Dün sabah erkeden gazeteye gelip bazı işlerimi bitirip çıkmak için hazırlanırken telefonum çaldı.
Arayan kişi DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası 2Nolu Şubesi Sekreteri Engin Kulu idi.
Engin Kulu önceki gün söylenen saatten biraz daha erken araçların hareket edeceğini haber vermek üzere aradığını ve beni fabrika önünde beklediğini söyledi.
Bunun üzerine hemen gazeteden çıkıp DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası 2Nolu Şubesi’nin yolunu tuttum.
DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası 2Nolu Şubesi’ne vardığımda sendika yöneticilerinin ve işçilerin son hazırlıkları yaptıklarını gördüm.
Sendika yöneticileri ve işçilerle birlikte bizi bekleyen otobüse bindik.
Otobüs hareket edip Gebze’nin dışına çıkar çıkmaz içim bir tuhaf oldu.
Hele OSB’lerin içerisinde geçerken o devası fabrikaları ve tesisleri görünce hani başta tek kişilik hükümet olmak üzere sürekli şu kadar ihracat yaptık, bu kadar büyüdük, bu kadar üretim yaptık sözleri aklıma geldi.
Evet kim ne derse desin Gebze bölgesi dediğimiz Gebze, Darıca, Çayırova ve Dilovası sanayinin kalbi.
Türkiye’nin ilk 500’ne giren çok sayıda kuruluş ve milyonlarca dolar değerinde olan bu devası tesislerin, fabrikaların üretimini yapan ancak kimsenin görmediği ve isimlerini bile zikretmediği, sabahın kör karanlığında gidip gecenin kör karanlığında evlerine dönen isimler var.
Bu devası tesislerde üretimi yapan o fabrikaların çarklarını döndüren Ahmet’ler, Ayşe’ler, Ebru’lar, Mehmet’ler ve daha nice işçiler var.
Ve bu işçiler isimlerinin zikredilmesini değil.
Sadece haklarını yani vermiş oldukları emeğin karşılığını istiyorlar.
Ben bu düşüncelere dalarken otobüs bizi gideceğimiz fabrikanın önüne getirmişti.
Otobüsten inince havanın soğuk olması nedeniyle keşke biraz daha kalın giyinseydim diye düşünürken işçilerin attığı sloganların içimizi ısıttığını hissettim.
Hep bir ağızdan haykıran işçiler, “Yaşasın haklı mücadelemiz, Grev hakkımız engellenemez, İşçiyiz haklıyız kazanacağız” sloganları atarak içimizi ısıttılar.
Ardından ilk olarak DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası 2Nolu Şubesi Başkanı Necmettin Aydın bir konuşma yaptı.
Necmettin Aydın’ın ardında bu kez DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu konuştu.
Hem Necmettin Aydın hem Adnan Serdaroğlu yaptıkları etkileyici konuşmalarda metal işçisinin gemileri yaktığını ve artık geri dönüşün olmadığını ifade ettiler.
Yapılan konuşmaların ardından Schneider Enerji'de grev pankartı asıldı.
Metal işçisi gemileri yaktı gerisini Schneider Enerji’nin patronları düşünsün.