Dilovasına bağlı Tavşancıl mahallesinde 1993 yılında yapılan çevre konut kooperatifi sakinlerine iki gün önce yıkım kararı tebligatı geldi.
Ortada hiç bir tarihi eser, bina, ağaç gibi sit alanını gerektiren bir durum yok.
Dönemin Tavşancıl Belde Belediye Başkanı Salih Gün; “bahse konu olan inşaat için kooperatif yönetimi bize başvuruda bulundu, inşaat alanı üzerinde her hangi bir şerh olayı söz konusu olmadığı için inşaat izni verdik”dedi.
Aradan 24 yıl geçti birileri bu binaların bulunduğu yerin sit alanı olduğunu yeni keşfetti.
Bu durumun neresinden bakarsanız bakın tam bir skandaldır.
Dilovası’nda ormanlık alanlardaki ağaçlar kesilerek yerlerine kimyasal tanklar yerleştirilirken bu beyfendilerden çıt çıkmadı.
Dilovası’nın Tavşancıl mahallesinin girişinde yapılan kooperatif evleri her halde birilerinin çok iştahını kabartmış olmalı.
Bu muktedirler düşünmüşler, taşınmışlar buranın sit alanı olması için epeyi gayret sarf etmişler.
Ancak yanıldıkları bir durum var.
Bu binaların olduğu bölgede tarihi eser veya sit alanı olabilecek tek bir emare veya gösterge yok!
Buna rağmen zorlama yöntemlerle altı bloktan oluşan 70 daireye yakın konutun yıkılması için zorlama bir karar çıkartılmış.
İyi güzel de bu binaların etrafında bulunan çok sayıda yerleşim alanı içerisinde bulunan başka konutlar var.
Bu konutları ne yapacaksınız?
Onları da yıkacak mısınız?
Ben bu kararın altında kötü niyet olduğunu düşünüyorum.
Bu nasıl memlekettir...
Tarihi binaları koruyamayan bu kurullar şimdi kalkmış vatandaşın yıllarca birikim sağlayarak elde etmiş olduğu konutlara göz dikmiş.
Bu durum olsa olsa birilerine rant sağlamak amacıyla yapılan girişimdir.
Bu kararın altında imzası olanlar acaba hiç Tavşancıl’a gitmiş midir?
Bu kararda imzası olanlara şöyle bir çağrıda bulunuyorum;
Eğer Dilovası’nın Tavşancıl mahallesine bir iyilik yapmak istiyorsanız orada bulunan gerçek tarihi eski binaları restore edin ve koruma altına alın.
Vatandaşın 24 yıl önce parasını ödeyerek almış olduğu tapulu konutu üzerinde entrika yapmaktan vazgeçin.
Bu işin arkasında, önünde, yanında hangi müteahit ve siyasetçinin parmağı varsa er geç ortaya çıkar!
Yaşanan olay tam bir Aziz Nesinlik konudur...
Herşey bitti sıra vatandaşın konutlarını hileli yollarla sit alanı ilan etmeye mi kaldı.
Yazıklar Olsun...
Bugünleri de mi görecektik!