Bu hafta iki aydır görmediğim bir arkadaşımın oğlunu gördüm sokakta babasını sordum? Babam hastalandı x hastanesinde yatıyor dedi hemen hastaneye gittim nasıl sevindi görmeye değerdi gözleri doldu neredesin hayırsız ölsem haberin olmayacak çok haklı bende bu konuda çok duyarsızım bir benim ki toplum olarak bu tür konularda çok duygusuz duyarsız yaşlılara hastalara ve yalnız kimsesizlere insanı anlamda verilmesi gereken önem vermiyoruz çok vefasız bir toplum olduk kimse kimsenin halini hatırını sormaz konuşmaz kimse kimseye içini açmaz dertleşmez aynı apartmanda ki komşusunun öldüğünü adam iki üç ay sonra öğreniyor işleri düştüğü zaman ancak insanlar birbirlerini arayıp soruyor sonra yine herkes kirpi gibi içine çekiliyor.
Bu günün gençliğini bilmiyor bunu okullarda da öğretmenler öğretmiyor yaşlılık hastalık ve yalnız çok kötü bu gün bizler yaşlılarımızla hastalarımızla ilgilenip onların ellerinden tutmasak yarının gençliği de bizimle ilgilenmeyecektir etme bulma dünyası dedikleri budur sen annene babana büyüklerine çirkin davranırsan senin çocuğunda aynı şeyleri sana yapacaktır toplumumuzda böylesi durumların yüzlerce örneği vardır bu anlamda eğitim sistemimizde sınıfta kalmıştır felsefe sosyoloji bilim ve ahlak derslerini önemsemeseniz böylesi nahoş durumların ortaya çıkması kaçınılmaz olur.
Ne ise ben kimselere bu konularda ders verecek ve nasihat çekecek değilim nerden çıktı bütün bunlar? Benim arkadaşıma karşı olan sorumsuzluğumdan arkadaşım dememe bakmayın daha dünkü çocuktur verem zehirli bir yılan gibi çok genç yaşta ciğerlerine girmiş inşallah bu zıkkımı yener onda bu hastalığı yenebilecek irade ve güç var bunu biliyorum iki zeki oğlu bir tanede maviş dünya tatlısı kızı var ölümle pençeleşen yüzlerce insan yatıyor bu hasta hane de beni de böyle delirten şair eden buya bazen isyan ediyorum neden böyle hastalıklarını büyük acılar ve yoksullukları böyle güzel özverili insanlar çekerler diye.
Ne ise arkadaşımla edebiyattan sanattan özellikle müzikten konuştuk çok güzel gitar çalar hastalıklı haliyle benim müzik konusunda ki düşüncelerimi eleştirdi hüzün veren melankolik duyarlılıkları işleyen şarkıları türküleri çok severim dinlerken acı çeker kederlenir ağlarım ve böyle rahatlanırım o özgün müzik seviyor halkı aydınlatan ozanların türkülerini yorumlar toplumcudur bu konuda da farklı düşünürüz bu konuda ona katıldığım çok şey vardır toplumlarda kişiler gibidirler arzuları ve tepkileri vardır bu arzularını geçici olarak bastıra bilir erteleyebilir yada farklı farklı niteliklere yönlendirebilirsiniz ama asla yok edemezsiniz bu arzular zamanını ve ortamını bulduğu zaman karşınıza çıkar.
Arkadaşım şimdi seni tövbekâr olmuş birisiyle tanıştıracağım dedi ben böyle hatalarından dönmüş insanları severim adam uzaktan beni inceliyormuş saçımın sakalımın perişanlığını görünce ne iş yapıyorsunuz dedi? Ne desem diye düşünürken aklıma emekliliğim geldi emekliyim dedim pişmanlık duymuş gibi bende seni ressam sanmıştım dedi pikosunun ram rantın yaptıklarından söz etti bir çok şeyi görmüş geçirmiş biri yaptığı bazı yanlış işlerden dolayı yoksulluğa düşmüş o işleri bir daha yapmayacağına tövbe etmiş ukalalık olacak ama tövbe nedir nasıl yapılır dedim güzel şeyler söyledi tövbe çok önemli bir kavram unutulacak ve geçiştirilecek bir şey değil bir süreçtir ve her gün kanıtlanması gerekir çaba göstermek gerekir ben tövbe ettim demekle olmaz eleştirmek anlamında söylemiyorum tanıdığım bir sürü insan var bunlar başkalarından hep hoş görü nezaket incelik ve duyarlılık bekler bu insanların bir kısmı kimseyi anlamak istemezler asla tevazu göstermezler böyle şey olmaz başkalarından istediğiniz şeyleri sizde onlara göstereceksiniz yoksa istemenin hakkı bir nedeni olmaz zenginlik, lüks, moda gibi şeyler kötü değildir başkasının olan bir şeyi hayatım boyunca istemedim benim için güzel şeyleri görmek yeter görmek sahip olmaktan daha çok heyecan verir insana zengin olmak için doğmamışım ben bohemler böyle düşünür küçük bir köy evinde deniz sahilindeki villadakinden daha keyifli yaşayabilirim mutluluk zenginlikte değildir başkaları için durum farklı olabilir fakir yaşamaktan söz etmiyorum yine anam beni azla mutlu olabilsen biri olarak doğurmuş diyebilirim.