Yeniyi eskiyi yenileyerek yapıyoruz

Çarpık sanayileşme ve o sanayileşme paralelinde çarpık kentleşmenin 40 – 50’nci yılında Gebze’de ne yapılaşmanın, ne yeniden yapılaşmanın, ne de Gebze’ye göçün önüne geçilecek gibi değil. Sorunlara adeta boğulan Gebze’de aktif siyasetçilerle “Tek konu” üzerine görüş almak isteseniz bile asgari üç beş kent sorunu, konusu daha kaçınılmaz oluyor.

ÇOK KONUŞULDU AMA HİÇ

DENK GELMEDİ: KATILIMCI YÖNETİM

Gebze’de eski kışlada yapılacak projeye dair görüşünü almak için konuk olduğumuz YRP Gebze İlçe Başkanı Engin Kılıç ile de benzer durumu yaşadık. Yarım saatlik görüşmenin iki gün iki sayfaya sığdıramadığımız ve bugüne sarkıttığımız üçüncü bölümünde somut örnekleri üzerinden Gebze’de yeni yapılar ve o yapılaşmanın temelindeki zihniyet, çok konuşulan ama hiçbir yerde rastlanılmayan, “Katılımcı yönetim” anlayışı var:

KOCAMAN BETONARMEYİ YIĞMAYIN

“Beylikbağı’na Fatih İmam Hatip Orta Okulu yapılırken itiraz ettik: Burada bu olmaz. Madem dışına bir yere yapın. Kocaman betonarmeyi yığmayın. Yapıyorsanız da camiyle birbirine bitişik, konspet bina olsun. Birbirine benzesin. Beton birleşsin, alan çoğalsın.

CAMİYİ ORADAN YIKTIK BURAYA YAPIYORUZ

 Denetimin Milli Eğitim’e ait olduğunu söylediler. Şimdi aynı yere meydan projesi yapıyoruz. Bir şey değişmedi. Camiyi oradan yıktık, buraya yapıyoruz. Yaptığımız işleri eski yeni yapmayalım. Orada bir proje yapacaksak alanı genişletelim, betonu daraltalım. Yani birleştirelim.

ALAN BİRLİKTE KULLANILABİLİRDİ

Fatih İmam Hatip Orta Okulu’nu camiye birleşik yapabilirdik. Birbirine entegre olabilirdi. Arada kalan atıl alanı da kullanmış olurduk. Şimdi caminin ve okulun boşluğu oluşacak. İkisinin de bir tarafını kör cephe yapardın. Birlikte alan kullanılabilirdi.

OTOPARKI YAPILIRKEN

50 YIL SONRASI DÜŞÜNÜLMELİ

Aynı bölgeye (Gebze Adliyesi civarı) peş peşe okullar yapılıyor. Bir yere toplanması güzel. Betonu bir yerde olsun, çokta önemli değil. Ama oranın trafiğinde sıkıntı. Siz şimdi şehir merkezinde Gebze Anadolu İmam Hatip Lisesi’ni yeniden yıkıp yapsanız hafriyatını şehir içinden taşımak zor. O bölgede o kadar okul ve kamu binasını yaptınız ama otoparkını 30-50 yıl sonrasını düşünerek yapmalısınız.

GAZİLER’İ ÜÇ GÜN SONRA YIKIP YENİDEN YAPMAYALIM: Engin Kılıç, “Gaziler Dağı’na sosyal tesis yapacaksınız. Teşekkür ederiz, Allah razı olsun, ellerinize sağlık. Lakin bugünü hesap ederek yapmayın. 20-30 yıl hizmet edecekmiş gibi düşünün. Ona göre yolunu, izini, otoparkını, girişini, çıkışını yapın. Üç gün sonra yıkıp yeniden inşa etmeyelim orayı” dedi.

Beylikbağı’na 35 araçlık

otopark… Bir kere sorsana!

YRP Gebze İlçe Başkanı Engin Kılıç, “Beylikbağı’nda caminin altına 35 araç kapasiteli otopark yapmışsın. Yeterli değil. Beylikbağı’nın merkezi, kent meydanı gibi bir mıntıka. ‘Biz yaptık oldu’ şeklinde olmaması lazım. Projelerimizin birazcık kamuoyuyla, siyasi partilerle, STK’lar ile tartışmaya açık olması lazım. Olumlu, olumsuz fikirlerini alıp; yine yapacaksanız yapın. Yapılana itiraz etmiyoruz. Hayırlı işlerin hepsine teşekkür ederiz. Kimin yaptığına da bakmayız. Ama şehirin ve kentin estetiğini ve güzelliğini bozacaksak itiraz edelim” dedi.

BİR TARAFTA EZAN. BİR TARAFTA MÜZİK!

Siz Çoban Mustafapaşa’nın

önüne kafeterya dizerseniz!!!

Gebze’de AK Çarşı, İbrahim Pehlivan’ın (2004-2009) Gebze Belediye Başkanlığı döneminde yapıldı. Türkiye’nin sayılı şehir plancıları arasında gösterilen günümüz Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, o dönem belediye başkan yardımcısı idi. Çalışmaları merhum Ahmet Penbegüllü’nün belediye başkanlığı döneminde tek katlı olarak tasarlanan AK Çarşı’yı tamamlamak Pehlivan’a kısmet olmuştu.

MİMARLAR ODASI UYARDI AMA

Ancak ekonomik sıkıntı vardı ve kaynak arandı. O kaynak, AK Çarşı’ya ikinci kat atılmakta bulundu. Dönemin Mimarlar Odası Gebze Temsilciliği yönetimi tepki gösterdi. O yapıya ikinci kat Çoban Mustafa Paşa Camii’nin siluetini aleni bozacaktı ama dinleyen kimdi. AK Çarşi / Çoban Mustafapaşa Camii yakınlığında bir diğer tezata Engin Kılıç dikkat çekti:

MEYDAN İLE CAMİYE

SAYGISI OLMALIYDI

“Kent meydanında AK Çarşı’nın ikinci katı, olmamalı (idi). Olacaksa da, yapacaksanız da kafeterya olmamalı (idi). Kent meydanı ile Çoban Mustafa Paşa Camii’ne saygısı olmalı o yapının. Bizi o zaman Sultan Ahmet’e, Eyüp Sultan’a götürün. Ona benzer bir şey olsun. Kent meydanı ile birleşsin ve burada gayri ahlaki işler dönmesin.

İNSANLAR EĞLENEBİLİR

AMA YERİ ORASI DEĞİL

Bir tarafta ezan okunuyor, diğer tarafta başka bir şey yapıyorlar. Müzik çalıyor. İnsanlar eğlensin, sıkıntı yok. Ama burada olmaz. İnsanların eğlenmesine karşı değiliz ki. Herkes kendi kültürüne göre eğlenebilir. Ama siz Çoban Mustafa Paşa Camii’nin karşısına getirip kafeteryayı dizerseniz; kusura bakmayın o da onu orada yapmak durumunda. Silüetini de, ritmini de bozuyor. Yaptığınız, aynı zamanda estetiğe aykırı.” (Haber Merkezi)