Yerel seçim geldi çattı, birkaç gün sonra sandığa gidip kentlerimizi 5 yıl süreyle yönetecek siyasileri belirleyeceğiz.
Bu süreçte, adaylar içinden birine tercih kullanmak için birden fazla parametre var. Dolayısıyla, hemen herkesin kafasının karıştığı noktalar oluştu. Bu nedenle, son düzlükteki performanslar belirleyici olacak.
Bu kapsamda, yerelde aday olup hedefi başkanlık olan iddialı isimlerin neler söylediğine bakmak gerek.
Cumhur İttifakının Gebze Belediye Başkan aday AKP’li Zinnur Büyükgöz, yaptığı sokak yürüyüşlerinde seçmenle birebir temas kurup onların duygu ve düşüncelerine dokunmayı denedi. Gebze’nin her mahallesinin ihtiyaçlarını bildikleri vurgusunu öne çıkaran Büyükgöz,’’Gece gündüz çalışacağız’’ ifadesini kullandı sıklıkla.
Ulaşım ve imar sorunlarını öne çıkaran propaganda çalışmalarında verdiği mesajlar ile kenti kendinden önce yöneten partidaşına haksızlık etmemek için de sözlerini seçerek kullanmaya özen gösteriyor.
Ama, anlaşılan o ki, kentin ulaşım ve imar sorununu çözmekte AKP’li Adnan Köşker’in başarısız olduğunu itiraf ve kabul ediyor.
Eh, görünen köy kılavuz da istemez hani…
Millet ittifakının CHP’li Başkan Adayı Recep Dursun da, bazı mahallelerdeki tapu sorununun kent gündeminde öne çıktığı vurgusuyla vaatlerde bulunuyor.
İktidarın, seçim öncesi tapu dağıtma şovuyla adayına hamle kazandırmaya çalıştığını savunan, Dursun ‘’Hani aranızda tapu alanınız var mı ?’’ sorusunu yöneltip olumlu yanıt alamadığı seçmeni bir adım daha yanına çekmenin yolunu bulmuş görünüyor.
Bu yeter mi bilemem. Ama, seçmen, bu konudaki vaadi asla unutmaz ve de seçilmesi halinde kucağında pimi çekilmiş el bombası bulsa bile onu patlatmadan yol almayı becermesi gerekir.
‘Vatandaş müşteri değil’ diyen Dursun, temel felsefesi itibarıyla sempati görüyor ve seçilebilecek güçlü adaylardan biri olduğunu gösteriyor.
Gelelim Saadet Partisi’nin (SP) adayı Op. Dr. Burcu Çetinkaya’nın vaadleri ve performansına.
Görülen o ki, SP, bu seçime heyecan yaratan şaşırtıcı bir isimle hazırlanıyor. Mesleğinde hemen herkesin başarılı bulduğu Dr. Çetinkaya umut vadediyor. Ama, partisini yerel iktidara taşıyacak oranda oy alabilir mi, orası belli değil.
Çocuklar ve kadın seçmenlerle oldukça sıcak temaslar kuran Çetinkaya, kreşler, hanımeli lokalleri ve eğitim projeleriyle öne çıkıp ipi göğüslemeyi hedefliyor. Onun da gündeminde, sorunların başında çevre temizliği, ulaşım ve trafik var.
SP adayı hedefe ulaşır mı ya da nasıl ulaşır bilemem. Bildiğim şey, seçmene sempatik ve ikna edici gelen Çetinkaya, çok sayıda siyasinin uykusunu kaçıracak bir sonuç alacak gibi görünüyor.
Bir de, MHP ile yollarını ayıran bağımsız aday Serap Çakır var tabi ki…
Çakır, seçim çalışmaları kapsamında mahalle mahalle gezerken, Gebzespor camiasını yanına almış görünmesiyle avantaj yaratmaya çalışıyor. Siyasi atmosfer kendisine bir avantaj yaratmış hgibi, sevildiği görülüyor. Ya da MHP’nin uygulaması dolayısıyla adaylığı için mağduriyet yaşadığı düşüncesi seçmenin kendisine sıcak bakması sonucunu doğuruyor.
Her mahalleye eşit mesafede olup, adaletli bir hizmet dağılımı yapılacağı vaadinde bulunan Çakır, partili ve iddialı adaylar arasında havayı lehine çevirmek için çok çaba harcıyor.
Sadece 5 yıllık süre için yetki isteyen Serap Çakır’ın alacağı sonuç merak uyandırıyor.
Buraya kadar özetlemeye çalıştığım siyasi atmosfer de işaret ediyor ki, 31 Mart seçimleri Gebze için çok çetin geçecek. Çıkacak sonuç, bir adayın diğerine çok fazla fark atamayacağı önsezisini yaratıyor.
Yani, mücadele bir gün daha göğüs göğüse sürecek.
Hepimiz biliyoruz ki, yerel seçimler ülke sorunlarına değil kentlerin sorunlarına çözüm üretecek yeterlilikteki adayları öne çıkarır. Gebze seçmeni de, bunu elbette dikkate alacaktır.
Daha yaşanabilir bir Gebze için hiç kimse sorumluluğunu unutmadan sandığa gitmelidir…