Mahkeme Başkanı: "Çocuk oyuncağı mı ya"
Mahkeme Başkanı: "Çocuk oyuncağı mı ya"15 Temmuz Genelkurmay Çatı Davası’nın 6'ıncı celsesi avukat kriziyle başladı. Ankara 17. Ağır Ceza...
Mahkeme Başkanı: "Çocuk oyuncağı mı ya"
15 Temmuz Genelkurmay Çatı Davası’nın 6'ıncı celsesi avukat kriziyle başladı.
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi yerleşkesindeki duruşma salonunda görülen 15 Temmuz Genelkurmay Çatı Davası’nın 6'ıncı celsesi avukat kriziyle başladı.
Hakan Evrim, Mehmet Partigöç ve Mehmet Dişli'nin avukatları gelmeyince savunmaları alınamadı. Başkan Oğuz Dik sırasıyla diğer sanıklara savunma yapıp yapmayacaklarını sordu. Onlar da ya avukatlarının gelmediğini veya hazır olmadıklarını söyledi. Sinirlenen Başkan Dik, "Çocuk oyuncağı mı ya? Türkiye bu davayı bekliyor, adam çekip gidiyor" diyerek Mehmet Partigöç'ün avukatı hakkında "Bilmesine rağmen hazır olmadığı ve mazeret bildirmediği" şeklinde tutanak tutturarak, suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı. Başkan Dik, yarından itibaren savunmaları sırasıyla alacaklarını belirtirken de, "İfade vermeyeni susma hakkını kullanmış sayacağın, kusura bakmayın. Beyanı alır çıkarız, çocuk oyunu değil bu. Gelmeyen avukatlar hakkında da suç duyurusunda bulunacağız" dedi. Bu gerginlikten sonra Akıncı Üssü eski komutanı Hakan Evrim savunma yapmaya başladı.
“BU İFADE, EN MASUM İFADESİYLE DARBENİN BİLİNDİĞİNİN VE ÖNLENMEDİĞİNİN KANITIDIR”
Önceki ifadelerini, baskı ve kötü muamele altında alındığı için reddederek buradaki beyanlarının geçerli sayılmasını isteyen Evrim, TSK'nın irticaıyla mücadele ettiğini ama siyasi cenahın görevini yapmadığını savunarak iddianamede işin siyasi yönüne yer verilmemesini eleştirdi. Siyasi iktidarın TSK'nın irticayla mücadele çizgisine ancak 17/25 Aralık'tan sonra geldiğini belirten Evrim şöyle devam etti:
"Darbe ihbarı 14.30'da alınıyor. Cumhurbaşkanı eniştesinden, genelkurmay başkanı Dişli Generalden, 2. Başkan, Kara Kuvvetleri Komutanı Ve Kurmay Başkanı, Garnizon Komutanı da kendilerini enterne edenlerden öğreniyor. Deniz Kuvvetleri Komutanı ise 19.30'da düğüne giderken hain darbecileri yanıltmak için emir subayını ve şoförünü yolladığını söylüyor. Düğün 03.00'e kadar mı sürecekti? 03.00'te planlanan darbenin öne çekileceğini nereden biliyordu ki, 19.30'da bu tedbiri aldı. Bu ifade, en masum ifadesiyle darbenin bilindiğinin ve önlenmediğinin kanıtıdır. Deniz kuvvetleri komutanının buraya çağrılarak sorulmasını istiyorum."
Evrim, general, amiraller fişlenirken Adil Öksüz'ün takip edilmemesini, kendileri hakkında o gece saat 23.05'te ışık hızıyla soruşturma açılırken, Öksüz'ü bırakan hakim için neden 6-7 ay beklendiği eleştirilerinde bulunarak, "TBMM darbe komisyonu raporu açıkladı. Dağ fare doğurmuştur. Bazılarının çağırılmaması, çağrılan bazılarının gitmemesi kamuoyunun vicdanını yaralamıştır. Ben ifade vermeyi çok arzu ederdim. Keşke çağırılsaydım" dedi.
KAYNAK: Odatv.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.