Ülkemiz, uzunca bir süre 7 Haziran seçimlerine kilitlenmişti. Siyasiler, seçim çalışmalarını halkın gerçek gündeminden uzak bir noktaya taşıyınca, sandıktan hiçbir siyasi parti memnun edici sonuç alamadı.
Evet, seçmen 13 yıllık iktidar birikimine, deneyimine ve kullandığı olanaklara rağmen AKP’ye bir kez daha tek başına iktidar olanağı tanımadı.
Bunun anlamı şudur;
‘’Ey AKP, senin işbirlikçi politikalarını onaylamıyorum. Dış politikadaki tavrını benimsemiyorum. Ülkeyi savaşa sürüklemene dur diyeceğim. Ekonominin kötü gidişinden sen sorumlusun. V.S…..’’
Halk, muhalefet partilerine de,
‘’Kendiniz çeki düzen verin, sizi henüz iktidar alternatifi görmüyorum’’ dedi.
Bir tek HDP’ye prim verdi o da partinin Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın deyimi yerindeyse ‘’emanet oy’’ yöntemiyle.
Peki, sonrasında yaşanan gelişmeler, bu siyasilerin, seçmenin verdiği mesajı yeterince algıladığına mı işaret ediyor ?
Kocaman bir HAYIR…
AKP, Cumhurbaşkanlığı makamında oturan kurucu Genel Başkanı aracılığıyla sağlanan ciddi lojistik destekle iktidarı kolay kolay devretmeyeceğini gösteren adımlar attı. Bu cesareti hukuktan değil, yürütme erkini elinde tutmak için her yolu deneyen siyasal hegemonyacı anlayıştan alıyor.
Peki, bütün bunlar olup biterken, ülke nereye sürükleniyor ?
Herkesin de bildiği üzere yeni bir seçime.
Peki, olası seçim 7 Haziran seçimlerinin yenilenmesi mi yoksa yeni bir erken genel seçim mi olacak ?
Bence, 7 Haziran seçimlerinin yenilenmesi olacak…
Çünkü, seçmenin sandıkta ortaya koyduğu iradenin gereği yerine getirilmedi.
Geçici hükümet konumundaki AKP kadroları, yetki gaspında sakınca görmüyor.
Anayasal teamüller devletin en yüksek makamının kişisel kararlarıyla yok hükmünde sayılıyor.
Hal böyle olunca da, YSK’ya düzene ayak uydurmaktan başka seçenek kalmıyor. Ve YSK da gereğini yapıyor.
Nasıl mı ?
Şöyle;
Milletvekili genel seçiminin yenilenmesi halinde, yasadaki 90 günlük süreyi 30 gün kısaltarak, 1 Kasım 2015’te seçimleri yapmayı planlıyor. Bunun için de, 1 Kasım'a endeksli seçim takvimi gereği tüm hazırlıkların yapıldığı biliniyor.
Çünkü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla erken seçime gidilmesi ihtimali ağırlık kazanmış, onlar da hemen düğmeye basıp hazırlıkları tamamlama sürecini yaşamışlardı.
YSK’nın, milletvekili genel seçiminin yenilenmesi halinde, yasadaki 90 günlük süreyi kısaltma yetkisi bulunduğuna oy birliği ile karar vermişti. Bu karar "kesin" ve itiraz da mümkün değilmiş. Ayrıca, karar, Meclis'te temsil edilen AKP, CHP, MHP ve HDP YSK temsilcilerinin de olumlu görüşleri alındıktan sonra oy birliğiyle alınmış.
Yenilenecek olan ya da erken seçim ne getirecek, hep birlikte göreceğiz.
Bence, kriz ve kaos ortamı pekişecek, ülke daha tehlikeli bir noktaya sürüklenecek.
Umarım, ben yanılırım…