Evet, geçtiğimiz hafta çalışma dünyası ve iş dünyası arasındaki farklardan, sanayi devriminden, artı değerden ve çalışma barışından söz etmiştik uzun uzun. Edutainment kavramını kelime olarak açıklamış ama kavramsal olarak bakmamıştık, bakalım mı? Haydi o vakit…
Peki, sahi neydi bu kavramın oluş hali? Education ve Entertainment sözcüklerinin dilbilimdeki blending yöntemiyle kaynaştırılması sonucu ortaya çıkmış melez bir sözcüktü. Buraya kadar tamam,’ iyi de kardeşim ne alakası var çalışma dünyasıyla’ diyebilirsiniz, demeyin. Çünkü…
Türkiye’de Coca Cola Company’den, Turkcell’e kadar, Pfizer’den, Mercedes’e kadar pek çok şirket bu sistemi uygulayan şirketlerle çalışıyor. Örnek şirketleri fark ettiniz mi, birbirinden farklı sektörlerde faaliyet gösteriyorlar ama bir ortak noktaları var; Çalışanlar!
Evet çalışanlar, bütün şirketler çalışana ihtiyaç duyar, sektörün doğasıdır bu. İnsan için üretip, diğer insanlara yine insanı kullanarak ulaştırırız üretilen her bir ürünü. İnsan malzemesini bir yana bırakıp, ürettiği ürüne odaklanmak yüz yıl geride kaldı, artık merkezde İNSAN var…
İşte Edutainment burada devreye giriyor, diyelim ki yeni bir ürün çıkarttınız bunu çalışanlarınıza ve bayilerinize en kısa ve etkili şekilde tanıtmak istiyorsunuz. Hemen bu şirketlerden birisi devreye giriyor, siz ürününüzü ve hedefinizi o şirketin yetkililerine anlatıyorsunuz. Onlar profesyonel senaristlerden, koçlardan ve oyunculardan oluşan bir ekiple çalışmaya başlıyor. Aralarına ünlü dizi oyuncularını da alarak kısa ve vurucu skeçler hazırlıyorlar. Sizin uzun uzun anlatacağınız şeyi, eğlenceli ve göz kamaştırıcı bir performansla sunuyorlar. Siz iki büyük şey başarmış oluyorsunuz;
1 Ürününüzü tanıtıp, en önemli yerlerinin vurgulanmasına profesyonel destek alıyorsunuz.
2 Önemli bir bayi veya personel toplantınızda ünlü oyuncuları ağırlamış oluyorsunuz.
Hem basın ilgisini çekiyor hem de çalışanlarınızın konsantrasyonunu yükseltmiş oluyorsunuz. Şunu unutmayın; çalışanların büyük hayatları yoktur ama büyük hayalleri vardır. Onlara hikâye verin, o geceyi unutulmaz kılın ki onlar da satışlarınızı unutulmaz bir biçimde arttırsınlar.
Sadece bu kadar mı? Değil elbet, kurumsal eğitimler, yönetişsel trainingler ve eğitimleri de içeriyor bu sistem. Etkili iletişim ve diksiyon, Liderlik çalışmaları, Ekip uyumu için oluşturulan zeka oyunları, Satış sorunları ve sıcak pazarlama için tasarlanan doğaçlamalar. Duygusal zekâ ve analitik arasında bocalamamak için teknikler, Marka aidiyeti, İkna sanatı, Nasıl daha iyi satarım ve olası satışlarda insan kaynaklı problemleri çözme pratikleri… Liste uzar gider, bu alanların tamamında eğlenceli ve konunun özünü ortaya çıkaran çalışmalar yapılır.
'Şey ama biz diksiyon eğitimi aldırmıştık geçen sene' diyebilirsiniz, bravo ama yetmez. O eğitimin de etkinliği için bu sistemle harmanlanması gerekir. Bu şirketlerin ve önemli hocaların çalışmalarına ve tasarımlarına gözcü olarak katılma şansına erişmiş birisi olarak belirteyim, eğer doğru bir şekilde kullanılırsa keskin bir silaha dönebiliyor bu Edutainment.
Oh be sonunda konuyu bağlayabildim, önümüzdeki hafta çalışanları değil iş dünyasını ilgilendiren önemli bir konuyu ele alacağım kalemim döndüğünce, iş dünyası ve sektörle ilgili fikirleri konuşmayı bir ayrıcalık sayıyorum. Birlikte fikir üretelim lütfen, sizlerin de katkı ve deneyimlerini bilmek isterim…
Kimdir?
1998 yılında Düzce’de dünyaya geldi.
Açık öğretim halkla ilişkiler bölümü ikinci sınıf öğrencisi.
Çayırova’da ikamet ediyor.
Özel bir firmada kurumsal iletişim uzmanı.
Çayırova Belediyesi Tiyatro Toplulukları oyuncusu, yönetmen asistanı ve yönetmen yardımcısı adayı.
Belgesel izlemekten, kitap okumaktan ve düşüncelerini yazıya dökmekten haz alıyor.
İnsan psikolojisi ve iletişim konuları ile bu konuların yer aldığı filmlere ilgili.
Bekâr.
İnstagram adresi: gulnurcelikkk