Yenimi başlıyor deriz hikaye, ya da yeni mi görmeye başlıyor gözlerimiz kendinden bir haber bildiğimiz suretleri anlayabilmeye.
Yağmur taneleri de nafile şu sıralar, insanın ruhu kanamaya görsün. Hiçbir tane gizleyemez damla damla akan düş kırıklıklarını, sitemleri, isyanları, sevinçleri ve gözyaşlarını. Sanıyorum bunları saklayacak bir nihayet de yoktur bu tanelerde. Öyle sakit şu sıralar benliğim.. Nereye gitsem ya yoruyor ya sorgulattıkça sorgulatıyor bir yanım beni. Bir de insan halbilir değil halbilmez bir çapın ehline denk geldiyse, çok daha zor oluyor hasbihalin samimiyetini görebileceğimizi sandığımız yüzler. Sevimsizleşiyor sonraları dolayısıyla sevimsizleşiyor çünkü insan kaç kılıfa giydirsede kelime ve cümlelerini,gönül gözü dediğimiz yerin mabedin de asla kalamıyor.
O gözden düşen düşene.. Sonrası ise aşk olsun dedirtiyor. Aşk olsun ey güzel, billur dilin temiz kalbin hangi çehre dimahında peyderpey biçare kalıverdi dedirtiyor. Sahi çatık kaşlı bakan kadınları da sevmedi sevemedi bazı lisanın, beşeri kalbi figürleri. Oysa bu çatık kaş serüveni yaşam denen bu kavgada, kaç galibiyet ve mağlubuyetin eseri olur kalır tam da iki kaşın arasına ki bilinmez. Bazı zaman şaşkın, bazı zaman hüzün, bazı zaman sevinç, bazı zaman ise bir ömrü nasıl anlatır bilmem daha bir çok duyguya emsal oluverir niceleri.. Yorulmak bilmez, durmak bilmez , rahat bilmez çatık kaşlı kadınlar kaç dalganın kaç limanın ya da kaç çapanın kitabındaki sayfaları bir bir yazar kanaatince durulur sahi? Hiç sormuyoruz kalbimize, kifayet algımız toprak olmuş çünkü üzerini kapattıkça kapatmışız. isli toz ve zifiri yazılacak olan sayfalarda olur elbette fakat bir kadının gözlerindeki perspektifin sonsuzluğuyla bakıldıysa dizeler ve yazıldıysa cümleler, işte o vakit aydınlanır okurun bir yanı samimi lisanın kalbi de dokunur bir dünya billura. Neşreden bir imlanın da canı sağolsun dedirtir sonra. Sonraları çok aşmaz lakin dikkat kesilir epeyce bir dünya noktadan küçük virana. Bir han içindeki viraneliği görebilmenin, erdemi bulmaz da bazısını hiç oralarda buralarda şuralarda. Oysa satır aralarında yokluğu görünen virgülün yeri anın da bellidir bütünlük mühimdir dedirtir ezberi ezber bilen kalemhanın sokağındaki insanlara..
**Bu pazar sabahı, gökyüzü bana bunları yazdırdı sevgili okurum, umarım gelen günlerimiz geçen günlerimizden daima umutlu huzurlu ve başarılarla dolu olur.*
Sevgiler...