece tepkilere neden olmuştu.

Ancak bu kez hem kürsüde hem de kâğıda bakmadan konuşan Kemal Kılıçdaroğlu son derece etkileyici bir konuşma yaptı.

Konuşmasından özellikle ‘Ben yapacağım’ vurgusu son derece önemli idi.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması devam ederken sahneden uzaklaşırken CHP Kocaeli İl Başkanı Harun Özgür Yıldızlı ve eşi Betül Yıldızlı’yı görüp selam verdim.

CHP Kocaeli İl Başkanı Harun Özgür Yıldızlı’na hemen ayaküstü Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını nasıl bulduğunu sordum.

Harun Yıldızlı’nın da dikkatimi Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasındaki ‘Ben yapacağım’ vurgusu çekmişti.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması devam ederken yavaş yavaş çıkışa doğru yürürken mitinge gelenlerin yüzlerinde iktidara yürümenin verdiği umut ve sevinci gördüm.

Millet İttifakı emin adımlarla iktidara yürüyor.

Seçimlere bir yıldan daha az bir süre kaldı.

Millet İttifakı’nın bileşenlerinin bir yol kazası yaşamaması durumunda Kuvayı Milliye ruhuyla cumhuriyetin yüzüncü yılında iktidar olması kesin.