Türkiye son 20 yılda tanıştı kadın yazarlarla bir elin parmaklarından daha azdı kasın yazarlar erkek egemen toplumlarda böyle şeyler çok normal sayılır hatta hiç olmasa bile önemsenmezler bizim gibi ülkelerde kadın edebiyatçılar yazarlar genellikle yadırganırlar ülkemizin kadınları kendileriyle ilgili sorunları erkek yazarlardan öğrendiler onlar da ne kadarını anlattıysalar erkek yazarlar ya da erkekler kadınları ne kadar anlayabilirler ki feodalizmin yaşandığı ülkede erkekler kadınları asla anlayamazlar çünkü anlamaya çalışmaz ve merak da etmezler edebiyatta epey ünlü olmuş bir şair kasımlardan söz ederek onlarsız da olmaz onlarla da olmuyor diyor bir şairin anlayışı bu kadar olursa sıradan insanları düşünün bu yüzden Türkiye’de edebiyat gelişmedi kasın yazarların şairlerin ressamların eğitimcilerin olmaması bir ülkenin en büyük ayıbı yoksulluğu ve de önemsizliğidir neyse ki ülkemizde kadın edebiyatçılarımız sanatçılarımız epeyce çoğaldı edebiyata canlılık geldi artık kadınlar için saçları uzun akılları kısa diyenlerin dilleri kapanmıştır sanırım şunu da söyleyelim erkekler henüz kadınları anlayacak olgunluğa erişemenişlerdir bu kafayla giderseler asla da anlayamayacaklar sevgili okurlar şöyle bir 16. Yy Avrupa’sına gidip dönemin kadınlara bakış açısını görelim özellikle romada kadınları şeytanlarla ve cadılarla bir tutuyormuşlar eksik erkek diyormuşlar bu dönemde her sahada en çok haksızlığa işkenceye zulme ve aşağılanmaya maruz kalan kesim kadınlarmış bir kadın dulsa ya da yalnız yaşıyorsa cadı sayılıyor tutuklanıp engizisyon mahkemesinde yargılanıyor ve çoğu öldürülüyormuş kuraklıkların ve daha birçok olumsuz olayların sebebi kadınlar sayılıyormuş bütün bunlar gösteriyor ki Avrupalı kadınlar bugünkü geldikleri seviyeye mücadele vererek gelmişler bu yolda yüzlerce kadın yakılmış işkence görmüş yani bugünkü Avrupalı özgür kadının bedelini geçmişte hemcinsleri ödemişler Türkiye’de her yıl binlerce kadın Özgür olmak sosyal siyasal yaşama katılmak istedikleri için öldürülüyor dışlanıyor veya saçma sapan şeylerle suçlanıyorlar Türkiye’de erkekler bilmeleri lazım ki kadınla erkek eşit olmadıkça kadın sosyal hayata karışmadıkça asla bu ülkede özgürlük hak ve adalet olmayacaktır ve bu sorun Türkiye’nin en büyük sorunu olmaya devam edecektir çünkü halkı bilinçlendiren dünyanın her yerinde olduğu gibi kadınlardır kadınları bilinçli olmayan hiçbir ülkenin erkekleri bilinçli olamaz elbette ki bütün kadınlar melektir hatasızdır demiyorum ne yazık ki kadınlarımızın büyük bir bölümü evlendikten çocuk doğurduktan sonra genç oldukları dönemin istedikleri özgürlükleri savunmuyorlar genel çoğunluğu hamileliklerinde anneanne ve Babanelerine dönüşüyorlar en büyük sosyal alanları mutfak oluyor sosyal siyasal kültürel yaşamdan ellerini çekiyorlar oysa ülkemizde hayat tüm zorluklarıyla devam ediyor ve kadınlar ne yazık ki öldürüyorlar hele bir kısmı var ki erkeği tapulu malı gibi görüyorlar bu mantık bir süre sonra patlıyor birbirlerini suçluyor birbirlerini öldürüyorlar oysa benim ülkemin kadınları yani Anadolu kadınları kadar hiçbir ülkenin kadınları ülkesine hizmet bakımından katkı sunmamıştır kurtuluş savaşında kadınların katkılarını asla inkar edemeyiz elbette ki büyük kadınları aynı potaya koyamayız bir de başarıya güce şana şöhrete tapan kadınlarımız var bu ülkede ne yazık ki hiç okula gitmemiş kadınlarımız var üniversite bitirmiş haktan hukuktan eşitlikten haberi olmayanların yanında hiç okumamış ama haklıdan yana tavrını koyan cesur kadınlarımız da var işte toprak ana dediğimiz kadınlarımız bu kadınlardır bu kadınları sevgili Fatma girik çevirdiği filmlerde bize pratik olarak göstermiştir ha birde övülmek şımartılmak isteyen ama kusurlarını söyleyince de kızan ayrılmak isteyen kadınlar da var nerden okudum bilmiyorum ama birisi eşlerinizi öyle karşılayın ki yanınıza geldiği zaman en doğru insana sahip olduğunuzu anlayasınız demiş