Sorgulamayı, araştırmayı, birleştirici gücü anlatıyoruz
2022’nin son iki ayında ülke genelinde 800 temsilcisini eğitimde ağırlayan Petrol-İş’te eğitim uzmanları Esra Keskin ve Erhan Kaplan, “Sorgulamayı, araştırmayı, emekçiliğin birleştirici gücünü anlatıyoruz” dedi.
Ülkemizde 12 Eylül askeri darbesinin üzerinden silindir gibi geçtiği sendikalaşma günümüz koşullarında yoluna ağır aksak devam ediyor. Anayasa ve yasalarda yeri olmasına karşın sendikal örgütlenme sonrası işten çıkartmalar, konu yargıya gittiğinde adı “İşe iade” olan davalarda işverene davayı kaybetmesinde dahi işçiyi geri almaması için tanınan seçenek, davaların alabildiğine ağır işlemesi, işkolu ve işyeri barajı gibi durumlar akla gelen ilk olumsuzluklar. Sendikalar; üyelerinin ekonomik, sosyal, kültürel hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek için işçiler tarafından kurulan; -kâğıt üzerinde kalsa dahi- Anayasal ve yasal güvence altındaki kuruluşlardır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre 2023 yılının ocak ayı itibariyle ülkemizde 16 milyon 100 bin işçiden 2 milyon 300 bini sendikalı. Sendikalaşma oranı, yüzde 14,42,2 milyon 300 bin sendikalı işçinin sendikal bilince ne kadar sahip olduğu ise eğitimle birebir ilişkili.
“İŞÇİLERİ, SINIFIN ORTAK ÇIKARLARI”
Sendikal eğitim dar bir perspektif üzerinden, “İşçileri, sınıfın ortak çıkarları, sendikanın buna bağlı olarak temel hedefleri ve amaçlan doğrultusunda rasyonel düşünme ve davranmanın yollarını açmaya yönelik bilgi ve bilgi edinme yollarını aktarmaya yönelik etkinlikler" olarak tanımlanıyor. Eğitim çalışmaları ve programları ile dikkat çeken Türk-İş’e bağlı Petrol-İş Sendikası, geçtiğimiz yılın son iki ayında 400’ü aşkın temsilcisini 8 ayrı grupta, ikişer günlük eğitimlerde ağırladı. Yalova’daki Harb-İş sosyal tesislerinde üyelerin ihtiyaçları doğrultusunda belirlenen konuların gündeme alındığı eğitime sendikanın eğitim, hukuk ve İSG servisleri katıldı. Sendikal eğitimi, Petrol-İş Sendikası’nın eğitim uzmanları Esra Keskin ve Erhan Kaplan ile konuştuk.
- Petrol-İş eğitimleri ne zamandan beri, hangi konu başlıkları altında sürüyor?
- Petrol-İş olarak eğitimlere çok önem veren bir sendikayız. Henüz ülkemizde sendikal eğitim kavramı bile yeni iken Petrol-İş, 1976 yılında eğitim servisi kurmuş ve o tarihten bu yana da, kadrolu uzmanları aracılığıyla sürekli işçi eğitimi yaparak sendikal eğitim konusunda öncü olmuştur. Bugün de kadrolu olarak eğitim uzmanı unvanı ile çalışan iki işçi eğitimcisi görev yapmaktadır.
-Biz, Petrol-İş olarak eğitimlerimizde bir yandan üyelerimizin bilgilenmesini amaçlarken, diğer yandan içinde yaşadıkları sistemi de sorgulamalarını sağlayacak yöntemler kullanmaya gayret ediyoruz. Üyelerimiz sanayi işçilerinin disiplini içinde çok boyutlu eğitim taleplerinde bulunurlar, bizler de bu taleplere yetişmeye çalışırız.
-Bizim eğitimlerimiz üyelerimizi sorgulamaya, araştırmaya davet eder, hiçbir şeyi sorgusuz sualsiz kabul etmemeye çağırır ve üyeler arasındaki her türden farklılığın bilincinde olarak ortak yönlere, emekçi olmanın birleştirici gücüne vurgu yapar. Kısacası, Petrol-İş eğitimleri sadece teknik bir eğitim değil, çağın gerektirdiği toplumsal konuları odağına alarak duyarlı bir emekçi profili oluşturmaya gayret eder.
- Kapitalizm koşullarında hak alma yol ve yöntemleri, sermayenin yıkıcı gücünü dizginlemeyi sağlayacak manevra alanları, işçilerin gücü, işçi sınıfının birlikte mücadele alışkanlıkları, işçi sınıfının gücünün nereden gelebileceği gibi çok çeşitli konular eğitim başlıkları arasında yer alır.
- İşyeri temsilcisi, sendika yöneticilerine dair eğitim programınız nedir?
-Petrol-İş eğitimleri çok katmanlıdır. Yeni seçilen temsilciler için beş gün süren yeni temsilci eğitimi adını verdiğimiz sertifika programı düzeyinde olan eğitimler, eski yeni tüm temsilcilerin davet edildiği güncel gelişmeleri içeren temsilci eğitimleri, şubelerde yapılan sendikamızın tanıtıldığı yeni üye eğitimleri ile denetim, disiplin, yönetim kurullarına seçilen üyeler için bulundukları görevin hak ve sorumluluklarının anlatıldığı kurul eğitimlerini sayabiliriz. Ayrıca, yine eğitim servisi tarafından koordine edilen işçi sağlığı ve güvenliği eğitimlerimiz de devam eder. Kadın servisimiz aracılığıyla kadın erkek üyeler, temsilciler için verilen toplumsal cinsiyet seminerlerini de ihmal etmek olmaz.
Eğitimler sadece ulusal düzeyde kendi üyelerimizle sınırlı olmayıp çeşitli ülkelerden sendikalarla yaptığımız anlaşmalar ile başka ülkelerdeki aynı işkolunda çalışan işçilerin çalışma koşullarını yerinde gördüğümüz, karşılık olarak da onları davet ettiğimiz hem toplumsal hem de sendikal eğitim ve kültürel iş birlikleri de sendikamızın eğitim faaliyetleri arasındadır.
“DANIŞMA KURULU İŞLEVİ GÖRÜR”
Bir süredir yapılamamakla birlikte geçmişte yönetici yetiştirmek üzere hazırlanmış aktif üye eğitimlerimiz de Petrol-İş Eğitim Servisi’nin diğer sendika eğitimlerinden ayrılan başka bir yönünü ortaya koymaktadır. Dolayısıyla, Petrol-İş, yıl boyu süren hazırlıkları ile düşünüldüğünde neredeyse kesintisiz bir eğitim süreci geçirir. Eğitimlerimizin ortak bir özelliğinden bahsetmez isek, eksik kalır. Eğitimlerimizin sonunda eğitim alan grubun Genel Başkanımız dahil Merkez Yönetim Kurulu üyeleri ile karşılıklı fikir alışverişinde bulunduğu soru-cevap bölümleri hem üyelerimizin hem de MYK’nın çok önem atfettiği bölümlerdir. Üye ile MYK’nın karşılıklı beklentileri, sendikanın yönelimleri, gelecek planları demokratik bir tartışma kültürü içinde konuşulur ve her toplantı sendikamız için gönüllü bir danışma kurulu işlevi görür. MYK içinde eğitimlerden sorumlu olan Genel Örgütlenme ve Eğitim Sekreteri, şubelerimizden gelen her eğitim talebine en kısa zamanda cevap verilmesini sağlar. Bir sendikanın mecburi görevleri arasında toplu sözleşmelerin yer aldığı bilinir. Toplu sözleşme ile örgütlenme yapmayan sendika olmaz. Sendikalar arasındaki, varsa, farklılıklar, bu iki görev dışında yaptıkları ile görülür hale gelir. Bu yönden, Petrol-İş Sendikası’nın eğitime verdiği önemi göz önüne alınırsa, ciddi farklılıklar taşıdığını söylemek mümkündür” dedi.
İSG’de koruyucu önleyici eğitim
Petrol-İş Eğitim uzmanları Esra Keskin ve Erhan Kaplan, İSG eğitim felsefelerinin işçiyi korumak, eğitim konularının önleyicilik olduğunu söyledi.
-Ölümle sonuçlananı iş cinayeti diye tanımlanan iş kazalarının önlenmesine yönelik eğitim biçimi ve anlatımınız nedir?
-Petrol-İş işçi sağlığı ve iş güvenliği eğitimlerindeki felsefemiz, işçiyi korumak üzere kuruludur. İş kazalarında işçi ihmalinin boyutuna ilişkin 1930’lu yıllarda yapılan ve günümüzde halen sıklıkla kullanılan bir çalışma; kazaların çok büyük bir kısmının, insanların hatalı davranışlarına dayandığını ifade etmektedir. Ancak aynı çalışmanın devamında, insanları hatalı davranışlara iten sebeplerin dörtte üçünün, çalışma koşullarındaki uygunsuz durumlardan kaynaklandığı belirtilmektedir. Kaza sonrası yapılan kök neden analizi çalışmaları da bize kazanın asıl nedeninin, işyerindeki yapısal problemler, çalışanları hataya zorlayan çalışma temposu veya idari düzenlemelerdeki aksaklıklar olduğunu göstermektedir.
-Bir örnek vermek gerekirse; yüzeysel bir incelemeyle bakıldığında çalışanın dikkatsizliğinden kaynaklanmış gibi gözüken bir kazanın arkasında, uzun mesai saatleri, üretim baskısı veya işyerinde yaşanan mobing gibi unsurlar çıkabilmektedir.
-Biz arkadaşlarımıza; kaza sebebi olabilecek bu kök nedenleri önceden görebilme ve bunları ortadan kaldırma noktasında çalışma yapabilme yeteneği kazandırmak istiyoruz.
-Sizin eğitimlerinizde İSG hangi konu başlıkları ile işlenmektedir?
-Eğitim konularımıza gelirsek; işyerlerindeki İSG Kurullarına katılan işyeri sendika temsilcilerimizin, bu kurullarda işveren temsilcileri ve İSG profesyonelleriyle birlikte müzakere yürütebilecek seviyede bilgi sahibi olmalarını hedefliyoruz. İSG eğitimlerimizi de bu hedef doğrultusunda planlıyoruz” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.