‘’Temizlik imandan gelir’ ’sözünü sıkça kullanıp çok temiz olduğu ima ettikten sonra umarsız bir şekilde her tarafı kirletmek nasıl bir paradoks acaba?
Umumi tuvaletlerde (veya iş-ev) ellerini yıkamadan çıkıp giden çok kişiyi gördüm.
Sonra pis elleriyle her şeye dokunup başkasına temas yoluyla bulaştıranlar…
Yolda yürürken okkalı şekilde tüküren, çöpü yere atan, ağaç dalını kıran, çiçeği koparan, kediye tekme atmaya çalışanlar o kadar çok ki.
Sorsan hepsi temiz, çevreye duyarlı insanlar!
Gerçekten öylemi?
Kendi temiz olmayanın çevresi de kirlidir!
Gebze’de birçok bölge ne yazık ki insan kaynaklı çöp ve kirliliğe maruz bırakılıyor.
Bazı yerler var ki kirlilik umurlarında dahi değil.
Osman Yılmaz Mahallesi’nde yolların kesiştiği noktada trafo meydanı olarak bilinen yer var.
Şimdilerde oraya konulan dijital panoda Gebze Belediyesi’nin ve Başkan Zinnur Büyükgöz’ün yaptığı çalışmaların 7/24 görüntülü propagandası yapılıyor.
İşte tam o noktaya kuşlar için sözüm ona aç kalmasın diye bayat-küflü ekmek gibi şeyler bırakılıyor ve sahiden çok fena bir görüntü ortaya çıkıyor.
Diğer taraftan bırakılan şeyler sinek ve haşeratları çekiyor.
İşin enteresan yanı Gebze Belediyesi tarafından konulan panoda, ‘’Burada kuş beslemek yasaktır’’ şeklinde uyarı var.
Ne var ki takan yok!
Belki de okumamışlardır bile.
Birtakım kişiler ‘iyilik’ yaptığını sanarak sözüm ona kuşları besliyor!
Hem de küflü-bayat ekmekle!
Bu durumdan rahatsız olan çok sayıda kişi beni aradı ve haber yapmamı isteyerek şunları söyledi, ‘’Kuşları beslemek adı altında çevreye ekmek kırıntıları ve bir takım yenilemeyecek şeyleri bırakarak kirliliği yaratıyorlar. Sanki Hindistan’ın varoş semtinden bir yer gibi. Her taraf pislik içinde. Gebze Belediyesi kirliliğe yol açanlarla ilgili cezai işlem uygulamalıdır…’’
Gebze Belediyesi ne yapar bilmiyorum fakat o görüntüler hiçbir medeni bir şehirde olmaz.
Dahası bayat ve küflü ekmek bırakanlar eğer kuşları gerçekten çok seviyorsa kuş yemi satın alsınlar.
Öyle ya kuşlarda kötü şeyleri yemekten ve zehirlenmekten kurtulur!
Temizlik kişinin kendisine ve çevresine olan saygının sonucudur.
Temizliği sözde değil özde uygulamak hepimizin ortak görevi ve sorumluluğudur.
Kimse görmediği zaman temizlik kurallarını yerine getirmek erdemliliktir.
Ne demiş Konfüçyüs:
‘’Herkes evinin önünü süpürürse, bütün şehir temiz oIur…’’