Çarşamba gününden itibaren soğuk ve kar yağışı eğitim-öğretimi ve ulaşımı engelledi.
Pek çok yerde kar yüzünden insanlar sokağa çıkmakta zorluk yaşadı.
Gebze bölgesi uzun zamandan beri bu kadar ağır kar yağışı görmedi.
Elbette her mevsim zamanında yaşanmalı.
Bizim sorunumuz mevsimle ilgili değil.
Kar yağışı öncesi yerel yöneticiler yapmış oldukları açıklamaları hep birlikte izledik.
Ne söylemişti yöneticilerimiz;
“Kara kışa hazırız”!
Acaba durum öyle mi oldu...
Kar yağışının ilk gününde gazetemizin Haber Müdürü Mustafa Aslan halk otobüsüyle Yavuz Selim mahallesindeki evine gitmek için geç sayılmayacak bir saatte yola çıktı.
Yolun bir bölümüne gelindi halk otobüsü sürücüsü “buradan öteye gidemem” dedi.
Nedeni ise yolların kaygan oluşu sürücünün yol güvenliği sağlanamamış olması.
Bir gün sonra gazetemizde yapılan haberden sonra aynı yerde çok sayıda tuzlama aracı ve görevli yolları açık tutmayı başardı.
Demek ki, istenince oluyor.
Çarşamba ve perşembe günü şehir merkezinde sokaklarda araç park etmek neredeyse imkansızdı.
Yaya kaldırımları kar birikintisi yüzünden yürünemeyecek durumdaydı.
Cuma günü kar yağmadı ancak yağan kar geç eridi.
Üç gün sokaklardaki kar muhalefeti yüzünden araç çekemeyen çekiciler cuma günü karın erimesini beklemeden sokaklardan araç çekmeye başladı.
Fırsatçılık böyle birşey...!
Önce sokağın yayalara ve araçlara ulaşımını uygun hale getirilmesini sağlayın.
Bunların hiç birini yerine getirmeden araç çekmeye başlandı.
Karların erimesi bile beklenmedi.
Kendi sorumluluklarını görmezden gelenler günün birinde duvara tostlar...
Sokaklardan çekiciyle araç çeken polis ve çekicilerdeki görevliler vatandaşa karşı biraz daha saygılı olsun.
Öyle kabadayılık yaparak insanlara dayılanarak görev yapılmaz.
Emniyet müdürlüğüne ve belediyelere çağrıda bulunuyorum;
Sokakta görevlendirdiğiniz kişilerin vatandaşa nasıl davrandığını takip edin.
İnsanlar yeterince gergin yeni gerilim yaratacak davranışlardan uzak durun.
İnsanları tahrik edici davranışlardan uzak durun...