Afet “Geldim” Der
Aktan USLU
14 – Kediye “dışkın kimya” demişler…
**
Şekerpınar’daki Reysaş Lojistik depolarının birinde Maksimum Lojistik işçilerinin bir aydır zehir soluyarak çalıştığı iddia edildi. Fotoğraflar iddiayı doğruluyor.
Reysaş Lojistik gazetemizin gündeme getirdiği ve gündeme oturan, “Zehir soluyorlar” haberine açıklama getirdi: Firmamızın sorumluluğu yoktur. Depoda temizliğe derhal başlanmıştır.”
Maksimum Lojistik çalışanları, “Alatlı gerekli temizlik işlemlerine direk başladı diyen Reysaş Avukatı Abdulhamit Düzyol’u yalanladı
17 Ağustos 1999’daki felakette kabus içinde kabusu yaşatan Körfez İlçe’deki Tüpraş yangını olmuştu. Yangın uzmanı Ahmet Sertkan’ın tedbir önerileri raporunda da öncelik onların: Kimyasallar ve tehlikeli sıvılar ilk kontrol edilecek ve koruma altına alınacak yerlerdir. Dün ilk bölümüne yer verdiğimiz rapordan bugüne sarkıttığımız diğer önemli detaylar şöyle…
Yarın
Temel Pirli
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası
İstanbul Şubesi
Afete Hazırlık ve Müdahale Komisyon Başkanı
Eğer biz yapılarımızı düzgün yapıyorsak, bilimsel verilere göre yapıyorsak ‘hasar almaz’ değil ama göçme olmaz, can kaybı olmaz. İnsanlar ölmez.
Son çıkan deprem yönetmelikleri, yapı denetim yasalarıyla yapı üretim sürecinin bir nebze daha kontrol altında olduğunu düşünüyoruz. Yapısal olmayan hasarlar bizim için çok önemli.
Ahmet Sertkan’a etkinlik bitiminde onurluğu DOĞUMARSİFED Başkanı Başkanı Atalay Kaya ve TÜRKONFED Yönetim Kurulu Üyesi Fahri Örengül tarafından verildi.
**
Hesapsız her önlem
işletmeyi sıkıntıya sokar!
“Mesela bir plastik fabrikasında elektrik enerjisinin kesilmesi nedeniyle içerideki plastik, kauçuk maddeler dolduğu için fabrikanın cihazları atıl kaldı. Bazı yerlerde öyle özel cihazlar vardır, depremde sarsılır ama onun enerjisini kesmemelisiniz. Elektrik ve gaz kesme sistemlerinde bu tür karar mekanizmaları dair kararı işletmeyle beraber teknik olarak vermek zorundayız. Biz hesap eder biliriz. O sistem sıkıntı yaratır mı? Büyük bir vinç devrilir mi? Bunların hepsini bilimsel ortamda çok basit bir ölçer cihaz koyarak deprem öncesi hesaplamak mümkündür. Bu hesapları yapmadan alınacak her önlem işletmeyi sıkıntıya sokacaktır.”
BOYUTUNA GÖRE SABİTLEME
Yükseklik derinliğin 1 ½ katından fazla ise kolayca öne ve arkaya devrilebilir. 1.80 metreden yüksek her dolap sabitlenmelidir. Yükseklik genişliğinin 1 ½ katından DAHA FAZLA ise kolayca yana devrilebilir.
**
AĞIRLIĞINA GÖRE SABİTLEME
Hafif resimleriniz zaten duvardaki çivilerde asılıysa, onları çıkarmadan güçlü ÇİFT TARAFLI YAPIŞTIRICILAR ile sabitleyebilirsiniz.
**
Binanın farklı seviyelerinde bulunan piller ve raflar, elektrikli ekipman olarak kabul edildi ve çok yüksek güvenlik açığı tehlike seviyesi olarak sınıflandırıldı. Ankraj olmaması, pil ara parçası olmaması, uzunlamasına çapraz destek olmaması ve pil kısıtlaması endişesi olmaması gerekmektedir.
**
Gaz tüpleri, üst ve alt kısımlarına yakın bir yerden zincirle sıkıca sabitlenmiş ve hareket etmesi engellenmiş olmalıdır. Zincirler; kelepçeler yerine vida veya cıvatalarla duvara veya tezgaha güvenli bir şekilde sabitlenmelidir.
**
Yanal kuvvetlere karşı gerekli yerlerde max 12 metrede bir rigid bağ kullanılmalıdır. Keza boyuna kuvvetlere karşı da max 24 metrede bir rigid bağlama gereklidir. Bir sprinkler borulamasın da kolonlarda 4 yönlü rigid bağlama yapılmalıdır, ayrıca ebadına bakılmaksızın tüm ana besleme borularında tüm dağıtım borularında ve 2 1/2” borular dahil olmak üzere daha yüksek çaplı branşmanlarda iki yönlü rigid bağlama aşağıda belirtilen şartlarda yapılmalıdır.
**
Raflar, uzunlamasına yönde yetersiz destek ve bileşenler arasındaki zayıf bağlantılar nedeniyle tehlikeli bir şekilde eğilir. Kirişin ucundaki kaynaklı bağlantı birçok yerde başarısız olur.. Ürünlerin dağılmaması için çoğu ürünün shrink ambalajlı olmasını unutmayın.
**
Kimyasallar ve tehlikeli sıvılar ilk kontrol edilecek ve koruma altına alınacak yerlerdir. Bu alanlarda dökülme sızıntı ve düşmeye karşı önlemler alınmalıdır.
**
PROF.DR.ŞERİF BARIŞ’TAN UYARILAR
Ucuz ama yanlış sistem doğru
sistemden çok daha pahalı!
“Depremlerde yeri ve büyüklüğü anlamak için en az üç cihaz kullanırız. Üçünden birinin çalışmaması, birinin yanından gürültülü şekilde araba geçmesi veya herhangi birinin durması veya işletme zafiyetinden bakım onarım yetersizliğinden dolayı cihazın çalışmaması demek o OSB’yi tek bir cihaza mahkum etmek demektir. Tek bir cihaza bağlı olarak o işletmenin elektriğini, doğalgazını üretimini durdurursanız inanılmaz bir ekonomik kayıp ortaya çıkar.
Bizler erken uyarı sistemlerinde yanlış alarmdan çok korkarız. Eğer yanlış bir şekilde üretimi durdurursak o fabrikanın bir daha o sistemi kullanması mümkün değil çünkü kimse güvenmez. İşletmeci olarak bu kaygının karşılanması mümkün değil.
Beş sensor gerekiyorsa oraya 7-9 sensor kurarız. Cihazlar zaman içinde tozlu ortam, bakım onarım yetersizliği veya tozlu ortamda yıldırım gibi dış unsurlar nedeniyle çalışmayabilir. Onun için bir uzmanın, deneyimli hekimin, grubun buna mutlaka danışmanlık yapması önemlidir. Onlar için çok pahalı sistemler değil ama yanlış şekilde fabrikayı durdurduğunuzda maliyeti sanayici için inanılmaz büyük boyutlarda olabilir.
En büyük sorunlardan biri maliyet! Ama asıl büyük problem genellikle cihazların Türkiye’de teknik servisi olmadığında, aldığınız cihaz bozulduğunda yerine koyacak yedeğiniz yoktur. Profesyonel sistemlerin biri 10 bin Euro civarındadır. Ama siz 2-3 bin Euro’luk ucuz sistemlerde alırsınız. Ama çok çabuk bozulduğu için tamir etme şansınız yoktur. Yurtdışına giderse de dönmesi aylar sürer.”