TATLISU ATATÜRKÇÜLERİ!

Cengiz Akgün

Google’da, ‘Atatürk’ diye arama yaptığınızda karşınıza 0,29 saniye içinde 254 milyon sonuç çıkıyor.

Bu veri aynı zamanda Atatürk’ün ne denli önemli tarihi bir kişilik olduğunun da sonucudur.

Gerçekten olağanüstü!

Dünyanın dört bir yanında insanlar onu merak ediyor, ilgi duyuyor ve hakkında bilgi edinmek istiyor.

Google’da yapılan aramanın nedeni de budur!

Dünya Mustafa Kemal Atatürk’ün önemi ve değerini kavramış.

Ne var ki bizim ülkemizde Atatürkçü olduğunu iddia eden kimileri için düşünsel, devrimci, rasyonalist yönüyle asla ele alınmıyor.

Bu kimilerine, ‘Tatlısu Atatürkçüleri’ diyoruz!

Bunlar, Atatürk’ü adeta ilahlaştıran, ona deyim yerindeyse tapınan bir kesimdir.

Atatürk’ün düşünsel mücadelesi adına pratikte hiç yer almazlar.

Genelde milli bayramlarda ortaya çıkar balolar, yemekli geceler veya kokteyllerde boy gösterirler!

(Tabi ki eğlenmek kutlamanın bir parçası fakat mücadele edilip başarılı olunduğunda!)

Ayrıca ne kadar çok sevdiklerini göstermek için ayrıca dozunu epeyce kaçırarak sosyal medyada bol, bol Atatürk fotoğrafları, videoları paylaşırlar.

Böylece ne kadar Atatürkçü olduklarını yedi düvele gösterip sözüm ona vicdanlarını rahatlatırlar!

Atatürk’e ‘tescilli’ düşmanlarından sonra en çok tahribatı işte bu ‘Tatlısu Atatürkçüleri’ vermektedir.

Mustafa Kemal Atatürk hepimiz gibi etten, kandan bir insandı ve sihirbaz olmadığından gerçeküstü güçleri yoktu.

Yalnızca o öteki insanlardan farklı olarak liderlik ve ilericilik vasfıyla, dünya konjonktürünü, geleceğini iyi okumasıyla öne çıkmış önemli bir müstesna kişiliktir.

Atatürk’ün düşünsel, devrimci anlayışını teoride ve pratikte yaşamın her alanında hiç durmadan savunanlara Atatürkçü denir!

Ne demişti Atatürk:

‘’Benim manevî mirasım, bilim ve akıldır. Benden sonrakiler, bizim aşmak zorunda olduğumuz çetin ve köklü güçlükler önünde, belki amaçlara tamamen eremediğimizi, fakat asla ödün vermediğimizi, akıl ve bilimi rehber edindiğimizi onaylayacaklardır…’’

Atatürk’ü savunanlar onun fikirlerini ileriye taşıyacak olanlardır.

Atatürk yaptığı devrimlerin kesintisiz devamını ve çok daha ileri aşamaya taşınmasını öngörmüştür.

Şimdi ülkemizde yaşanan onca sıkıntı ve sorunların kaynağı Atatürk devrimlerinin bizzat onun kurduğu devlet tarafından terk edilmesidir!

Kâğıt üzerinde evet laik Cumhuriyet, Atatürk yazıyor fakat uygulamada hiçte öyle değil.

Hırpalanmış, örselenmiş ve mecali kalmamış bir Cumhuriyetten söz ediyoruz.

Atatürk’ün devrimlerini, düşünsel yolunu gerici yapılara, laiklik düşmanlarına olduğu kadar ‘Tatlısu Atatürkçüleri’ ne karşıda muhafaza ve müdafaa etmeliyiz.

Aklı ve bilimi rehber edinerek!