Bir cismin yandıktan sonraki kalan atığı,kısaca tarifi bu.İnsan,yüzde yetmişi sudan oluşmuş bir cisim mi? İnsanı yakarsan,kül mü yoksa madımak mı oluyor?
Hani insanların,hırsına ,arzularına,aşklarına,yaşam mücadelesine ne oldu sadece KÜL.
Yanıp kül olan insan,yeniden yaşam damarlarını hayata geçirebilir mi?
Ağaç,çiçek,diken onlarda canlı,onlarda çoğunluğu sudan oluşuyor,peki onlar yanınca kül olmuyorlar mı?
Kül oluyorlar ama, onlar yanınca tekrardan yaşam damarlarını hayata geçirebilecek küçücük bir kökten,yeniden doğabiliyorlar.
Peki,hayatımı küle çevirdin veya hayatım küle döndü ya da birinin hayatını kül ettin,ne bunlar atık mı?
Yani,hayatlar artık atık mı oldu ! yaşamayacak,korkmayacak,aşık olmayacak,kızmayacak,sevinmeyecek,kazanıp kaybetmeyecekler mi?
Hayat; çelişki,kazanç,kayıp,aşk,meşk,anne,baba,eş,çocuk,iş güçten mi ibaret.
Belki de hayat “Oyunla kül arasına sıkışmış,zaman birimi olamaz mı?”
Oyun denilince ; hayat rolünü iyi oynarsan belki kül olmazsın veya oyunda eline gelen kağıtları zamanında kullanırsan kül olmayacağın bir hayat da olabilir.
Bu kül var ya bu kül demek ki her şeyin sonu , Ama Anka kuş’unu da unutmamak lazım.
Kurum,kuruluş.ülkeler,hatta siyasi partiler de var bunların da yeniden doğabilmeleri ve büyümeleri için (Anka kuş’u misali) belki de KÜL olmaları gerekiyor.