Pozitif ayırıma ihtiyacımız yok

Kadın kolları yapılanması olmayan İYİ Parti’de Sosyal Politikalar ve Kadın Politikaları’ndan sorumlu ilçe başkan yardımcısı Mine Kayser Güler her yerde, “Kadın kolları başkanı” diye anılsa da kararı yerinde buluyor: Çünkü İYİ Parti pozitif ayırıma da ihti

Mine Güler, Meral Akşener şahsında kadın lidere sahip İYİ Parti’nin bölgemiz aktif siyasetine kattığı yeni, kadın yüzlerden oldu. İYİ Parti öncesi CHP Gebze İlçe Örgütü üyesi olan Mine Kayser Güler seçim dönemlerinde sandıklarda görev yaptı. Yönetimlerinde hiç görev üstlenmedi. Geçen sene partisinden istifa etti. İYİ Parti Gebze İlçe Teşkilatı’nda siyaseti sürdürürken Özhan Öztürk başkanlığındaki ilçe yönetiminde Sosyal Politikalar ve Kadın Politikaları’ndan sorumlu başkan yardımcısı olarak aktif siyaseti sürdürüyor. Mine Kayser Güler her yerde, “Kadın kolları başkanı” diye anılsa da kararı yerinde buluyor: “Çünkü İYİ Parti pozitif ayırıma da ihtiyaç duymuyor.”

Yönetici pozisyonundaki aktif siyasette ilk deneyiminizi İYİ Parti ile yaşıyorsunuz. Niçin İYİ Parti?

Hayatın kendisinin siyaset olduğunu düşünüyorum. Aileden başlıyor ve ticarette, sosyal çevrede, farkında olarak veya olmadan siyaset yapıyoruz. Herhangi bir partiye üye olmayanların hatta apolitik olduğunu söyleyenlerin dahi günümüz koşullarında siyasetin dışında yer almadığını düşünüyorum. Siyaset bence herkese bir şekilde dokunuyor, hiçbir şey yapmayan dahi gidip oyunu kullanıyor. Hatta oy kullanmaya gitmeyenin tavrı bile siyasi bir tavırdır.

İYİ Parti Gebze İlçe yönetim kurulu için teklif ilk geldiğinde düşünme süresi istedim. Tüm boyutlarıyla değerlendirdim. Her şeyden önce oğlum Rüzgar’ın geleceğinde, denizde bir damla misali İYİ Parti saflarında aktif siyaset yapmaya karar verdim. Oğlum dahil tüm çocukların gelecekleri için kaygılıyım ve oturup hayıflanmak, yakınmak yerine ortamın, şartların düzelmesi için bir şeyler yapılması gerektiğine kanaat getirdim.

Günümüz itibariyle değerlerimle örtüşen tek parti İYİ Parti olduğu için buradayım. Duygusal bir bağım da var. Çocukluğumda, genel başkanımız Meral Akşener’in dizinin dibinde çok oturdum. Annem Sevgi Kayser ve teyzem Huriye Altay, Meral Akşener’in DYP yıllarından çok eski ve köklü dava arkadaşı. Meral Akşener, Gebze’ye her gelişinde hep aynı havayı soludum. O zamandan bu zamana da Meral Akşener’e olan sevgimde değişen hiçbir şey yok. Hala çok seviyor ve saygı duyuyorum. Günümüz itibariyle dava arkadaşı olmaktan onur duyuyorum. Partim var olduğu sürece de bu davanın içinde olacağım.

8 Mart sizce hangi adla tanımlanmalı. Dünya Kadınlar Günü mü, Dünya Emekçi Kadınlar Günü mü, niçin?

Her iki tanımlama ile anılabilir ama bence Dünya Emekçi Kadınlar Günü’dür. Bence isimlendirmelere çok fazla takılıp kalmamalı, içerikleriyle ilgili olmalıyız.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’dür çünkü 8 Mart 1857’de ABD’deki emekçi kadınların canları pahasına her tür sömürüye karşı başlattıkları mücadele günüdür, bir onur mücadelesidir. Birleşmiş Milletler tarafından tanınan, tüm dünya tarafından kabul edilen bir anma ve mücadele günüdür. Temelinde büyük bir matem ve kadın hakları adına farkındalık yaratma çabası vardır.

Aktif siyasette bir yerlere gelen kadının, bir diğerini peşinden sürüklemek yerine önünü tıkamak gibi hamlelerine tanık oluyoruz. Yani kadının asıl rakibi, kadın oluveriyor. Bu tespite katılıyorsanız, aşılması için ne yapılmalıdır?

Bu tamamen egosal bir sorun. İnsanların kalabalık olduğu her platformda, siyasi partilerin içerisinde de olabilmesi mümkün bir durum. Ben şahsen yaşamadım. Çünkü buna zemin hazırlayacak bir tavır içinde olmadım. Beni bloke etmek isteyecek herhangi bir girişimi de kişiselleştirmek yerine emeğimle, partime yakışacak duruş ve icraatlarım ile yoluma devam etmek isterim.

Bence insan ilişkileri profesyonelce yönetilmeli. Partiler içinde bu gerekçeyle her çatışma en büyük zararı o partiye verir. Doğru ve dik duruş, saygı uyandırır. Siz gerçekten siyaset yapmak istiyorsanız bunlara göğüs germeli, toleranslı olmalısınız. Gücünüzü ve onu doğru kullanmayı bilmelisiniz.

İYİ Parti, kadın kolları kurmadı. Cinsiyet eşitliği açısından da yaklaşacak olursak sizce doğru bir tercih oldu mu?

Evet, İYİ Parti kadın kolları kurmadı çünkü eşitlik ilkesine inanıyor. Kadın hareketi olarak da anılan partimiz, kendi içinde kadına yönelik pozitif ayrıma da ihtiyaç duymuyor. Biz İYİ Partili kadınlar partimizde her alanda öncelik sahibiyiz. Bunun için genel başkanımıza müteşekkiriz. Birimimizin ismi, Sosyal Politikalar ve Kadın Politikaları Başkanlığı. Şahsıma ve şahsımın konumunda olanlara verilen yetki, direk ilçe başkan yardımcısı sıfatı ile 100 yıllık partilerde bile olmayan bir imza yetkisi. Bizler partimizde ciddi anlamda söz sahibiyiz. Kadınlarımız bu birimde birleşiyor, örgütleniyor, kararlar alabiliyor. Bu bizi parti içerisinde güçlü kılıyor. Kadın kollarından daha nitelikli ve zaman içerisinde büyük bir dalga yaratacak hareketin bir parçasıyız.

Aktif siyasette bireysel hedefiniz var mı?

Öncelikle ben bir İYİ Parti üyesiyim. Bana bugün itibariyle tebliğ edilmiş birim başkanlığı görevini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışan bir dava insanıyım. Yarın öbürgün, ileride partimin herhangi bir kademesinde verilecek her görevi üstlenmeye hazırım. Görev bilinciyle hareket eden bir insanım. Yararlı olacağım her alanda elimi taşın altına koymaktan asla çekinmem. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener’in yanında ve İYİ Parti’in çatısında hiçbir mücadeleden geri adım atmam.

Biriminizde bugüne kadar yaptığınız çalışmalarda sizi en mutlu edeni hangisiydi?

25 Kasım 2018’de, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında çok güzel bir etkinlik yapmıştık. Birimimizdeki partililerle birlikte, çocuklarımızı da yanımıza alıp Alaettin Kurt Stadı’nda, Gebzespor’un bir maçına gittik. Orada, kadına yönelik şiddete karşı farkındalık yaratmak amacıyla pankartlar açtık. Tribündeki Gebzespor taraftarı sporseverlerin ilgisini çektik. Bizleri tebrik edip Gebzespor maçlarına daha sıklıkla gelmemizi dilediler. Tezahürat yaparken bile nezaket kurallarına dikkat ettiler. Hatta bizim orada olduğumuzu fark etmeden veya alışkanlık gereği argo sözler sarf eden arkadaşlarını, bizim oradaki varlığımıza dair hatırlatmada bulunup uyardılar. Bu yaşadığımız da kadının bulunduğu her ortama ayrı bir hava kattığının göstergesi oldu. Buradan sizin aracılığınız ile tüm Gebzespor taraftarlarına o günkü ilgilerinden ötürü teşekkürlerimi iletirim. Maç sonrası futbolcularımızı tebrik edip onlara çiçek verdik. O günkü tablo çok naif ve anlamlıydı. Unutamadığım günlerden biridir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

GÜNDEM Haberleri