YALAKALIĞIN GETİRİSİ!

Cengiz Akgün

Ne demiş Montesquieu?

"Bir ülkede yalakalığın getirisi, dürüstlüğün getirisinden daha fazla ise, o ülke batar..."

Tamda benzer süreci yaşamıyor muyuz?

Yalan mı?

Bakın çevrenize zaten göreceksiniz!

Kimileri için yalakalık meslek olmuş!

Makamı, statüsü, konumu ne olursa olsun çıkarları adına kişilik erozyonu yaşayanları görüyoruz.

Bir takım beklentileri adına erdem ve saygınlığı ayaklar altına alıp üç kuruş adına paspas olanlar var.

Belediye başkanlarına, milletvekillerine, müdüre, amire memura güç sahibi kim varsa güzelleme yapıyorlar!

Kraldan çok kralcılık yapıyorlar.

Niye?

Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez düşüncesi içindeler de ondan!

Su akarken küpü dolduralım diyorlar!

Yalana doğru, doğruya yalan diyen hokkabazlar var!

Güç sahiplerine yaranmak dürtüsü içinde olanlar kendisinden ve çıkarlarından başkaca bir şeyi düşünmez.

Şunu unutmayalım, kişisel beklentiler çıkarcılığı, bencilliği ve yalakalığı beraberine getirir.

Güce ve çıkara tapınma bir süre sonra toplumu tümüyle sarıp sarmalar.

Ortaya tüm değerlerini kaybetmiş sadece bireylerde oluşmuş kalabalıklar kalır!

Ve o zaman toplumlar iyiye dair ne varsa kaybeder devasa bir yıkım yaşanır.

Bir yerde şunları okumuştum:

"Müşteriyi kazıklamanın ticari zeka, halkı sürekli kandırmanın siyasi zeka, şike yaparak kazanmanın sportif zeka, ambulans arkasına takılmanın pratik zeka, iyi niyeti suiistimal etmenin kıvrak zeka olarak algılandığı bir ülkenin zekaya değil, ahlaka ihtiyacı vardır..."

Yine bir yerde okumuştum şöyle diyordu:

"Çok para kazanıyor, lüks evi pahalı arabayı pahalı markayı alıyor, olmuyor; yönetici oluyor, hoca oluyor, etiket sahibi oluyor, reklam yaptırıyor, olmuyor; bir türlü aşağılık kompleksini yenemiyor.
Çünkü anlamıyor, insanı insan yapan üzerinde taşıdıkları değil, özünde yatandır..."

Özünüzde ne varsa davranışlarınızda da aynısı vardır.

Olup biten yanlışlar karşısında susmamak gerekiyor.

Susarsak yanlışa, kötülüğe ortak olmuş oluruz.
Diyor ki Albert Einstein:

"Kişinin susması, her zaman söyleneni onayladığı anlamına gelmez.
Bazen canı aptallarla tartışmak istemiyordur..."
Biz yine de her şeye karşın aptallara geçit vermeyelim!

Susmayalım, yalaka, ahlaksız çıkarcılara dur diyelim.

Dünya ancak kendisini değil içinde bulunduğu toplumu düşünen ve savunan iyi insanlar sayesinde güzelleşecek ve kötülükler ancak o zaman son bulacak.