MAĞDUR OLMAK BÖYLE OLUR!...

İsmail Kadı

Herkesin bildiği ancak yüksek sesle dile getirilmeyen suiistimaller tek tek ortaya dökülüyor.

Birisinin üzerine gidiliyor, sonuç alınmadan bir başka rezalet ortalığa dökülüyor.

Olayın en ilginç tarafı devlet içindeki kirlenme ve yozlaşma on bir yıldır bu iktidarla zirve yaptı.

Sanki devleti yıllardır idare eden başkaları…

Önceki gün AKP’ye yakın bir isimle sohbet ediyorum.

Hemen savunmaya geçiyor.

Atatürk’ten İnönü’ye kadar herkese hakaret dolu sözler sarf ediyor.

Sanki bu yolsuzluklar 1930’lu yıllarda yapılmış.

Yaşım altmışa dayandı.

İlk defa devlet içerisinde bu kadar emniyet müdürü, emniyet amiri veya rütbeli insanın bir anda yerleri değiştirildi.

Eğer ortada bir suç işlenmişse bu insanların yerlerini değiştirmek doğru değil.

Çünkü bu insanlar gittikleri yerde aynı suçu işlerler.

Görevden alarak memuriyetlerine son vermek gerekmez mi?

Devlet içerisinde paralel devletten söz ediliyor.

Peki, bu paralel devletin oluşmasına kim destek verdi veya kim göz yumdu?

İktidarın sözcüleri ortaya çıkıyor.

Yargıdan idareye dek yıllardır gizlenen rezaletleri başka iktidar dönemine aitmiş gibi açıklama yapıyor.

CHP en son 1978 yılında Adalet Partisi’nden 14 milletvekilinin istifası ile kısa süreli iktidar olmuştu.

AKP’den önce tek başına iktidar olmuş olsaydı o dönemde yargıda, emniyette yaşananlar bugün ortaya çıkmış olsaydı hükümet büyüğümüz her gün ana muhalefet partisine “kırk katır mı yoksa kırk satır mı?” içerikli suçlamalar sıralardı.

Herkesin merak ettiği konu şu:

Bu kadar çaba ve uğraş, yapılan hukuksuz işlerin üzerini kapatmak için mi yapılıyor?

Hiçbir siyasetçi bu kadar büyük vebali uzun süre taşıyamaz.

Hiç kimse şu soruyu sormuyor.

Bahse konu olan yolsuzluk yapıldı mı yapılmadı mı?

Eğer yapılmadıysa hukuka güvenip soruşturmaların önünün açılması lazım.

Öyle mağdur edebiyatı yaparak insanların samimi duygularını sömürmeyin.

Gün gelir tüm gerçekler ortaya çıkar.

O zaman söyleyecek sözünüz kalmaz.

O günler de uzak gözükmüyor.

Çünkü iki kişi arasında geçen hiçbir konu sır değil.

Ergenekon ve Balyoz davaları görülürken özel yetkili mahkemelerin tutumuna ve kararlarına eleştiriler yoğunlaşınca Başbakan ekranlara çıkıp yargıyı rahat bırakın, temiz eller operasyonu yapılıyor diyerek sert eleştirilerde bulunmuştu.

Bugün acaba ne değişti?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.