Terör hepimizin yaşamını alt üst etti.
Olağanüstü hal gerekçe gösterilerek demokratik haklarımız yerle bir oldu.
Pek çok insan neden tutuklandığının izahı bile yapılamaz durumda.
Hukuk sistemimiz tuzla buz oldu.
Haber alma özgürlüğümüz önemli ölçüde zarar gördü.
Tuhaf bir darbenin gölgesi üzerimize kabus gibi çöktü.
Can güvenliği dahil pek çok alanda ciddi sorunlar ve sıkıntılarla karşı karşıyayız.
Her an yerli yersiz bir suçlama ve ihbarla karşı karşıya gelinebilir.
Kendinizi anlatana kadar suçlu muamelesi ile karşı karşıya olabilirsiniz.
Böyle bir iklimde yaşıyor olmak son derece rahatsız edici.
Ekranlarda sıkça izlediğimiz ve karşılaştığımız yoksul bir mahallede geçen kabadayıların bol çatışmalı, mafya hayatını anlatan çok sayıda dizi filmi görmek mümkün.
Bol silahlı çok ölümlü diziler bu dizilere özenen küçük yaştaki çocuklar sokak aralarında birbirleriyle oynadıkları çatışma sahneleri.
“İyi kalpli” gangsterlerin silah kaçakçılığı yapması ne de masum gösteriliyor.
Onca silahın nereden gelip nereye gittiğini hangi işlerde kullanıldığı üzerine nedense hikayeler kurulmaz.
Terör yüzünden çok acı çekmiş bir ülkede yaşıyoruz.
Dikkatle izlediğimiz çok sayıda dizilerde kan gövdeyi götürüyor.
Dizinin müzikleri bile özenle hazırlanmış.
Pek çok insan sırf müzik dinletisi yüzünden dizinin müptelası olmuş.
Her saniyede bir kaç adam öldürülen dizi sahneleri sıkça tekrarlanır...
Rtük aynı dizide bir kadın artist ile bir erkek aktörün öpüşmesine ceza kesiyor.
Ne zamandan beri öpüşme silahtan daha tehlikeli hale geldi ve getirildi.
Gelişmelerin bir başka yönü çocukların kaç yaşında evleneceğini tartışan bir toplum olduk.
Otobüslerde, hastanelerde, okullarda, düğünlerde kadınla erkeğin birarada bulunmasına tahamül edemeyen.
En son zinanın günah olmadığına karar verenler bile çıktı.
Bu güne kadar öğrendiğimiz herşeyin günah ve yalan olduğuna bizi inandırmaya çalışan hatta dünyanın bile düz olduğunu söyleyenler oldu.
Yıllar önce siyah beyaz televizyonların revaşta olduğu dönem çok ilginç bir reklam vardı.
Bu reklamın etkileyici yönü Jil geliyor diyerek evinizdeki herşeyi atın çağrısı yapılırdı.
Galiba bugüne kadar öğrendiğimiz herşeyden vazgeçmemiz bizden bekleniyor.
Bakalım bu konuda kim daha başarılı olacak.
Her reklamın mutlaka bir hedef kitlesi vardır.