1986 yılında 103 yaşında ölen Celal Bayar'ın yaşamının son zamanlarında sıkça söylediği belirtilen, ‘‘Bu kış komünizm gelecek…’’ sözleri, geldi aklıma.
Bilindiği üzere Celal Bayar ABD destekli ve Cumhuriyet devrimlerini tırpanlayan Demokrat Parti iktidarının en kayda değer isimlerindendi.
Bayar ve arkadaşları ‘‘Bu kış komünizm gelecek…’’ üzerinden siyaset yapmıştı.
Kurdukları düzenin bozulmaması için dini, milliyetçiliği ve halka ait tüm değerleri kullanmaktan geri durmadılar.
Türkiye’ye Komünizm gelmedi ancak faşizm hiç eksik olmadı!
Çeşitli nedenlerle yapılan darbeler sayesinde ülkemiz demokrasiden, hukuktan sürekli uzaklaştı.
Bir avuç zümre anayasayı yok ederek gerçekleşen darbeler sayesinde imtiyaz sahibi olarak ülkenin yönetimde söz sahibi oldular.
Ve sağ iktidarlar ülkemizde başta Cumhuriyetin kazanımları olmak üzere, insan hakları, demokrasi, hukuk ve adaleti sürekli sekteye uğradı.
İktidarları için ne varsa yok ettiler, yağmaladılar.
Son 20 yıl bunun örnekleriyle dolu.
İstanbul Esenyurt’ta halkın oylarıyla seçilmiş bir belediye başkanının apar topar görevden alınması hangi hukuk ve demokrasi mantalitesi ile açıklanır?
Eğer suçu var ise elbette hukuk ve adalet gereğini yapar kimsede tek kelime edemez.
Ne var ki 31 Mart 2024 seçimleri öncesi temiz kâğıdı verilen belediye başkanına 6 ay sonra çeşitli iddialarla suçlama, gözaltı ve hapis cezası…
Olacak şey değil.
Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde bu tür bir uygulama olmaz.
Hukukçuların dediği gibi belediye başkanı ifadeye çağrılabilir, adli kontrol yapılabilirdi.
Yapmadılar.
Ülkemizin asıl gündemi ekonomi, işsizlik, geçim sıkıntısı ve bunlara bağlı sorunlardır.
Demokrasi, insan hakları, hukuk ve adaletin yeterince işlemediği bir iklimde ülkemiz bilinmeze doğru ilerliyor.
Tabi burada ana muhalefet CHP’de şapkasını önüne koyup nerede, nasıl ve neden hata ediyorum demeli.
Yumuşak veya etkisiz kalarak, TBMM grup toplantısında veya sıradan küçük mitinglerle mahcup muhalefet yapılmaz.
Bunu 3 yaşındaki çocuk bile görüyor.
Hukuk ve yasalara bağlı kalarak tutarlı bir siyaset oluşturulmadığı sürece CHP bir adım ileriye gidemez.
CHP, ülkenin içinde bulunduğu duruma göre tutarlı ve realist bir siyasal pozisyon almalıdır.
Ve bir başka nokta ise CHP’nin kendi içinde bölünmesine yol açacak kimi kurgu ve oyunlara geçit vermemeli.
Sonuç olarak ülkemizde herkes için ayrımsız ve eşit demokrasi, hukuk ve adalet istiyoruz.