Bu seçim döneminde de kongrelere tek aday dayatmasıyla ve genel merkez tarafından atanan adayla giden AKP muhaliflerinin mizahi dilli açıklamalarına, tanımlamalarına da hedef oluyor. 2014-2019 döneminde AKP’den Dilovası Belediye Meclis Üyeliği yapan ve dönemin sonuna doğru bir meclis toplantısı öncesi grup kararının meclisten önce kamuoyuna sızdırıldığı gerekçesiyle belediye meclisini kasıp kavuran, o bilgiyi sızdıran meclis üyesinin açığa çıkması için ağır küfürle tahrikte bulunan ama sonuç edinemeyen Enver Aydemir, 2020 yerel seçimleri öncesi de meclis için aday adaylığı başvurusunda bulunmuştu.
İSTİFASI İKİ AYRI ŞEKİLDE YORUM ALMIŞTI
Aydemir’in o süreçteki istifası bir kısım çevrelerce, “Meclise aday gösterilmediği için istifa etti” şeklinde negatif eleştiri alırken bir kesim de, “Doğru. Adayların açıklanmasının ardından istifa etti ama ana muhalefet veya muhalefet değil iktidar partisinden istifa etti” yaklaşımı sergiledi.
HER BİR YK MAKAMI İÇİN DÖRT BAŞVURU
Enver Aydemir dün Dilovası Belediye Kültür Merkezi’nde gerçekleşen AKP kongresini yazılı bir açıklama ile değerlendirirken ‘parti içi demokrasi’ye atıfta bulundu. İlçe başkanı ile birlikte 20 kişilik yönetim kurulu için toplam 74 kişinin başvurduğunu kaydetti. Bu da her bir yönetim kurulu makamı için yaklaşık 4 kişinin başvurduğu anlamına gelir.
YÖNETİME GİRMEK İÇİN İKİ GRUP YARIŞMIŞ
Aydemir’in açıklamalarından anlaşıldığına göre Akbulut’un başkanlığında oluşacak yönetime girmek için iki ayrı grup yarıştı. Aydemir o grupları, “Sarışınlar” ve “Esmerler” diye tanımladı. Aday gösterilmeyenlerin ona rağmen kongrede oy kullanıp konuşmacılara alkış tuttuğunu mizahi bir dille eleştiren Aydemir özetle şunları kaydetti:
KORTLEME GİRECEĞİM
“Aslında çok süslü kelimeler yazmayı beceremiyorum ama bugün böyle, bizim orda bir laf vardır: ‘Kortleme gireceğim.’ İtirazı olanlar bana eleştiri yapabilir ama bir şartla, mantıklı yorum olmalı.
Bugün (19 Eylül Pazar) AK Parti’nin 5’nci olağan kongresi yapıldı. Klasik bir süreç, aday adayları başvurdu. Sonra Ankara’ya çağrıldı.
‘Sen yakışıklısın’, ‘Senin boyun kısa diğeri uzun’, ‘Sen esmer diğeri sarışın’ diye diye sarışın birine verdiler.
DEMOKRASİ DİYORUZ DA PARTİDE, NEREDE?
Buraya kadar iyi de ülkede bar bar bağırıyoruz, ‘Demokrasi demokrasi’ diye ama gel gelelim parti içi demokrasi nerede? Siz bir anlam verin, ben bunca yıllık siyasi tecrübeme rağmen anlayamadım.
Geldik bugüne. Tamı tamına 74 kişi yönetime girmek için müracaat etmiş, ‘Ben en iyisini yaparım’ diye.
‘Çok demokratik bir seçim olacak’ havasıyla yönetim listesi açıklanır. Tamamı sarışın adaylardan oluşmuş. Diğerlerine, ‘Siz esmer ve yaramaz çocuklarsınız’ denmiş.
‘Seçime tek liste girilir! Yersen ye. Ben seçtim sen oy vereceksin’ denmiş!
Bizim, ‘hür iradeliler’ de üstüne üstlük gidip oy verecekler!
Ne için sizce?
‘Yönetimi biz seçtik’ diyecekler ya!
Be ‘hür iradeli’lilere, Önüne arpa konup boynuna da yuları takılan koyun misali, ‘Hem ye hem yürü’ dediler. Sen de giderken, bu ‘demokrasicilik’ oyununu yedin.
Sonra, ‘Mutlu kutlu davaya adam seçtik’ edasıyla böbürlenerek resim çekip sosyal medyaya atarsınız. Yazık, yazık gardeşler.
SÜSLENİP PÜSLENMİŞLER
LACİLERİ ÇEKMİŞLER…
Gel gelelim esmer vatandaşlara. Onlar ne yaptılar. Kongre sabahı kalkıp, ‘Yönetime gireceğiz’ diye süslenip püslenip, lacileri çekip, kravatlarını takıp sabah erkenden Dilovası Kültür Merkezi’nin yolunu tuttular.
SEN BİZİ İSTEMESEN DE
BİZ SENİ İSTİYORUZ!
Liste açıklanır! Aaa o ne. Bizim esmer çocuklar listede yok! Hazır gelmişler, gitmek olur mu? Kalabalığa uyup coşkuyla, ‘Padişahım sen çok yaşa’ diyerek hep birlikte koro halinde, ‘Dava bizim davamız. Sen bizi istemesen de biz seni istiyoruz’ ‘Ya ya ya şa şa şa, padişahım sen çok yaşa’ diye alkışlarlar.
AKBULUT YÖNETİMİNİ DE ESMERLERE KATMIŞLAR
Gelelim eski yönetime. ‘Yapamadın, edemedin. Seni değiştiriyorum’ dense de onlar için görev değişimi, bayrak değişimi, ‘biraz yoruldun, dinlen’ falan diyerek, onları da bizim esmerle katarlar.
ESMERLER.. SARIYA BOYANSAYDINIZ YA
Ey esmerler. Şimdi size söylüyorum. Hiç mi aklınıza gelmedi. Kayserili Haseki’yi tanıyanınız yok muydu? Hadi yoktu. İki kutu boya alıp, kendinizi sarıya boyatıp girseydiniz ya yönetime. E be ‘süper beyin’ler.”