Tipioğlu’nun açıklaması şöyle:
“Bir şehidin yakınını herkesin içinde koltuğunun altına alıp, darp etmeye kalkacak kadar milli ve manevi değerleri çürümüş, Şehit bacısına küfür edecek kadar edep ve hayadan yoksun, Orman alanlarını talan edip, kendisine villa, fabrika kuracak kadar arsız Lütfü Türkkan, Bir televizyon kanalında şahsıma laf atma cüretini göstermiş. Öncelikle vatanına, milletine aşık; hayatını terörle ve teröre destek veren hainlerle mücadeleye adamış biri olarak, bana sataşmasına şaşırmadım!
Çünkü Lütfü’nün terörle mücadele edenlerle, bu uğurda can verenlerle sorunu var.
Öyle ki, Şehit Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk’ün merhum babasına bile Mecliste hakaret edecek düzeyde ileri gitmiş durumda.
Mecliste dokunulmazlığı kaldırılıp, yargı süreci açılan Lütfü Türkkan’ın hukuktan kaçmak için partisiyle nasıl bir anlaşma yaptığı, ve yeniden 1.sıra adaylığını kaptığını doğrusu bilmiyorum.
Ama ne yaparsa yapsın, milletimiz sınırı çoktan aşan bu şahsa ve partisine sandıkta gerekli dersi verecektir. Şahsıma yönelttiği siyaseti bilmeyen, bürokrat söylemine gelince.. Kendisi iki dönem milletvekilliği yaptı, şimdi yeniden aday. Şahsen, bırakın bürokraside geçirdiğim onlarca yıl vatandaşımızla iç içe olduğumu; sadece aday olduğum iki ayda, kendisinden daha fazla el sıktığıma, kendisinden daha çok yeni dostlar edindiğime, kendisinin bugüne kadar gitmediği ilçelere, köylere, beldelere gittiğime emin olabilir.
Sokağa çıkacak yüzü olmadığı için kendisi sadece reklam anlaşması yaptığı televizyonlarda konuşurken ben, AK Partimin ve teşkilatımın emrinde sokak sokak, mahalle mahalle geziyor, milletimize hedeflerimizi anlatıyor, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere davamıza destek istiyorum.
Siyaset, sıradışı eğlencelerde boy gösterip, parayı ezmekse, evet ben öyle bir siyasi değilim.
Siyaset, şehit yakınlarına küfür edip, sonra hiç utanmadan ekranlara çıkmaksa, evet ben öyle bir siyasi değilim. Siyaset, milletin verdiği yetkiyle kamu malına çökmek, orman arazilerini talan etmekse, evet ben öyle bir siyasi de değilim. Ben siyasete, milletime daha fazla hizmet etmek, huzurun sağlanmasına katkı sunmak, terör unsurları ve destekçileriyle mücadele etmek için girdim.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu Gazi Meclis’te Lütfü Türkkan gibilere yer olmadığını düşünerek girdim. Allah’ın izni ve milletimizin desteğiyle 14 Mayıs’ta bunu başaracağımızdan da eminiz. Cumhurbaşkanımız gibi, ülkesi ve milleti için gece-gündüz çalışan bir lider ve AK Parti gibi güçlü kadrolarla bu yola çıkma şansı yakaladığım için hergün Allah’a şükrediyorum. Durmak yok, doğru adımlarla yola devam.”