HALKIN PARASINI ÖZEL OKULLARA AKTARANLARA PARAMIZ HARAM OLSUN ZEHİR ZIKKIM OLSUN
Türkiye’de yıllardır uygulanan eğitimde özelleştirme politikaları, son yıllarda daha da hızlanmıştır. Nitelikli ve eşitlikçi bir eğitim her toplumsal kesime ulaşmıyor. Eğitim hizmeti için bütçede ödenek olmadığını belirten siyasal iktidarın, görece varlıklı ailelerin çocuklarının eğitim-öğretim gördüğü özel okullarda teşvikinin arka planının sorgulanması gerekmektedir.
Devlet, çocuklarını özel okullarda okutan daha paralı, zengin ailelere bizim yani halkın parasını aktarmaktadır. Bizler çocuklarımızı devlet okullarında parasız okutmamız gerekirken; eğitim için bizlerden alınan çeşitli paralarla resmen paralı eğitim hizmeti alır hale geldik. Devlet bütçesinden bizlerin parası zenginlerin çocuklarına, yerli-yabancı sermaye guruplarına, tarikat okullarına ve vakıflarına aktarılmaktadır. Halkın parasını, uygulanan eğitim politikalarıyla belli sermaye kesimlerinde toplayan, resmen bizlerin paralarını, onların kasalarına aktaranlara bu paralar haram olsun. Zehir zıkkım olsun. Özel okullara teşvik konusu, her düzeyde eğitimi hak olarak sunması gereken sosyal devletin tavsiyesidir. Devletin her kademesinin piyasaya açılmasıdır. Bu ne demektir?
Kısaca, işsizlik, açlık, insan hakları ihlalleri, eğitim yoksunluğu, kamusal sağlık hizmetlerinin tasfiyesi, kadın ve çocuk emeğinin piyasanın bir parçası olmasıdır. Bu gün okullar, okulun çevresi ve ailelerin gelir seviyelerine bağlı olarak devlet okulları, zengin devlet okulları, yoksul okullar ve özel ayrıcalıklı, bizim paralarımızın peşkeş çekildiği okullar olarak ayrışmaktadır. Bu okullar arasındaki eşitsizlik giderek derinleşmektedir. Sonuç olarak, eğitimin bu denli sorunları dururken, özel okullara para aktarmak demek, uluslar arası patronların dayatmasıyla, Türkiye’de piyasacı politikaları ve muhafazakâr anlayışı beslemeye yaramaktadır. Halk kitleleri ve fakirleşen öğretmenler açısından ise, sonuçları kalabalık sınıflar, ikili öğretim, yetersiz eğitim teknolojileri, düşük öğretmen ücretleri, öğretmenlerin daha uzun süreler çalışması, devlet okullarının niteliğinin daha da düşmesi, büyük kentlerde okullar arası eşitsizliğin derinleşmesi, fakir ailelerin eğitime artık erişememesi demektir. Buna göre, eğitim fakir aile çocuklarına gerekli değildir. Eğitim, elbette ayrıcalıklı olan zengin aile çocuklarına gereklidir ama elbette bizlerden aktarılan paralarla okuyacaklardır. Yiyin efendiler yiyin, hepsi size haram olsun… O küçücük çocukların hakları bir gün nasıl olsa alınacak, o çocukların eğitim aldıkları, şarkı söyledikleri, şiir yazdıkları güzel ve mutlu bir ülke çizdikleri günler gelecek. Elbet gelecek…