Kocaeli’nin sanayinin yanı sıra tarımın da başkenti olacağını ısrarla savunan Ziya Topal, mevcut durumun vahametini Kocaeli’nin turizm ve tarımla özdeşleşen ilçesini örnekle izah etti: “Genel başkanımızla Kandıra’ya bir cuma günü gerçekleştirdiğimiz ziyarette kahvelerin tıklım tıklım olduğunu gördük, oturup vatandaşı dinledik. Vatandaş, ‘Ekmiyoruz. Arsayı bölüp bölüp satıyor, ihtiyaç oldukça yiyoruz. Tohumu, gübresi, benziniyle 1 liraya mal ediyorsak, 75 kuruşa sattığımız için zarar ediyoruz. Ekmiyoruz, bırakıyoruz’ dedi.
KOOPERATİF ALACAK
HALCİYE SATACAK
Köylü bu haldeyken, eke bilirliği yokken, biz şöyle yola çıktık: Kuracağımız kooperatiflerin en tepe noktasında Büyükşehir şirketlerinden biri, şeffaf halde olacak. Köylünün ürettiğini kooperatif satın alacak ve biz bu malı İstanbul’daki toptancı ve halcilere vereceğiz. Eğer köylü salatalığı toptancıya 1000 liraya veriyor ise kooperatife yüzde 25 veya 50 daha yüksek bedelle verecek. Biz sadece giderlerini, masraflarını ekleyerek toptancıya satacağız. Bugünkü masraflar otomatikman düşecek ve bu düşüş direk tüketiciye de yansıyacak.
TOHUM ÜRETMEK ZORUNDAYIZ
Öte yandan biz mutlak surette tohumumuzu üretmek zorundayız. Ziraat Mühendisleri tarafından üç dört köy tespit edilecek. Hangi köyde hangi tohumun üretileceğini mühendisler tespit edecek. Ovacık’taki arkadaşımız bunu 10 kişiyle başarmışsa biz Gebze’deki mühendis, mimar arkadaşların desteğiyle Kocaeli’yi hem tarım, hem ekonomide uçururuz.”