Şehiriçi ulaşımında ihtiyaç fazlası araçların trafikten çekilerek yerine 500 adet P plaka dağıtılması Kocaeli Servis Aracı İşletmeleri Odası tarafından önceki pazartesi günü İzmit’te, ilgili yerlerde protesto edildi.
Tam tersi bir durumda yaşanabilirdi..
P plaka ile yapılan ulaşımda ihtiyaç fazlası araçlar trafikten çekilerek o araçlara toplu taşımada yer alabilmeleri için J plaka tahsis edilebilir, bu sefer de toplu taşımacıların sivil toplum örgütleri eyleme geçebilirdi.
Protesto vakası İzmit’te gerçekleştiği için yerinde takip edemedim ama ilimiz merkezli haber sitelerinden takip ettim.
Gerek haberleri, gerekse köşe yazarları ile KBB Başkanı Tahir Büyükakın’ı yere göğe sığdıramayan haber sitelerinden birinin haberinde yer alan ifadeye göre, esnaf kendi arasında yaptığı konuşmalarda, bu işi yine KBB Başkanı Tahir Büyükakın’ın çözebileceğini ifade etmiş.
Bana şu detay ilginç geldi. Haber sahibinde ne kulak varmış ki o kalabalık, o uğultu arasında esnafın kendi arasındaki, “Çözerse Tahir Büyükakın çözer” diye konuştuğunu dahi duymuş.
Haberdeki detayın doğruluğundan şüphem yok. Yakın tarihte toplu taşımaya yapılan zammın vaktinde gerçekleşmemesinden ötürü toplu taşımacıların trafiğe çıkmayacaklarına dair rest sorununda çözüm Büyükakın’dan gelmişti.
Ancak toplu taşımada halen çözemediği sorun havuz halidir. Eleştiri bazında söylemiyorum bunda kooperatiflerin olumsuz duruşunun da etkisi var. Toplu taşımadaki ilimiz geneli tüm gelirin bir havuzdan pay edilmesine yanaşmıyorlar.
Çünkü vahşi kapitalizm düzende, bu düzene ayak sağlandığı durumlarda “paylaşım” diye bir kültür yok veya yok edildi, bitirildi.
Bu yorumun yayınlandığı süreçte sorun çözülmüşte olabilir, sürüyor da olabilir.
Öte yandan günümüzde P plaka sahiplerinin ayaklandığı sorunu bir bütün halinde okumak gerekir.
1980 sonralarına, siyasi parti fark etmeksizin belediyelerin toplu taşımayı özelleştirdiği sürece kadar inmek gerekir.
İl ve ilçe merkezlerinde rant paylaşımlarından ötürü kırsal kesimlere kurulan okullara giden öğrenciler için servis hizmetini, bir alternatif değil mecburiyet haline getiren yapılaşma sorgulanmalıdır.
Sosyal devlet anlayışından giderek koparak öğrencilerin okuldan eve evden okula tahliyesinde hizmeti üstlenmeyen genel ve yerel anlayış, masaya yatırılmalıdır.
Sadece (P) plakalar için geçerli değil. Ticari her plakanın pazara düşmesi, plaka fiyatlarının alabildiğine yükselmesi, bazı kişilerin çok sayıda plakaya sahip olmasına göz yumulması gibi çok sayıda etken peşpeşe sıralanabilir.
Ve bir diğer önemli detay..
Devlette ve belediyelerde devamlılığın esas olmasından sebep şu da sorgulanmalı:
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi de toplu taşımayı özelleştirmiş, özelleştirdiği hatlardan payını çuvalla almış, bugünkü pahalı toplu taşımacılıkta önemli etken olmuştur.
Ötesinde; toplu taşımada kalitenin hayli düştüğü süreçte özelleşen toplu taşımaya çeki düzen vermeye gücü yetmeyince resmi otobüsleri daha fazla devreye sokmuştur. Bu beraberinde toplu taşımanın hizmet kalitesini yükseltmiş ancak bir zamanlar daha fazla rant için önünü açtığı özel sektörün iş hacmini azaltmış ve daraltmıştır.
500 halk otobüsünün P plakaya dönüştürülmesi işte bu somut örnekten vahşi kapitalist sistemin çöküşüdür…