Yönetmeliğe göre Çerkeşli’de düzenlenmeliydi

Mevcut çevre sorunları ile boğuşup başa çıkamazken yeni risklerle karşı karşıya kalan Dilovası’nda Nuh Çimento’nun geçen haftaki ÇED toplantısının ardından Devlet memurları hakkında Bakanlığa suç duyurusunda bulunulmuş, yargıya başvurulacağı belirtilmişti. Toplantıda “şaibeli” olmasına karşın tüm izlek yerine getirilirken yargıya başvuracakların sığınacağı bir dal, her şeye rağmen var gibi.

AYNI İLÇEDE OLMASI, YÖNETMELİĞİ BAĞLAMAZ

Konuya dair görüşlerine başvurduğumuz Avukat Recep Dursun, “Çerkeşli’de yapılacak bir tesis için toplantının uzak bir mahallede, Tavşancıl’da düzenlenmesi ilgili yönetmeliğe aykırıdır. İki mahallenin aynı ilçe sınırları içinde olması yönetmeliği bağlamaz. Dilovalı arkadaşlar toplantıyı yargıya taşıyacak ise ilgili yönetmelik maddesini de mahkemeye sunmalı” dedi. Dursun sorularımız üzerine şunları kaydetti:

HALKIN ÇED’E KATILDIĞI KABUL EDİLİR

“Covid – 19 tedbirleri maksadıyla oraya gelen vatandaşlardan ad, soyadı ve imzalarını almakla, bana fotoğrafını gösterdiğiniz tutanakta ‘Covid-19’ ifadesi olmadığı için halkın ÇED toplantısına katıldığı kabul edilir. Kurnazlıktır sonuçta. Sözde, ‘Covid-19’ tedbirleri kapsamında yapıldığı söylenmiş ama halkın toplantıya katıldığına dair de ispat noktasındadır.

TOPLANTI ‘YAPILDI’ VARSAYILIR

İkincisi, ‘ÇED toplantısı açılmıştır’ denildiği anda ve aynı zamanda, ‘Halk bilgilendirme istemedi, talep etmedi’ deyip kapatıldığı anda, halkın bilgilendirme talebinden feragat ama ne ÇED toplantısının kendisine, ne de ÇED konusu olan vakaya itiraz ettiği hususu tercih edilmemiş, yazılmamış. Dolayısıyla bu ÇED toplantısı her ne kadar ‘yapılmadı’ gibi gözüküyorsa da halkın bilgilendirme istemediğini söylemekle birlikte, ‘ÇED toplantısı yapıldı’ varsayılır.

HALK KANDIRILMIŞ

Dolayısıyla orada Devlet’i temsilen ÇED toplantısını düzenleyen memurlar ve kişiler bana göre halkı yanıltmışlardır. Apar topar, giderayak, ÇED toplantısının ‘yasalara uygun şekilde yapıldığı’ izlenimi de verilmiştir. Katılımcıların imzalarını da bir vesileyle almışlar. Dolayısıyla ÇED toplantısı yapıldı varsayılır ve maalesef bunu kullanacaklar. Orada halkın tepkisini, halkın ÇED toplantısının yapılmasını istemediğine dair tutanakta ifade yer alması gerekiyordu. ‘ÇED toplantısı halkın tepkisi nedeniyle yapılmadı, yapılamamıştır’ ifadesi geçmeliydi. O tutanak o haliyle usulü olarak, kanunen ÇED toplantısının yapıldığı anlamına gelmektedir. Halk, kandırılmış.

KÖTÜ NİYETLİLER

ÇED toplantısına dair yargı yolu açık. Yürütmeyi durdurma kararı aldırıp, dava açılması lazım. Yürütmeyi durdurup durdurmama da, toplantının iptali de mahkemenin takdiridir. Mahkemeye başvurulması durumunda toplantıya dair tutanaklar istenecek. Düzgün olup olmadığına bakacaklar. Yürütmeyi durdurma kararını örneğin, verecek veya vermeyecek. Vermeyebilir de. Usulen bakıldığında, toplantı tamamlanmış gibi gözüküyor. Salona girişte de ‘Covid-19 tedbirleri’ diye imza toplayan Devlet memurları da bana göre kötü niyetlidir.

“COVİD İÇİN” DERKEN SESLİ

GÖRÜNTÜ KAYDI VAR MI?

-Soru üzerine- Toplantıya katılanlardan imza toplanırken, ‘Covid-19 tedbirleri kapsamında imzalanıyor. Bulaş durumunda tarama yapılacak’ denildiğini bizzat duymanız, dava açılması durumunda davacıların sizi tanık göstermesinin önünü açmıyor maalesef. Ama şayet devlet memurunun o söylemde bulunduğu esnada bir şekilde video kamera çekimi varsa, o delil olarak gösterilebilir. Fotoğraf da delil olarak kabul edilemez, ihtiyaç duyulan delil sözün kaydıdır. Zemin üzerinden o belge halkın ÇED toplantısına katılımın sağlandığı ve katıldıklarının belgesidir.

KENDİLERİNE GÖRE TUTANAK

Aslında halkın talebi ÇED toplantısına konu olan tesisin yapılmasını istememesi üzerinden, toplantısının dahi yapılmaması idi. Halkın bu talepleri gözardı edilmiştir. Uyanık davranmışlar. Oradaki ÇED toplantısını yapan görevliler halkı yanıtmışlar. Tutanakları da aslında olduğu gibi değil kendilerine göre düzenlemişler.

İMZA VERİLMESEYDİ İKİNCİ TOPLANTI DÜZENLENİRDİ

Vatandaş ola ki ‘Covid-19 tedbiri’ diye anlatılan o tutanağa imza atmasaydı toplantı düzenlenmemiş olacaktı ve bu sefer ikinci bir ÇED toplantısı için karar alınacaktı. Üzgünüz ama maalesef halk kandırılmış, şirket lehine tutanaklar tutulmuştur.

Keşke imza atmasalardı da diyorum. Aynı zamanda o tutanağa, ‘Keşke, ÇED toplantısı yapılamamıştır’ diye de yazdırsalardı diyorum.” (Haber Merkezi)