On dakika önce doktordaydım. Hayatım boyunca en çok muhatabım olan insanlar doktorlar oldu. Özellikle psikiyatriler bütün yollara Roma’ya çıkar derler ya. Benim yolum hep onlara çıktı. Yüzlerce kez özgeçmişimi anılarımı hatıralarımı anlattım bu insanlara. Onların yardımlarıyla kendimi tanıdım. İnsanın kendini görmesi ve tanıması zor olduğu kadar keyifli. Yakında 50 küsur yaşlarda olacağım. Büyük acılar yoksulluklar aşağılanmalar yaşadım. Acı dilsizdir. Dilsiz olan acıda büyük hazineler saklıdır. Amacım acıyı övmek değil hayal kırıklığı yaşayan dertli kederli insanlara yalnız değilsiniz çektiğiniz bu acılar sizleri birleştirir birbirinize koyduğunuz önyargılı sınırları kaldırır sizleri insanlaştırır demektir.
Benden önce biri orta yaşlı diğeri 30 yaşında olan 2 kadın vardı doktorun bekleme odasında. Sonradan öğrendim genç olan kadın intihar etmek istemiş. Jiletle memelerini parçalamış. Yaşından önce kamburlaşmış çökmüş. Gözlerinin rengi gitmiş. Yaşlı kadına aynen şöyle anlatıyordu. Hiçbir şeye yaramayan iki tane et parçası. Bunları emecek bir bebek doğuramadım. 5 yıldır evliyim bir çocuk doğuramadım. Kısır bir kadınım ben ne yapayım memeyi. Ben ölemedim ölmediğime çok pişmanım. Bu kadarda değil benim derdim dağlardan büyük. Kaynanam olacak kadın oğluna yakın bir akrabasının kızını aldı. Benim varlığımı hiçe sayarak beni aşağılayarak benim yatağımda oğluyla gerdeğe verdi.
Ben bu insanların her türlü kötülüğüne dayandım. Ama bu acıya aşağılanmaya dayanamadım. Günümüzün en önemli sorunlarından biride bu. Kadın erkek arasındaki eşitsizlik, kuma, birden çok evlilikler . köylerde büyük kentlerin kenar mahallelerinde halen bu çağ dışılıklar devam etmektedir. İstedikleri gibi yaşayamayan Kendilerini dışlanmış hisseden binlerce kadın ve kız var. Erkeklerin otla kadınların yaya yürüdüğü bir ülke Türkiye. Annem bana açık bir yara gibisin derdi. Herkesin acısıyla acı çekiyorum. Bizde kadın güzel olmalı derler. Güzelliğini kaybetmeye görsün
Kadın güzel olmalı hamarat olmalı yaşlanmamalı böyle buyurmuşlar ne hakla buyurmuşlar içi hüzün dolu öfke dolu delirmeye isyan etmeye hazır bir kadındı. Vesveseli sadist cahil bir kaynana kadının eşi olan bir erkeğe söyleyecek bir söz bulamadım. Kadını kadın yapan doğal özelliklerini ortadan kaldırırsanız geriye kalan hiçbir şeydir. Ne demişler haberi geldiği gibi rüzgarı estiği gibi kadını da olduğu gibi kabul edeceksiniz. Gerisi fazladan şeylerdir.
Bir gün görüştüğüm psikiyatrilerden biri benim hayatımı yazacaktır. Günümüz yazarlarının çoğu psikiyatr. Çok nefis şeylerde yazıyorlar. İnsanın bir sırrı var bu sırrı keşfetmek gerekiyor.
Freud’un büyüklüğü insanın sırrını en iyi biçimde keşfetmesinden geliyor. Ben annemden bana irsi olarak intikal eden paranoya dürtülerle yaşamaya çalışan biriyim. Annemin bu hastalığı bir yılan gibi içime girdi. Zehirledi beni.
İnsan zihni duygusal bulaşıcılığa ve etkilemeye çok müsait. Başkalarının yüzlerinden gözlerinden neler hissettiklerini anlayabildiğimiz gibi sıkıntılarından kaygılarından öfkelerinden etkileniyoruz. Derin derin esmeyen adamdan hemen etkilenip onun gibi esnediğimiz gibi.