MEZHEP KAVGALARI

 Irak, Suriye, Lübnan, Afganistan, Endonezya ve Afrika’nın kimi yerlerinde aynı Tanrı ve Peygambere inanan ama mezhepçilik düşmanlığına düşmüş kitleler, birbirlerini katletmektedir. İslam ümmetinin çok sayıda mensubu şimdilerde birbirlerinin ibadet yerlerini bombalamakla meşguldür.

            Peygamber’den sonraki dört Halife’nin, üçü katledilmiştir. Muaviye sonrası bir saltanattır. İslam’ın temel demokratik ilkelerinden olan ‘meşveret’ yani; ‘danışma, fikir alma’ esası terk edilerek buyurganlık sistemlerine ve üstüne üstlük bir de mezhepçilik ayrışımlarına dönüşmüştür. O dönüşümde karşılıklı mezhep tarafları, dehşetli yöntemlerle birbirlerine saldırmışlardır.

          Hiçbir din, insanları inançlarından dolayı katli uygun görmez. Ama 24 Ağustos 1572 gecesi Fransa’da başlayan “Saint-Barthelemy” mezhep katliamında 400.000 dolayında protestana saldırılır. İslam tarihinde “Kerbela” olayından tutunuz da nicesine rastlanır.

         Mezhep, sözcük anlamıyla gidilen, izlenen yol” demektir. Dinin ayrıntılarına ait bazı kapalı kalmış gibi konularda kendine özgü yorumlarla oluşan inanç ve hukuk sistemidir. Ayet ve hadislerin yorumlanmasıdır. İslamiyet’in önderi Peygamber zamanında mezhep yoktur. Ama sonraları farklı yorumlarlar, mezhepleri oluşturmuştur. İş vahşi katliamlara gelip, dayanmıştır. Şimdilerde yaşanan budur.

       Ortadoğu halkları, iç yaşamlarında mezhepçilikten birbirlerine saldırırken, İsrail’in dinsel faşizmi neler icra etmektedir? Buna üzülüyoruz.