Yetmez, bir daha !

 

Açılış törenleri, siyasi liderlerin olmazsa olmaz propaganda alanlarıdır. Törenlerdeki konuşmaları halk yararına olmasa da, söz konusu projelerini (bazılarına proje demek de olası değil ama neyse) ballandırarak anlatıp, ‘’hizmet veriyoruz, işte daha ne istiyorsunuz’’ demeye getirirler.

Ötesinde, bazı sözde projeleri birden fazla açılış programına dahil ederler. Kısacası, aynı tesisi birden fazla kez düzenlenen törenlerle açtıkları görülmüştür. Burada da, halkın balık hafızasına güvenirler.

Evet, bunu siyasiler yapar, çünkü varlıklarını kolaylaştıran sistem halkı kandırmak üzerine kuruludur. Bunun iyi bir yol olduğuna önce kendilerini ikna etmişlerdir ki, yöntemden on yıllardır vazgeçmezler.

Bizler de, böyle durumlar için ‘’Yetmez, bir daha’’ diyerek teşvik ederiz bu tip siyasileri…

Ama, ya artık siyasi kimliğini bir yana bırakmış ve herkese eşit mesafede olması gerekenlere ne denmelidir ?

Biz eleştirsek de, halkın bir bölümünün oylarıyla devletin tepe noktasına gelmiş kimlikler artık siyaseten ayrıştırıcı dil yerine, birleştirici dil kullanmalıdır. Hizmet ediyorsa bunu ayrıştırıcı yaklaşımlarla değil, ikna edici yaklaşımlarla kabul ettirmeye çalışmalıdır.

Peki, aynı tesisleri bir kez açmışken, yıllar sonra bir kez daha başka sıfatla açmanın anlamı nedir ?

Şudur, ‘’ben yeniden açıyorum, yerseniz’’…

Haziran seçimleri yaklaşıyor, bu nedenle kurucusu olduğu piyasacı, Amerikancı partisinin oy kaybına ve yürüdükleri yolda engel çıkmasına tahammülü olmayan Cumhurbaşkanı, devlet temsili görevini bir yana koyup, mevcut anayasaya aykırı olmasına rağmen ‘’partili cumhurbaşkanı’ tavrını sürdürüyor.

Mesele, AKP’ye yeniden oy toplama ise gerisi teferruattır. Bunun için içinde önemli bir bölümünü 2-3 yıl öncesinde Başbakan iken açtığı projeleri yeniden açmak için ilimize geldi ve geçtiği güzergahlarda adeta sıkıyönetim ilan edildi.

Söz konusu program Sekapark’taki törenle 195 eserin (sayısı da tartışmalı ya neyse) açılışının yapılmasıydı. Tören, Valilik ve Büyükşehir Belediyesi’nin üstün gayretleriyle büyük şova dönüştürüldü.

Adı, “Kocaeli 6. Açılış Bayramı” olan törene, sadece Valilik ve Büyükşehir Belediyesi değil AKP İl Teşkilatı da büyük bir titizlikle hazırlandı. Dedim ya, büyük şov için pazılın hiçbir parçası eksik kalmamalıydı, onlar da özen gösterdi. Açılış törenine (mitingine) insan taşımak için günler öncesinden çalışmalara başladı. Kentteki muhtarlık binaları önünden araç kaldırılması ve çevre kentlerden insan taşınması Bizzat İl Başkanı Şemsettin Ceyhan’ın kontrolünde organize edildi.
Ama, söz konusu eserlerin önemli bir kısmının daha önce açılışı yapılan eserlerden oluştuğu gerçeğinin üzerini hiçbir kalabalık örtemezdi.

Örtemedi, örtemeyecek.

O dönem Başbakan olan şimdiki Cumhurbaşkanı, 5. Kocaeli Açılış Bayramı töreninde Yıldız Konutları, Sırrı Paşa Konağı, İzmit Cephanelik Mesire alanı, İzmit Deniz Ulaşım Müdürlüğü, bir adet sayaç odası, Değirmendere Katlı Kavşağı, Derince Çenesuyu Alternatif Yolu, cami çevre düzenlemeleri ve köy yollarını o gün hizmete alınmasını sağlamıştı.

Yetmedi, yeniden hizmete almak için hafta sonu düzenlenen şova katıldı. Çünkü, maksat hasıl olmalıydı.

AKP’ye, genel seçimde oy kazandıracak hamleler mutlaka yapılmalıydı. Bunu da en iyi yapacak kişi, ‘’bilinen cumhurbaşkanlarından olmayacağım’’ sözleriyle ‘’partili Cumhurbaşkanı’’ tartışmasını başlatan sözleri hafızalardaki tazeliğini koruyan Recep Tayyip Erdoğan olabilirdi. Çünkü, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun birden fazla cephede aynı anda başarılı olamayacağı varsayılıyordu.

Onun için göz karartılarak ‘’yetmez, bir daha’’ hamlesi gerçekleştirildi.

Diyecek başka sözüm yok, karar sizin…

 

 

 

 

 Yetmez, bir daha !

Açılış törenleri, siyasi liderlerin olmazsa olmaz propaganda alanlarıdır. Törenlerdeki konuşmaları halk yararına olmasa da, söz konusu projelerini (bazılarına proje demek de olası değil ama neyse) ballandırarak anlatıp, ‘’hizmet veriyoruz, işte daha ne istiyorsunuz’’ demeye getirirler.

Ötesinde, bazı sözde projeleri birden fazla açılış programına dahil ederler. Kısacası, aynı tesisi birden fazla kez düzenlenen törenlerle açtıkları görülmüştür. Burada da, halkın balık hafızasına güvenirler.

Evet, bunu siyasiler yapar, çünkü varlıklarını kolaylaştıran sistem halkı kandırmak üzerine kuruludur. Bunun iyi bir yol olduğuna önce kendilerini ikna etmişlerdir ki, yöntemden on yıllardır vazgeçmezler.

Bizler de, böyle durumlar için ‘’Yetmez, bir daha’’ diyerek teşvik ederiz bu tip siyasileri…

Ama, ya artık siyasi kimliğini bir yana bırakmış ve herkese eşit mesafede olması gerekenlere ne denmelidir ?

Biz eleştirsek de, halkın bir bölümünün oylarıyla devletin tepe noktasına gelmiş kimlikler artık siyaseten ayrıştırıcı dil yerine, birleştirici dil kullanmalıdır. Hizmet ediyorsa bunu ayrıştırıcı yaklaşımlarla değil, ikna edici yaklaşımlarla kabul ettirmeye çalışmalıdır.

Peki, aynı tesisleri bir kez açmışken, yıllar sonra bir kez daha başka sıfatla açmanın anlamı nedir ?

Şudur, ‘’ben yeniden açıyorum, yerseniz’’…

Haziran seçimleri yaklaşıyor, bu nedenle kurucusu olduğu piyasacı, Amerikancı partisinin oy kaybına ve yürüdükleri yolda engel çıkmasına tahammülü olmayan Cumhurbaşkanı, devlet temsili görevini bir yana koyup, mevcut anayasaya aykırı olmasına rağmen ‘’partili cumhurbaşkanı’ tavrını sürdürüyor.

Mesele, AKP’ye yeniden oy toplama ise gerisi teferruattır. Bunun için içinde önemli bir bölümünü 2-3 yıl öncesinde Başbakan iken açtığı projeleri yeniden açmak için ilimize geldi ve geçtiği güzergahlarda adeta sıkıyönetim ilan edildi.

Söz konusu program Sekapark’taki törenle 195 eserin (sayısı da tartışmalı ya neyse) açılışının yapılmasıydı. Tören, Valilik ve Büyükşehir Belediyesi’nin üstün gayretleriyle büyük şova dönüştürüldü.

Adı, “Kocaeli 6. Açılış Bayramı” olan törene, sadece Valilik ve Büyükşehir Belediyesi değil AKP İl Teşkilatı da büyük bir titizlikle hazırlandı. Dedim ya, büyük şov için pazılın hiçbir parçası eksik kalmamalıydı, onlar da özen gösterdi. Açılış törenine (mitingine) insan taşımak için günler öncesinden çalışmalara başladı. Kentteki muhtarlık binaları önünden araç kaldırılması ve çevre kentlerden insan taşınması Bizzat İl Başkanı Şemsettin Ceyhan’ın kontrolünde organize edildi.
Ama, söz konusu eserlerin önemli bir kısmının daha önce açılışı yapılan eserlerden oluştuğu gerçeğinin üzerini hiçbir kalabalık örtemezdi.

Örtemedi, örtemeyecek.

O dönem Başbakan olan şimdiki Cumhurbaşkanı, 5. Kocaeli Açılış Bayramı töreninde Yıldız Konutları, Sırrı Paşa Konağı, İzmit Cephanelik Mesire alanı, İzmit Deniz Ulaşım Müdürlüğü, bir adet sayaç odası, Değirmendere Katlı Kavşağı, Derince Çenesuyu Alternatif Yolu, cami çevre düzenlemeleri ve köy yollarını o gün hizmete alınmasını sağlamıştı.

Yetmedi, yeniden hizmete almak için hafta sonu düzenlenen şova katıldı. Çünkü, maksat hasıl olmalıydı.

AKP’ye, genel seçimde oy kazandıracak hamleler mutlaka yapılmalıydı. Bunu da en iyi yapacak kişi, ‘’bilinen cumhurbaşkanlarından olmayacağım’’ sözleriyle ‘’partili Cumhurbaşkanı’’ tartışmasını başlatan sözleri hafızalardaki tazeliğini koruyan Recep Tayyip Erdoğan olabilirdi. Çünkü, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun birden fazla cephede aynı anda başarılı olamayacağı varsayılıyordu.

Onun için göz karartılarak ‘’yetmez, bir daha’’ hamlesi gerçekleştirildi.

Diyecek başka sözüm yok, karar sizin…