Bölgemizde otomotiv sektöründe hizmet vermekte olan Nazer Otomotiv Cumhuriyetimizin 100.üncü yılını kutlamak üzere Gebze’de bulunan şirketlerinde yöneticilerinin ve çalışanlarının tam katılımıyla bir araya geldiler. Programa Yönetim Kurulu Başkanı Bahattin Ertuğ, Yönetim Kurulu Üyesi Ümmühan Pektekin, Genel Müdür Aykut Pektekin, İdari İşler Müdürü Selda Altntaş de hazır bulundu. Törene Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve değerli silah arkadaşlarına saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlandı. Daha sonra Genel Müdür Aykut Pektekin’in anlamlı bir konuşma yaptı.
Nazer Otomotiv Genel Müdürü Aykut Pektekin’in Konuşması Bütün Nazer Otomotiv Ailesini Çok Etkiledi.
Sözlerine duygu ve düşünceleriyle başlayan Aykut Pektekin konuşmasını Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutuk’undan yaptığı alıntıyla son verdi.
“Merhaba arkadaşlar,
Bugün cumhuriyet bayramımızın arifesindeyiz,
100. yılımızı inşallah Pazar günü hep birlikte hakkını vererek, Ata’mız ve yol arkadaşlarını anarak kutlayacağız.
Şimdiye kadar konuşmalarımda genelde ekonomik zorluklardan, çok çalışmamız gerektiğinden bahsettim. Ama bugün ülkemizin kuzeyindeki ve güneyindeki insanların yaşadıklarını görünce şükür etmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Cumhuriyeti’miz için nasıl mücadeleler verildiğini, karşılaşılan ve atlatılan olayların, vatanımızı ayağa kaldırmak için vizyon ve kararlığının aktarıldığı NUTUK’tan aldığım Ata’mızın Meclisimize hitaben 6 gün süren konuşmasının kapanış cümlesini sizlere okumak istiyorum.
“Bugün vasıl olduğumuz netice, asırlardan beri çekilen milli musibetlerin intibahı ve bu aziz vatanın, her köşesini sulayan kanların bedelidir.
Bu neticeyi Türk gençlerine emanet ediyorum.
Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklalini , Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.”
GENÇLİĞE HİTABEYİ OKUYUNUZ
Bu cümlenin devamını biliyorsunuz “Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi” Lütfen hitabeyi okuyunuz, okutunuz ve sizden küçüklere aktarınız.
Ben Atatürk’ü görmedim, Kurtuluş savaşında yaşananları kitaplardan okudum, Okuduklarımdan, öğretmenlerimin ve büyüklerimin aktardıklarından anladığım; bugün bu ortamda rahat rahat çalışabiliyorsak, özgürsek, kimin, kimlerin sayesinde olduğunu unutmamam ve bizlere emanet edilen cumhuriyet değerlerini korumam, daha ileriye taşımam gerektiğidir.
Cumhuriyetin değerlerini, 100. yıl dönümünün önemini bugün nasıl sizlerle paylaşırım diye düşünürken, bunu da yine en güzel Ata’mızın Cumhuriyetimizin 10. Yılında 29 Ekim 1933 tarihinde Ankara Hipodromu'nda verdiği nutku sizlerle paylaşmak olduğu fikrine vardım.
Ata’mız cumhuriyet uğruna yaşananları ve bize nasıl bir nesil olduğumuzu ve açtığı yolda ilerlersek bizleri nelerin beklediğini çok güzel anlatmış.
“Türk milleti!
Kurtuluş Savaşı'na başladığımızın on beşinci yılındayız. Bugün cumhuriyetimizin onuncu yılını doldurduğu, en büyük bayramdır. Kutlu olsun. Bu anda, büyük Türk milletinin bir ferdi olarak, bu kutlu güne kavuşmanın, en derin sevinci ve heyecanı içindeyim.
Yurttaşlarım!
Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan, Türkiye Cumhuriyeti'dir. Bundaki muvaffakiyeti Türk milletinin ve onun değerli ordusunun bir ve beraber olarak azimkârane yürümesine borçluyuz. Fakat yaptıklarımızı asla kâfi göremeyiz. Çünkü daha çok ve daha büyük işler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdumuzu dünyanın en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah, vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız. Millî kültürümüzü, muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız. Bunun için, bizce zaman ölçüsü, geçmiş asırların gevşetici zihniyetine göre değil, asrımızın sürat ve hareket mefhumuna göre düşünülmelidir. Geçen zamana nispetle, daha çok çalışacağız. Daha az zamanda, daha büyük işler başaracağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur. Çünkü, Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır, Türk milleti zekidir. Çünkü Türk milleti millî birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir. Ve çünkü, Türk milletinin yürümekte olduğu terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet ilimdir. Şunu da ehemmiyetle tebarüz ettirmeliyim ki, yüksek bir insan cemiyeti olan Türk milletinin tarihi bir vasfı da, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir ki, milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, fıtri zekâsını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini, millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek millî ülkümüzdür. Türk milletine çok yaraşan bu ülkü, onu, bütün beşeriyete hakiki huzurun temini yolunda, kendine düşen medeni vazifeyi yapmakta, muvaffak kılacaktır.
Büyük Türk milleti!
On beş yıldan beri giriştiğimiz işlerde muvaffakiyet vadeden çok sözlerimi işittin. Bahtiyarım ki, bu sözlerimin hiçbirinde, milletimin hakkımdaki itimadını sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım. Bugün, aynı iman ve katiyetle söylüyorum ki, millî ülküye tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milletinin, büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır. Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki inkişafı ile âtinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır.
Türk milleti!
Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını, daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim.
Ne mutlu Türküm diyene!”
Yapılan konuşmanın ardından programa Cumhuriyetimizin 100. Yılına özel hazırlattıkları pastanın kesimi, İzmir Marşı eşliğinde personel yürüyüşü, zeybek başta olmak üzere birçok yöremize ait halk oyunlarıyla programa devam ettiler. Nazer Otomotiv personeli ve yöneticileri gerçekleştirdikleri program ile ülkesine sevgisini, ataya saygısını gösterirken aynı zamanda doyasıya eğlendi. Program sonunda bütün personelin yüzünde gurur ve mutluluk okunuyordu.
HABER MERKEZİ