Sosyolojik ve siyasal atmosfer

BARBAROS TANTAN

  Ülkem ve Ortadoğu coğrafyası sosyolojik, ekonomik ve siyasi açıdan birbirine çok benzer hale geldi.
   Ortadoğu'da ve ülkemizde, on yıllardır gerginlik hakim. Ve bu gerginlikten beslenenler iktidarlarını sürdürmek için her türlü iç ve dış ottifaklarda aktif biçimde rol alıyor.
   İçeride, çalışanların üzerinde yıllardır 'demoklasin kılıcı' gibi sallandırılan kıdem tazminatı meselesi aynı sıcaklığını koruyor.
Kıdem tazminatına göz diken anlayışlar, babaları eve ekmek götüremeyecek hale getiriyor ve artan intihar vakalarını da seyretmekle yetiniyor. Sonra da, çıkıp herkesin gözünün içine baka baka doğru söylemiyor ve büyümekten söz ediyor. 
   Öyleyse, "sükut altından değerlidir" özdeyişini bir kenara bırakarak, ülkenin 90 yıllık birikimlerinin halk düşmanı politikalara teslim edilemeyeceğini sürekli haykırmak gerek.
   Bu arada, yıllardır öne çıkan 'adalet' talebinin ne kadar yakıcı bir sorun olduğunu söylemeye gerek yok. Ama, şunu söylemek gerek.
'Yargıda intikam' anlayışını çağrıştıran kararlar, yasama-yürütme-yargı ilişkisini aşındırıyor. 
   Her konuda taraf olan, toplumun bir kısmını ötekileştirmekten geri adım atmayan Saray-AKP iktidarı, içeride ve dışarıda gittikçe yalnızlaşıyor.
   Hal böyleyken;
   Muhalifleri psikolojik baskı altında tutmak için açılan, milyonlar sokağa çıktığı halde adı geçen seçilmiş kişiler için yüksek hapis cezaları istenen GEZİ DAVASI, uluslararası hukuk alanında 'garabet vakası' olarak anılacaktı ki, davadaki tüm sanıklar hakkında beraat kararları çıktı.
   Peki, ölen gençlerimiz ne olacak ?
   O ölümlerin sorumluları cezasız mı kalacak ?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.