Hasan Akgül’ün açıklaması şöyle:
‘’İyi yönetilen adalet, iyi yönetilen hükümetin en sağlam sütunudur. Halkın huzur ve refah içinde yaşaması yapılan adaletli uygulamalara bağlıdır. Adil bir gelir dağılımı da bunlardan biridir.
Türk-İş verilerine göre, ülkemizde (yoksulluk sınırı) 33.789 TL iken Temmuz 2023 memur maaşlarının yoksulluk sınırı altında kalması kabul edilemez.
Hürriyetçi Eğitim Sen olarak, 2023 Temmuz memur ve emekli maaşlarına yapılan zammı eksik ve yetersiz buluyoruz, kabul etmiyoruz.
22 BİN TL YETERSİZ KALMAKTADIR
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan seçim öncesi “En düşük memur maaşını, en düşük kamu işçisi maaşından aşağı kalmayacak şekilde düzenleyeceğiz. Kamu işçilerinde olduğu gibi, en düşük maaşı yine 15 bin liraya çıkartarak, üzerine de enflasyon ve refah payı olarak benzer bir artış yapacağız. Böylece en düşük memur maaşı da 22 bin lirayı bulacak. Memur maaşlarındaki bu artışlar, otomatik olarak emekliliklerine de yansıyacak” açıklamasını yapmıştı.
Ancak, yaşanan enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında TL’nin alım gücü düşmüştür ve düşmeye devam etmektedir ve mevcut şartlarda 22 Bin TL yetersiz kalmaktadır.
Haziran 2023 memur maaşlarına yapılan %17,55 üzerine 8 bin 77 TL’lik seyyanen zamla birlikte en düşük dereceli memur maaşı 22 bin 17 TL seviyesine çıkarılmış olsa bile, kamu işçisine Temmuz’da yapılacak %15 artışla en düşük işçi maaşına kıyasla miktar ve yansıma olarak geride kalmaktadır.
MAĞDURİYET ORTAYA ÇIKMIŞTIR
İşçi maaşların yapılan zam, tüm ödemelere ve emekliliğe yansıtılmıştır.
Ne yazık ki kamu çalışanlarının maaşlarına yapılan zammın sadece %17,55’lik kısmı ikramiye ve kıdem tazminatına yansıtılacak, 8 Bin 77 TL’lik kısmı ise yansıtılmayacaktır.
Memur maaşlarına yapılan sadece %17,55’lik kısmın katsayılara yansıyacak olması ek ödemelerde ve emekli ikramiyesinde kayıplara neden olacağından mağduriyet ortaya çıkmıştır.
Öte yandan kamu çalışanı emekli, 8 Bin 77 TL’lik seyyanen artıştan mahrum bırakılmıştır.
Ayrıca Sayın Cumhurbaşkanının “Memur maaşlarındaki bu artışlar, otomatik olarak emekliliklerine de yansıyacak” sözü uygulamaya geçirilmemiştir.
Memur maaşlarına yapılan, 8 Bin 77 TL’lik seyyanen artışın kamu emeklisine de verilmemesi ve kabul edilemez.
Bu durumda, seyyanen artışın emekli maaşlarına yansıtılmaması, seçim öncesi müjde olarak çıkarılan EYT balonunu da patlatmıştır.
Mevcut emekli maaşı EYT’den faydalanarak emekli olma fırsatını ortadan kaldırmış ve mezara kadar çalışmaya mecbur bırakmıştır.
Ayrıca 2023 Temmuz maaş zammı, vergi dilimi aralıkları yeni maaş miktarlarına göre düzenlenmezse memurun cebine girer girmez, yeniden vergi yoluyla alınacağından memur maaşına gelen zammı hissedemeyecektir.
TALEBİMİZ
Hürriyetçi Eğitim Sen olarak, hükümetten talebimiz;
-Mevcut hayat pahalılığı, TL’nin alım gücü, MTV gibi getirilen ek vergiler ve KDV ile ÖTV’deki artışlar göz önünde bulundurularak; memur maaşının saygın bir yaşam için yoksulluk sınırının üzerinde olacak şekilde düzenlemesi.
-Memur maaşlarına yapılan 8 Bin 77 TL’lik seyyanen artışın kamu emeklilerine de yansıtılması.
-Memur maaşlarına yapılan 8 Bin 77 TL’lik seyyanen artışın katsayılara yansımasını sağlayacak düzenlemenin yapılması.
-Maaşlara yapılan artış oranlarına bağlı olarak Vergi Dilimi aralıklarının yeniden güncellenmesi.
-Memur maaşlarına yapılan tüm düzenlemelerin bütün kamu çalışanlarını, sözleşmeli personelleri kapsayıcı olması.
-Memurlara bayram ikramiyesi verilmesi.
-Tüm memurlara ev kirası desteği, yol ve yemek yardımı yapılmasıdır.
Hürriyetçi Eğitim Sen olarak taleplerimizin takipçisiyiz.
Taleplerimizin yerine getirilmesi için Hürriyetçi Eğitim Sen olarak, Bugün meydanlardayız. Yoksulluk sınırı altında kalan memur ve emekli maaşlarını protesto ediyoruz.
Hürriyetçi Eğitim Sen olarak; kamu görevlisi memur ve emeklilerinin ekonomik ve sosyal haklarının iyileştirilmesi ve güvence altına alınması için yapılan her türlü düzenlemenin destekçisi, kamu görevlisi memur ve emeklisini zarara ve kayba uğratacak her türlü uygulamanın karşısındayız. Mücadelemiz; kamu görevlilerinin hak ettiği saygın bir yaşam, refah ve güven ortamı içindir.’’ Cengiz Akgün