Anlatacaklarım daha bitmedi.
Bu hafta da kafayı hayvanlara taktım...
Bilirsiniz, hayvanlar kendi aralarında belirgin olarak ikiye ayrılırlar.
Bunlar omurgalılar,omurgasızlar olarak iki ana gruba ayrılıurlar.
Karada,suda ,havada yaşayanları mevcuttur.
Daha sonra ise,yumuşakçalar,kafadan bacaklılar,eklem bacaklılar,memeliler,sürüngenler vs. diye
birçok alt gruba ayrılırlar...
Bunların içinde en çok iki hayvanı severim.
Yengeçler ve koyunlar...
Onbacaklılar yani yengeçler yan yan yürümeleriyle meşhurdurlar.
Düz yürüyemezler çünkü fiziksel özellikleri buna izin vermez.
Eklem yerleri sadece yana kırılır.
Yiyecek ayrımı yapmazlar.
Et,ot ne bulurlarsa affetmezler..
Önlerine ne gelirse YERLER...
Yaradılışları böyledir.
Her tür suda yaşayabilseler de,sanırsam ağızlarının tadını bildiklerinden tatlı sularda yaşamayı tercih ederler...
Kafalarının üzerindeki,radar görünümlü gözleriyle her birşeyi görür gibi dururlar.
Onların gibi göremediğim için bilemiyorum...
Son yıllarda ülkemizdeki varlık sayılarının arttığı istatiklerle doğrulanmıştır.
En enteresan yanları ise,avlarken pek fazla yormamalarıdır.
Öyle usta balıkçı olmaya gerek yoktur.
Amatör balıkçılar tarafından da kolayca yakalanabilirler.
Küçük bir balığın kanlı kuyruk parçasını yem olarak kullanırsınız olur biter.
Akıllarınca onu büyük yem sanıp gelirler,hop yakalanıverirler...
Avlandıktan sonra ise kovaya değil, sepete konurlar.
Kaçmamaları için çaba göstermeye gerek yoktur.
Yengeç sepetinin kapağı, bir yengeç yakalandığında kapatılır.
İlk yengeçten sonra yakalanan yengeçler için, sepetin kapağı kapatılmaz.
Çünkü iki ve daha fazla yengeç olduğunda her biri sepetten çıkmak isteyeni aşağı çeker ve çıkmasını engeller.
Birbirini fark eden iki yengeç hiç vakit kaybetmeden birbirlerine sarılır, bu sarılmayla birlikte biri diğerinin dışarı çıkmasına izin vermez.
İki ve daha fazla yengeci sepete atan yengeç avcısı artık rahattır, çünkü onların dışarı çıkamayacağını bilir.
İkinci bir yengeç onun arkasından tırmanır ve ona kancalarını takar, bir başka yengeçte gelir ona takılır, diğeri diğerine derken sepetteki tüm yengeçler birbirine takılır bu nedenle en yukarıdaki yengeç bir süre sonra bu kadar ağırlığı taşıyamaz ve hep beraber sepetin içine yuvarlanırlar.
Bu şekilde oluşan durum,kısır bir döngü gibi devam eder durur.
Ta ki balıkçı gekip en üsttekini sepetten çekinceye kadar...
Balıkçı en üstteki yengeci çekince,hepsi birden zincir şeklinde gelirler.
Kuyruk parçasını yem sanıp koşarken,yem olup canlarından olurlar kısaca...
Koyunlar...
Sütünden, yününden yararlanılan uysal hayvanlardır.
Burun kısımları çıplak ve nemli, vücutları kalın tüylerle kaplıdır.
Erkeklerde herzaman bir çift boynuz bulunurken, dişilerde bazen bulunur.
Yaşadıkları coğrafyaya göre doğurma sayıları değişkenlik gösterir.
Fakat, özellikle son üç yılda,sayılarının azalması endişesi yüzünden,
yılda en az 3-5 yavru vermeleri için özel uygulamalar yapılmaktadır.
Ki hızla artan ülke nüfus(luların)unun et,süt ve yün ihtiyaçları giderilebilsin.. .
Ortalama yaşam süreleri,bakımlarına göre değişkenlik göstermektedir.
Birbirlerine çok bağlıdırlar!
Çoğul hareket etmeleriyle ünlenmişlerdir.
En öndeki koyunu takip ederler,sağa sola bakmazlar.
Hatta,en öndeki koyun uçurumdan atlasa,arkadan gelen diğerlerinin onu takip ettiği
tecrübeyle sabitlenmiştir.
Valla, nerden merak sardın hayvanlar alemine?diye sorarsanız...
PENGUEN belgeselleri sağolsun.