İlçe binasında öneki akşam gerçekleşen toplantıda gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Saadet Partisi Gebze İlçe Başkanı Mustafa Türel, “7'den 77'ye herkesin öncelikli gündemi ekonomi. Türkiye’de özellikle son aylarda gündeme zaman zaman farklı konular geliyor olsa da; vatandaşlarımızın değişmeyen tek gündemi vardır: ekonomideki istikrarsızlık ve geçim sıkıntısı! İşsizlik, enflasyon, hayat pahalılığı, insanların her geçen gün düşen hayat standardı ve tabii ki zamlar. Maalesef, en çok duyduğumuz kelimeler, en çok işittiğimiz kavramlar artık bunlar oldu.
“KONUŞAMAZ HALE GELDİ”
Çarşı-pazarda, okulda, otobüste, berberde, evde, aile ve dost meclislerinde insanımız, ekonomiden başka bir şey konuşmaz, konuşamaz hale geldi. Böyle bir dönemi yaşıyoruz. TÜİK’e ve iktidar tekraren hatırlatmayı görev addediyoruz. Aziz milletimizin içinde bulunduğu durum şudur: halkımızın; yüzde 70'i borcu olduğunu ve bunların yüzde 90'ının da bu borcu ödemekte güçlük çektiğini ifade etmektedir. Yüzde 70'i son bir yıl içinde geçim şartlarının kötüleştiğini belirtmekte, önümüzdeki günlerde bunun daha da kötüye gideceğini düşünmektedir. Yüzde 57'si gıda harcamalarını zorlukla karşıladığını, yüzde 14'lük bir kesim ise karşılayamadığını belirtmektedir. Yüzde 79'u ekonomideki mevcut durumu kötü olarak değerlendirmekte.
“BAŞKA BİR İZAHI OLMAZ!”
Yüzde 62'si ise son bir yılda fiyatların yüzde 100 veya daha fazla, yüzde 29'unun da yüzde 50 ve yüzde 100 arası arttığını ifade etmektedir. Yüzde 84 gibi büyük bir çoğunluğu da, Türkiye'nin ekonomik bir kriz içinde olduğunu düşünmektedir. Böyle bir ortamda; TÜİK'in açıkladığı rakamlar istatistiki veri olarak değil, hükümetin kullandığı ‘algı üretme tekniklerinden biri olarak algılanmaktadır. Enflasyonu yüzde 30, işsizliği de yüzde 11,2 olarak açıklamak, eğer Türkiye'de gerçekleştirilen bir çalışma ise bu, metodik hatalar ve matematiksel sapmalar var demektir. Veya en önemlisi verilerin politik amaçlarla derlendiğini ve değerlendirildiğini hatıra getirir. Bunun başka bir izahı olmaz!
“PROBLEMLERİMİZİN ÜSTESİNDEN GELEBİLİRİZ”
Saadet Partimiz adına ifade ediyorum; Milletimiz ve Saadet Partisi olarak aklı, mantığı, vicdanı ve bilimi ve “hak” ölçüsünü esas alan doğru bir ekonomik anlayışla problemlerimizin üstesinden gelebiliriz. Üretimi ve istihdamı önceleyen politikalarla, enflasyonu kontrol altına alabiliriz. Bir ‘hak ölçüsü’ olan paranın değerini koruyarak hayat pahalılığına son verebiliriz. İnsan kaynağımız başta olmak üzere; ülkemizin tüm imkân, kaynak ve potansiyelini doğru ve verimli kullanabilir, içine sürüklendiğimiz borç ve faiz batağından insanımızı ve ülkemizi kurtarabiliriz. Sadece siyasal sadakati değil, gerçek anlamda ehliyet ve liyakati gözeterek, adalete ve hukuka olan güven duygusunu yeniden tesis edebiliriz.
“SAADET PARTİSİ BU GÖREVE TALİP”
Tek akılla değil, ortak akılla hareket edersek, tüm problemlerimizin üstesinden gelebiliriz. Yanlışların üzerini algıyla ‘nasıl örteriz’ merkezli değil, problemlerimizi ‘nasıl çözeriz’ merkezli yeni bir yönetim anlayışını yerleştirebiliriz. Saadet Partisi bu göreve taliptir. Bu görevi tam bir sorumluluk duygusuyla yerine getirmeye ve içinde debelendiğimiz problemleri çözmeye hazırdır.
Geçmişte ne zaman elimize iktidar imkânı geçtiyse, Milli Görüş olarak başarılı olduk. Bugün de Allah’ın izniyle bu başarıyı elde ederiz. Ülkemizi bu girdaptan çıkarır, insanımızın derdine derman oluruz. Sıkıntılarını giderecek hamleleri bir bir gerçekleştiririz” dedi.
Haber: Barış AYAR