Gebze, Darıca, Çayırova ve Dilovası’nda okul müdürlerinin, bireysel performans değerlendirmesinde, tutumları farklı farklı oldu. Bu elbette şaşırtıcı değil. Her okul bağımsız bir cumhuriyet gibi davranıyor. Merkezi yöneticiler her konuda kazı bağırtmadan yolun tutumu sergiliyorlar. Var olan okulları, öğretmenleri, öğrencileri, AKP’nin eğitim politikaları doğrultusunda, “Nasıl düzenlerseniz düzenleyin, düşüncesi, eylemlilikleri hakim”. Bireysel performans değerlendirmesinde de okul okul, öğretmenlerin durumları gözetilerek, dengeler, stratejiler, taktikler geliştiriliyor.
Şöyle kısaca bakarsak, bir grup okul müdürü performans kriter modülünü kendiniz doldurun, kendi notunuzu kendiniz verin, dedi. Hürriyet İlkokulu Müdürü’nün dediği ancak çoğu okul müdürünün, esas kriter olarak aklından geçirdiği, “Ben okula en çok para getirene”, en yüksek notu veririm. Anlayışı hiç olmazsa açık ve net bir kriter. Piyasacı eğitimin, en net ifadesi, öğretmen tahsildar, okullar birer işletme, hemen hemen herkes müşteri anlayışının en somut ifadesi. Ödülü ise, en yüksek performans notu. Bir diğer okul müdürü tutumu ise; Eğitim-Sen’li öğretmenlere hiçbir şekilde yaşama, var olma ve kendini ifade etme hakkı tanımayan müdürler. Darıca Zeki Gezer Orta Okulu ve Darıca Neşet Yalçın Lisesi Müdürleri, Eğitim-Sen’li öğretmenlerin derslerine bile girmeden maşallah gerekeni itina ile yapmış durumdalar. Neşet Yalçın Anadolu Lisesi ile ilgili özel bir yazı yazacağız zaten. Bağlarbaşı Orta Okulu ve Adem Yavuz İlkokullarında ise okul müdürleri dengelere göre notlar verirken hem Bağlarbaşı Orta Okulu hem de Adem Yavuz İlkokulunda bu bölgelerin en düşük notları ortaya çıktı. Tabii ki; Eğitim-Sen’li öğretmenlere verildi, performans notu 60. Adem Yavuz İlkokulunda 60’ı ben aldım. Fakir çocukların kantinden ucuza mal almasını savunduğum için, başlayan süreç İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de okul müdürüne aleni ve açık desteği ile mobing, baskı, ayrımcılık, ötekileştirme ile saçma sapan bir not olan ve kriterler arasında çelişki barındıran, sıfır verilen kriterlerin kesinlikle yıl içinde soruşturma açılması gereken maddeler olduğu ayan beyan ortada. Adem Yavuz İlkokulu Müdürü bu keyfi tutumlarla ilgili cesareti tabii ki yandaş sendika ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden alıyor. Ama hukuksal süreç elbette işleyecek. Elbette hak yerine varacak.
Performans değerlendirme ile ilgili, yeni yaratıcı ve farklı uygulamalar okullardan geldikçe paylaşacağız. Çünkü bu yaratıcı uygulamaların eğitim emekçilerinin kolektif bilincine çıkması gerekiyor. Yandaş sendika eliyle atanan okul müdürlerinin, akademik, entelektüel, insani birikimlerini biliyoruz. Elbette şaşırmıyoruz.
Bizim için her okul mücadele ve direnme alanı. Direnen öğretmenlerle birlikte eninde sonunda, bağımsız ve demokratik Türkiye yolunda, bilimsel, demokratik, laik eğitim mücadelesini kazanacağız. Kara göründü.