Cuma günkü gazetemizin manşeti, “Kan merkezi neden açılmıyor?” idi.
Kızılay Başkanı Ertan Tuncel aradı, yaptığımız haberden rahatsız olduğu ses tonundan belli oluyordu.
Gazetecinin görevi tenkit etmektir.
Biz de bu görevi layıkıyla yerine getiremiyorsak bile bir şeyler yapmaya çalışıyoruz.
İyi ki haberi yapmışız.
Bu haber sayesinde Kızılay inşaatının gerçek öyküsünü dile getirme fırsatı oldu.
Ertan Tuncel, binanın yapımının bağışlarla olduğunu, bu yüzden inşaatın bitmesinin zaman aldığını söyledi.
Siyasiler ve belediyeler, 150 bin liralık desteği vermediği için Kızılay binasının bir bölümü tamamlanamıyor.
Bildiğim kadarıyla Belediye Başkanlarımızın bu konuda verilmiş sözleri var.
Biz de bu verilen sözlerin takipçisi olacağız.
Kızılay, kamu görevi yapan önemli bir yardım kuruluşudur.
Depremde, yangında, her türlü doğal felakette mağdurların yardımına koşan önemli bir kurumdur.
Elbette bu tür kurumları hem eleştireceğiz hem de koruyacağız.
Eleştirilerimiz korumak amaçlıdır.
Bugün Kızılay’ın başında Ertan Tuncel vardır yarın bir başkası olacaktır.
Ancak, Tuncel Ailesi bildiğim kadarıyla 30 yıla yakın süredir Kızılay başkanlığı yapmaktadır.
Bazı kamusal hizmet veren kurumların başında bulunan insanlar çok sevdikleri ve çok korudukları kurumlara zaman zaman önemli hatalar yüzünden zarar verebilir.
Eleştiriye açık olmayan kurumlar hata yapabilir.
Gelelim Kızılay Kan Merkezi’nin durumuna:
Pazartesi ve Cuma günleri kan bağışçılarına hizmet verdiği belirtildi.
Ayrıca Kızılay’a ait Gezici Tırın Gebze Kent Meydanı’nda kan bağışçılarına hizmet verdiği belirtildi.
Bizim eleştirdiğimiz konu, binanın çevre düzenlemesi ile sürekli açık tutulmamasına yöneliktir.
Ayrıca Kızılay’ın ön ve arka bahçeleri sahipsiz durumda.
Bu konuda Gebze Belediye başkanı Adnan Köşker’in desteğine ihtiyaç var.
Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nun vermiş olduğu sözünü hatırlatmakta yarar var.