NORMALLEŞMEK (2)

Fatoş Özut Kırtay

Geçen hafta, yaşanan deprem felaketinin ardından 'normalleşmek ' üzerine değinmiştik. Alınması gereken önlemleri ve yapılması gerekenleri belirtmiştik.

Psikolojik açıdan ele alacağız bu hafta.

Aynı konuyla ilgili, harika bir yazı okudum.

Neredeyse birebir aynı fikirdeyiz.

Paylaşmak istedim.

"Travma konusunda uzman psikiyatrist Bruce Perry, felaketlerin ardından bazı insanların, kendilerini daha iyi hissetmek için başkalarının dayanıklıklarını bir kalkan gibi kullandığını söyler.

Bu kişiler, sanki plastikten bir topmuşuz gibi, felaket sonrasında büzüldüğümüzü ancak bir süre sonra hemen eski halimize dönebileceğimizi düşünürler.

Oysa hiçbir zaman eski halimize dönmeyiz.

Çünkü plastik top değiliz.

Birkaç jenerasyon önce, çocukların plastik top olduklarına inanılırdı.

Küçük yaşta felaket yaşamış çocuk, büyüklerine göre çok şanslı sayılırdı. Görünürde bir sorun olmadığı için her şeye alışabildikleri varsayılırdı.

Doksanlı yıllarda yapılan araştırmalar, bu çocukların büyüdüklerinde daha çok kalp yetmezliğine, kansere, alkol ve uyuşturucu bağımlılığına, daha yüzeysel ilişkilere maruz kaldığını gösterince bu perspektif tamamen değişti.

Bu sefer de yetişkinlerin hemen normale dönmesini bekler olduk.

Oysa her deneyim bizi değiştirir. Canımızın yandığı, çaresizlik hissettiğimiz, haksızlığa uğradığımız deneyimlerde ise dengemizden epey uzaklara savruluruz.

Eski halimize asla dönemeyiz. Belki yaklaşabiliriz. Hatta, son zamanlarda yapılan araştırmalar doğruysa, uygun çevrede, travma sonrası büyüme dediğimiz gelişmeyi bile yaşayabiliriz.

Ama biz uygun çevrede değiliz.

Bizim normalimiz bizim için iyi değil."

Anormal-normal paradoksunda yaşarken...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.