830 işçinin çalıştığı fabrikada, virüs bulaşan işçi sayısının yüzü aştığı iddia edildi. İki işçinin durumunun ağır olduğu belirtilirken, üretim ısrarına tepki gösteren karantinadaki bir işçi “‘Hadi hadi hızlı’ diye bağırıyorlardı. Bu ses şimdi kulağımda çınlıyor” diye tepki gösterdi. Fabrikada can kaybı endişesi artarken, konuyla ilgili aradığımız firmadan ise açıklama yapılmadı.
Soğuk hava depolarında yıllarca yetecek miktarda stok olduğunu söyleyen bir kadın işçi, “Üretim neden durmuyor? Yoksa 100’ü geçmiş vaka sayısını ciddiye almıyorlar mı? Psikolojimiz bozuldu. Bazen eve gidince öyle zoruma gidiyor ki ağlıyorum. İşe gitmesem bu zamanda iş bulmak zor. Gitsek virüs belası var. Ailemin yanına gidemez oldum” dedi.
Sigara bölümünün uygun olmadığını dile getiren donuk et işçisi, “Yasal olarak sigara içilen bölümün dörtte üçü açık olması lazım, yani yayılma sebeplerinden biri burası olabilir. Normalde sağlık müdürlüğünün denetlemesi gerekir” diye konuştu.
"HADİ HADİ HIZLI!"
Karantinaya alınan bir işçi ise, “Üretim sırasında kulağımızın dibinde, ‘Hadi hadi hızlı’ diye bağırıyorlardı. Şimdi kulağımda o ses çınlıyor. Kraldan çok kralcılar olur ya işte o insanların sesi beni öfkelendiriyor. ‘Keşke işe gitmeseydim, izin alsaydım’ diyorum içimden ama sonra, ‘Ben kurtulsam sorun bitecek mi?’ diye düşündüm” dedi. Bu sorunu Namet işçileri olarak birlikte çözmeleri gerektiğini dile getiren işçi şöyle devam etti: “Daha önce birkaç defa sendikalaşma girişimi yaşandı. Hemen işçiler işten atıldı. Bazı arkadaşlarımız bu nedenle korkuyor. Ama korkmamalıyız. Bugün sendikamız olsa bunlar yaşanmayabilirdi. Sendikamız olmasa da biz ortak tepkiler verebiliriz. Tek tek bir işe yaramaz ama birlikte olursak karşı taraf haddini bilir.”