Sanat alanındaki baskı ve engellemeler, sonbahar ortasında da devam etti, öncesini aratmadı. Sanat Meclisi tarafından yapılan açıklamada, “2019 Sonbaharı sanat alanı için saldırı ve baskılarla başladı. İktidar sanat alanını teslim almak için yüksek hapis cezaları ve her türlü yasaklama ve engellemeden geri durmuyor. Mecliste verilen onlarca soru önergesi sanat alanına yapılan baskıları sorguluyor. Konserleri onlarca kez yasaklanan, kültür merkezi basılıp tahrip edilen Grup Yorum elemanları ise bedenlerini açlığa yatırdı. Yüz günü aşkındır süren açlık eylemi bu ay tehlikeli bir sınıra doğru ilerliyor. Bakalım bu saldırılar sanat alanını ne kadar yıldırmayı başaracak?” denildi.
18 müzik yorumcusunun birlikte seslendirdiği "Susamam" isimli şarkıya da suç duyurusunda bulunuldu. Eylül 2019’da sanat alanının başına gelenler özetle şöyle:
SUSAMAM’A SUÇ DUYURUSU
Şanışer mahlaslı rap sanatçısı Sarp Palaur'un da aralarında bulunduğu 18 müzik yorumcusunun birlikte seslendirdiği "Susamam" isimli şarkıya suç duyurusunda bulunuldu. İstanbul Çağlayan’daki Adalet Sarayı’na gelen bir kişi, müzisyenler hakkında şikâyet dilekçesi sundu. 18 rapçının seslendirdiği 15 dakika süren parçada adalet, özgürlük, eğitim, kadına yönelik şiddet, hayvana hakları, trafik, doğa gibi konular işleniyor.
FERHAT TUNÇ İÇİN YAKALAMA KARARI
İki ayrı davasının duruşmaları görülen sanatçı Ferhat Tunç hakkında bir yakalama kararı daha çıkarıldı. Karara tepki gösteren Tunç, "Türkiye bu yargı ayıbından mutlaka kurtulacak, buna inanıyorum. Bu da demokrasi cephesini kurarak, demokratik mücadeleyi büyüterek olacak" dedi.
O KARARNAME HALA UYGULANMADI
Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve Balesiyle ilgili Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan’ın imzasıyla 28 Aralık 2018 tarihinde yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname uyarınca Kültür Bakanlığı tarafından hazırlanan yönetmelik üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen hala uygulanmaya başlanmadı. Konuyla ilgili açıklama yapan CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, “Sahne önünde olduğu kadar sahne arkasında da büyük bir özveri ve emekle çalışan emekçilerimiz var. Kültür Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarda çalışanlar, ciddi bir mağduriyet yaşıyor. Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve Balesi, 1 Ekim itibariyle sahnelerini açıyor. Ancak burada istihdam edilen personelin çalışma usulleri açık olduğu halde sözleşmeleri imzalanmış değil” dedi.
İNAÇ, ERDOĞAN’A HAKARETTEN CEZA ALDI
HDP'nin seçim çalışması için 2018’de geldiği Edirne'de polislerce gözaltına alınarak tutuklanan ve Hozan Cane ismiyle tanınan şarkıcı Saide İnaç'a bu kez de 'Cumhurbaşkanına hakaret' iddiasıyla hapis cezası verildi. Şarkıcı İnaç, geçen yıl 24 Haziran'da gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimi öncesinde HDP'nin çalışmalarına destek vermek amacıyla geldiği Edirne'de Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek gözaltına alındı ve ‘terör örgütüne üye olmak’, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ suçlarından 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı… Mahkeme heyeti, İnaç'ı, 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçundan 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıp, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
KONSERE VALİLİK ENGELİ
Batıkent Kültür Festivali kapsamında Lâl Gazel, Ahu Sağlam, Metanu ve Sabahat Akkiraz katılımıyla gerçekleşecek konser valilik engellemesiyle karşılaştı. Vali Yardımcısı Kemal Karadağ imzasıyla tebliğ edilen cevapta, "Söz konusu konser etkinliğinin düzenlenmesi, kamu esenliği ve kamu güvenliği bakımından uygun görülmemiştir" denildi.
KONSERE KAYMAKAMLIK ENGELİ
Grup Yorum’un 14 Eylül Cumartesi günü Taksim’de gerçekleştireceği konser, kaymakamlık tarafından yasaklandı. Konserin “Bir Türküdür Direniş” sloganıyla 14 Eylül Cumartesi günü saat 19.00’da Taksim Ortaoyuncular Tiyatrosu Ferhan Şensoy Sahnesi’nde gerçekleştirileceği duyurulmuştu. Yasak tebliği, polis tarafından zırhlı araçlarla İdil Kültür Merkezi’ne gönderildi. Grup Yorum’un resmi Twitter hesabından duyuru ise şu şekilde yapıldı: “14 Eylül tarihinde gerçekleştireceğimiz ‘Bir Türküdür Direniş’ adlı konserimiz kaymakamlıkça yasaklanmıştır.”
HİLAL NESİN İÇİN YAKALAMA KARARI
Geçmiş yıllardaki sosyal medya paylaşımlarından dolayı hakkında “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla dava açılan ve daha önceki davalar nedeniyle üç yıl önce Fransa’ya iltica eden tiyatro eğitmeni ve yazar Hilal Nesin hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Nesin’in Afrin operasyonuna yönelik yaptığı sosyal medya paylaşımları dayanak gösterildi. İddianamede suç olarak gösterilen tweetlerden bazıları şöyle; “Erdoğan CHP’nin savaşı desteklemesine fena bozuldu “n’oluyor beee savaşın kaymağını bir biz yiyecektik”… “Erdoğan ‘Savaşı durdurun’ diyen aydınlara: ‘Barış istiyorlarmış, ahlaksızlar’ Ona ‘Barış’ ‘Kardeşlik’ demeyin ne derseniz deyin” … “Camilerde insanların öldürülmesi için dua edenlerin insanları yaşatmak için hipokrat yemini etmiş bilim adamlarını anlamaları imkânsız.”
SANAT SANSÜRLE KAPATILAMAZ
Sinevizyon gösterisinde kullanacağı filminin sansürlenmesine tepki gösteren Sertab Erener, “Bir kadının memesi görünüyor diye filmi kesmek felaket” dedi. “Sanat sansürle hiçbir zaman kapatılamaz. Çıplaklık ayıp değildir, buradaki şey ayıptır. Çok sinirlendim ve derin bir yara aldım. Paylaşmak istiyorum. Özellikle sanatta sansüre karşıyım” dedi.
MANASTIR BORCU YÜZÜNDEN BAKANLIĞA DEVREDİLDİ
1 Ağustos 2019’da yapılan toplantıda, Belen’in Soğukoluk Mahallesi’nde bulunan ve mülkiyeti İskenderun Belediyesi’ne ait olan Kızlar Manastırı’nın belediyenin borcu karşılığında bakanlığa devredilmesi kararı alındı. 15 dönüm arazi üzerinde bulunan ve 1900’lü yılların başında yapılan manastır, Meryem Ana’nın göğe yükselişine adanmış kutsal bir inanç merkezi olma özelliği taşıyor. Bakanlığın tarihi manastırı ne şekilde kullanacağı bilinmiyor.
14 ARKEOLOGUN GÖREVİNE SON VERİLDİ
Kültür ve Turizm Bakanlığı 14 ünlü arkeolog ile yollarını ayırdı. 11 Eylül Çarşamba günü Ankara’da Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nde yapılan toplantıda, arkeolojik kazı başkanlığı sıfatını sürdüren Türk arkeolojisinin ikinci kuşağından 14 profesöre, görevlerine son verildiğini ve artık arkeolojik kazı başkanlığı yapamayacaklarını tebliğ etti:
KİTABA YASAKLAMA
Avesta Yayınları arasında 18 yıl önce çıkan Andrew Collins'in ‘Meleklerin Küllerinden Günahkâr Bir Irkın Yasaklanmış Mirası’ isimli kitabı terör örgütü propagandası yaptığı) gerekçesiyle yasaklandı. Avesta Yayınları sahibi Abdullah Keskin'in açıklaması şöyle: "Modern zamanlara ilişkin (ithafının dışında) tek bir kelimenin yer almadığı, 18 yıl önce yayımlanmış ve hakkında bir soruşturma bile açılmamış, Kürt mitolojisini ele alan ve uzun zamandır tükenen, çok aranan bir kitap niye yasaklanır ki?
YÖNETMELİK VAR SÖZLEŞME YOK
Yönetmen Burak Karaman Facebook hesabından bir çağrı yaptı: “Yönetmelik var Sözleşme yok! Arkadaşlar resmi gazetede yayımlanmasına rağmen neden yevmiyeli arkadaşlarla sözleşme yapılmıyor? Genel Müdürümüz Mustafa Kurt neden resmiyet kazanmış bir hakkı arkadaşlarımıza vermiyor? Benim aklıma iki seçenek geliyor, herhangi bir bilgiye dayanmadan. Ya Mustafa Kurt kötü niyetli, bu hakkı teslim etmiyor… Ya da yukarıdan bir baskı geliyor ve şu an oyunlarda oynayan arkadaşların yerine başka isimlerin olduğu bir liste dayatılıyor. Özellikle teknik birimlerde görev yapan arkadaşlar için.”
TİYATROYA YASAKLAMA
Tiyatro Mencel’in Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde sahnelemek istediği bir oyunun yasaklama kararını valilik şöyle gerekçelendirdi: “23 Eylül 2019 tarihinde 17-21 saatleri arasında Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezinde ‘Zargotin Zêrgotin e’ adlı tiyatro oyununun sergilenmesi; 5442 Sayılı İl İdare Kanunun 11. Maddesinin (C) fıkrası hükmü gereğince, Valilik Makamının 12. 09. 2019 tarih ve 25802 Sayılı olurları ile uygun görülmemiştir.” Tiyatro üyeleri verilen yasak kararıyla ilgili HDP Adana İl Örgütü’nde basın toplantısı düzenledi. Burada konuşan oyuncu Tarık Ertan, valiliğin ‘güvenlik’ gerekçesiyle üç kez kültür faaliyetlerini engellendiğini hatırlatarak şunları söyledi: “Bizler soruyoruz eğer sizler bizim güvenliğimizi sağlayamıyorsanız nasıl makamında oturuyorsunuz. Her türlü baskı ve engellemelere rağmen sanatsal faaliyetlerimize devam edeceğiz.”
YASAK ONLAR İÇİN DE GEÇERLİ Mİ
Kürt sanatçı Mem Ararat'ın Van'da vereceği konser valilik tarafından yasaklandı. Valilik gerekçesinde, kentte her 15 günde bir ilan ettiği yasakları gösterdi… Mem Ararat yasak kararını sosyal medya hesabından "Konser yasağı Türkçe müzik yapan sanatçılar için de geçerli mi?" notuyla paylaştı.
“15 Temmuz 2016 gecesi Twitter hesabım bir hacker grubu tarafından hacklenmiş ve o gece ezana karşı bir küfür tweeti atılmış benim hesabımdan. Böyle bir tweet atıldığını öğrendiğimde hemen Twitter’a girmeye çalıştım ancak olmadı” ifadelerini kullanan Umay Anadolu Kaboğlu, yirmi beş yaşında genç bir dizi oyuncusu. Marmara Üniversitesinde sinema televizyon bölümü öğrencisiyken dizilerde oyunculuk yapmaya başladığını ve 2016 yılında TRT’de yayımlanan bir dizide oynadığını söyleyen Kaboğlu, tweet nedeniyle terörle mücadele ekiplerince 9 saat sorgulanmış, sorgunun sonunda hacker grubunun yazısı görülünce de bırakılmış… Kendisinin hiçbir suçu yokken hakkında çıkan yalan haberler yüzünden kötü günler yaşadığını söyleyen Kaboğlu, beraat haberinin Twitter adresinde bulunduğunu da belirtti.
BATMAN’DA DA YASAK!
Batman’da polis, “O Ses Türkiye” yarışması şampiyonu Dodan’ın bir kafede katıldığı gecede mekanı basarak “Kürtçe şarkı söylemenin yasak olduğunu” söyledi. Dodan’ın sahnede “Ey dilberê” parçasını söylerken elinden mikrofonu alan polis, “O Ses Türkiye yarışmasında yasak olduğu gibi Batman’da da yasak Kürtçe söylemek” dedi… Batman Valiliği ise iddialara ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, iddiaların asılsız olduğu, yapılan işlemin alkol satışı ve canlı müzik ruhsatı olmayan iş yerine faaliyetten men işleminden ibaret olduğu iddia edildi.
KAZIM ÖZ’E 15 YIL İSTENDİ
Hakkında ‘örgüt üyeliği’ suçlamasıyla dava açılan yönetmen Kazım Öz hakkında 15 yıla kadar hapsi isteniyor. Öz, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Dersim Pertek’de 24 Kasım 2018 tarihinde gözaltına alınarak Diyarbakır’a götürülmüş ve iki günlük gözaltı sürecinden sonra ‘adli kontrol’ şartıyla serbest bırakılmıştı. İddianamede, Kazım Öz hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Yönetmen Öz’ün ilk duruşması 1 Ekim Salı günü Dersim’deki 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak. Öz, 2010 yılında Barış ve Demokrasi Partisi’nin Siyaset Akademisi’ne ve Gezi direnişine katılması ile yaptığı bazı telefon konuşmalarıyla suçlanıyor.” *Aktan Uslu