Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan İngiliz yayın kuruluşu BBC'ye konuştu. HARDtalk programında Zeinab Badawi'nin soruları yanıtlayan Erdoğan, "Türkiye'nin kendi ayakları üzerinde durabileceğini" ifade etti. Ancak Erdoğan'ın tutuklu gazetecilerle ilgili BBC'ye verdiği yanıt gerçekle taban tabana zıt.
Erdoğan, Türkiye’de 150 gazetecinin tutuklu bulunduğu yönündeki yorumu, “yalnızca ikisinin basın kartı olduğunu” söyleyerek yalanladı. Ancak Erdoğan’ın bu sözleri gerçekle çelişiyor.
Zira; halihazırda hiçbir somut delil olmadan tutuklanan sozcu.com.tr Sorumlu Haber Müdürü Mediha Olgun ile İzmir Muhabir Gökmen Ulu’nun basın kartı bulunuyor. Aralarında Kadri Gürsel, Turhan Günay, Murat Sabuncu, Güray Öz, Musa Kart, Hakan Kara gibi Cumhuriyet çalışanlarının da basın kartı olduğu bilinen bir gerçek.
Erdoğan, Avrupa Birliği ile ilgili ise şu sözleri sarf etti: “Biz sözümüze bağlıyız. AB bize açıkça ‘Türkiye’yi AB’yi alamayacağız’ diyorsa bu bizim için rahatlatıcı olur. O zaman biz B ve C planımızı devreye sokarız. Avrupa Birliği bizim için vazgeçilmez değil” dedi.
Başbakanlığının ilk döneminde Türkiye’nin Avrupa Birliği liderler zirvelerinde sessiz devrim gerçekleştirmiş bir ülke olarak tanımlandığını söyleyen Erdoğan, “Şimdi aynı AB yalnızca bizi liderler zirvesine davet etmemekle kalmıyor, zamanımızı da boşa harcıyor. Şimdi durum bu” dedi.
Erdoğan, Türklerin çoğunluğunun ‘AB’ye girmek istemediğini’, AB’nin Türkiye’ye karşı tavrının samimiyetsiz olduğunu düşündüğünü savundu.
Tamamı 14 Temmuz’da BBC World News’de yayınlanacak söyleşide Erdoğan, “Tüm bunlara rağmen, biz kısa bir süre daha AB ile samimi olmaya devam edeceğiz. Bunun bize ne getireceğini göreceğiz” dedi.
GAZETECİLERLE İLGİLİ DURUM GERİLİM YARATTI
Badawi’nin Türkiye’de gazetecilik ve gazetecilerin durumuyla ilgili hatırlatması söyleşide gerilim yarattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siz şu anda benden daha çok konuşuyorsunuz, yani benden daha çok özgürlüğünüz var. Şu anda bana özgürlük hakkını vermiyorsunuz. Benimle mülakat yapıyorsunuz, fakat bana konuşma fırsatı vermiyorsunuz” dedi.
Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: “Burada kimse gazetecilikten dolayı hapiste değil. Bunu kabul etmek zorundayız. Muhalif gazeteciler benim hakkımda birçok aşağılayıcı makale yazıyor. Hatta geçenlerde yürüyüşte de yaptılar. O aşağılayıcı makaleler orada duruyor.”
Cezaevinde bulunan bu insanların gazeteci olmadığını öne süren Erdoğan, “Bazıları terör örgütleriyle işbirliği yaptı, bazıları ateşli silah bulundurmaktan hapse atıldı, bazıları ATM’leri tahrip ettiği ve soyduğu için hapse atıldı” dedi.
Erdoğan sözlerine şu cümleleri de ekledi. “Gazetecilik kartları var resmi kart değil. O kartlarla gazeteci olduklarını iddia ediyorlar. Rakam sizin söylediğiniz gibi 170 değil. Bunlar yalan. Bunu tekrar tekrar söyledik. Şu anda hapiste olan sadece iki gazeteci var. Bunun dışında bu mesele hakkında söylenen her şey yalandır. Lütfen bu yalanlarla dünyayı kandırmayalım.”
Kaynak:SÖZCÜ