Kocaeli’de yerel yönetimlerle ilgili bunca sorun ve ciddi iddialar varken, Cumhuriyet Halk Partisi’nin iyi muhalefet yapamadığı, bu sorunları yeterince gündeme getirip tartıştıramadığını görüyoruz.

Bunun en büyük nedeni, CHP’nin Kocaeli’deki dağınıklığı, kurumsallaşmayı tamamlayamaması, kadroların bir bölümünün ciddi anlamda birbirinden kopuk ve disiplinden uzak bir şekilde bireysel hareketler yürütmesidir.

Parti içinde yaşanan kavgalar, tartışmalar ve fikir uyuşmazlıkları bir türlü son bulmadığı için de CHP ne yazık ki parti içinden dışarıya doğru adım atamıyor.

Yani deyim yerindeyse evden sokağa çıkamıyor!

CHP’de önemli bir güven sorunu var. Milletvekilleri güven vermiyor, il başkanı güven vermiyor.

CHP uzun zamandan beri hep kendi iç sorunlarıyla uğraşmaktan şehrin sorunlarıyla ilgilenemiyor.

İlçe kongreleri, gençlik ve kadın kongreleri, il kongresi, kurultay…

Listeler yarışıyor, adaylar çatışıyor, küsenler-darılanlar, sosyal medyada partiyi ve partilileri yerden yere vuranlar…

Bir türlü sonu gelmiyor.

Yaklaşık bir asırlık mazisi olan partide kurumsallık ve disiplin diye bir şey kalmamış. Yukarıda ayrı tartışma ve kavgalar yaşanıyor, aşağıda ayrı…

Adalet ve Kalkınma Partisi'nde Bülent Arınç ve nice önemli isimler bile çok önemli iddiaları bir noktaya kadar dillendirip, sonrasında partilerine zarar vereceği için dillerini içeri çekerken, Cumhuriyet Halk Partisi’nde en basit kişisel sorunlar bile pireden deveye dönüştürülüyor.

Sosyal medya, günümüz iletişim çağında en verimli ve etkin bir şekilde kullanılırken CHP’de resmen hesaplaşma, laf sokma, karalama, rezil etme için kullanılıyor.

Partinin meclis üyeleri ve eski ilçe başkanları bile yapacakları eleştirileri parti örgütünde değil, sosyal medyada yapıyorlar!

Bu meclis üyeleri, sokaktaki vatandaştan CHP’ye nasıl oy isteyecek ki? Sormazlar mı adama, “Siz kendi partinizden şikayet ediyorsunuz, biz niye oy verelim?” diye…

CHP artık kendi içindeki kavgaları bitirip dışarıya açılmalı. Çalıştaylar, örgüt toplantıları, eski partililerle bir araya gelme yöntemleri verimli olmaktan çıkıp, partiyi iyice yıpratma ve köreltme noktasına getirdi.

Çalıştay dedikleri, proje ya da yöntem değil ‘gaz alma’, ‘akıl verme’, ‘laf sokma’, ‘hesaplaşma’ olarak kullanılıyor. Artık parti içindeki konuların değil, şehirle ilgili konuların konuşulup raporlar hazırlanmalı ve halkın içine inerek onlarla bütünleşilmeli.

Gelelim Gebze’ye.

Genç, dinamik ve güzel işler üretecek bir kadro var. Bu kadrolardan yararlanmak lazım. Meclis üyeleri bu şehir ile ilgili alınan kararları basın ile paylaşıyor ama halk ile daha verimli paylaşmalı.

Ben mesela hep merak ederim, meclis üyeleri ve ilçe yöneticileri neden mahallelerde toplantılar yapıp yerel yönetimlerin yanlış politikalarını vatandaşa birebir anlatmıyor, neden halkın sorunlarını yerinde tespit edip, onları dinleyip mecliste gündeme getirmek için daha verimli çalışmalar yapmıyor?

Sözün özü, CHP mutlaka halkın içine inmeli, halk ile iletişimini sosyal medya ile değil birebir yapmalıdır.

Sonuç olarak evden çıkıp sokağa inmelidir.