Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atanması, hemen ardından gerçekleşen direniş, direniş sonrası polis gözaltıları Gebze Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından Gebze gündemine taşındı.
- Soldan sağa – Menderes Yıldız, Okan Şimşek, Eylem Bahadır, Gökhan Orhan, Yusuf Akar
Bir gün öncesinden Gebze 15 Temmuz Milli İrade Kent Meydanı’nda yapılacağı duyurulan açıklama Kocaeli Valiliği’nin pandemi süreci ve Covid-19 ile mücadele tedbirleri kapsamında, İl Hıfzıssıhha Kurulu kararlarına dayanarak getirdiği yasaklama ile Eğitim-Sen Gebze Şubesi’ne alındı.
TÜM BİLEŞENLERİ İLE
KATILIMCI SEÇİMLE
Platform adına Eğitim-Sen Gebze Şube Başkanı Eylem Bahadır tarafından yapılan açıklamanın sonuç bölümünde, “Nitelikli bilimsel üretim için üniversiteler siyasi otoritenin aracı olmaktan çıkarılmalı, üniversitelerin yönetim organları tüm bileşenlerinin dâhil edildiği katılımcı süreçlerle ve seçimle oluşturmalıdır.
GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKMAKTIR
Bu toprakların tarihinde her zaman demokratik üniversite mücadelesi, demokratik Türkiye mücadelesinin güçlü bir parçası olmuştur. Akademik özgürlüklere, özgür bilim ve düşünceye, insan, toplum ve doğa yararına üniversitelere sahip çıkmak geleceğimize sahip çıkmaktır.
Bu nedenle üniversitelerine sahip çıkan, demokrasi mücadelesini yükselten Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerinin, öğrencilerinin ve mezunlarının haklı mücadelesinin yanındayız” denildi.
9 BİLEŞENLE AÇIKLAMA
BU ÜLKENİN HALKI DEMOKRASİ İSTİYOR
“Üniversitelilerin demokrasi mücadelesinin yanındayız!” başlığıyla yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Bu ülkenin halkı demokrasi istiyor. Bu ülkenin yurttaşları demokrasinin en asgari kriteri olan seçme ve seçilme hakkı için mücadele ediyor. İşçiler sendikasını, üniversitenin asli unsurları rektörünü, halk yerel yöneticilerini ve vekillerini özgürce seçmek istiyor. Atanmışlarla, kayyumlarla ve dayatmalarla bu halkın kaderini belirlemeye çalışmak artık kabul görmüyor.
CÜPPE ÇİĞNEYENLER KELEPÇE VURDULAR
Son olarak Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan bir rektöre karşı öğrenciler ve öğretim üyeleri demokratik yollarla tepkilerini dile getirdiler. Daha önce ihraç edilen akademisyenlerin cüppelerini çiğneyenler, bu kez de üniversitenin kapısına kelepçe vurarak tarihe geçtiler.
HUKUKSUZ GÜÇ GÖSTERİSİYLE
DEMOKRASİ ENGELLENEMEZ
Demokrasi talebini üniversiteden yükselten öğrencilere yönelik toplumsal desteği kırabilmek için kapıları-duvarları kırarak ev baskınlarına girişenler, bu görüntüleri ajanslarla servis edenler bilmelidirler ki, demokrasi mücadelesi bu tür hukuksuz güç gösterileriyle engellenemez.
ÜNİVERSİTELER BİLİMSEL
ÜRETİMDEN UZAKLAŞTIRILIYOR
Meselenin esası bellidir: Tepeden inme bir rektör atamasıyla bir üniversitenin kurumsal değerleri, ihtiyaçları ve tüm bileşenlerinin iradesi yok sayılmıştır. 12 Eylül darbesinin ürünü antidemokratik yasalar ve bu darbe hukukunu pekiştirerek getirilen tek kişinin karar verdiği atama yöntemi üniversitelerde kabul görmemektedir. Akademik özgürlüğün ve kurumsal özerkliğin ortadan kaldırılması üniversitelerimizi her geçen gün bilimsel üretimden daha da uzaklaştırmaktadır.
DEMOKRATİK SÜREÇLERİN İŞLEDİĞİ
ÜNİVERSİTELER İSTİYORUZ
Öğretim üyelerinin özgürlüğüne şerh koyan, araştırma görevlilerinin ve çalışanların iş güvencesinin yok edildiği, öğrencisinden akademisyenine herkesin polis ve özel güvenlik baskısı altında olduğu bir üniversite değil; demokratik süreçlerin sağlıklı biçimde işlediği üniversiteler istiyoruz.”
Dün OHAL bugün pandemi!
** Gebze 15 Temmuz Milli İrade Kent Meydanı’nda polis dün akşam halkı endişelendiren olağanüstü güvenlik önlemleri aldı. Gebze Emek ve Demokrasi Güçleri’nin yasaklanan basın açıklamasına karşı alınan eylemi Eylem Bahadır, “Dün OHAL bugün pandemi bahanesi” diye eleştirdi
https://www.gebzehaber.net/dun-ohal-bugun-pandemi-69605h.htm