Kent ve kentli temelinde partilerde grup kararları - 2

Aktan Uslu

Çayırova Belediye Meclisi’nde 2018 yılı ekim ayı olağan toplantısında AKP’li belediye başkanı Şevki Demirci, Şekerpınar’da çok tartışılan bir imar revizyon planını meclisten geçirmek istedi.

Beş AKP’linin, bir CHP’linin katılmayıp 5 AKP’linin ret oyu kullandığı oylamada 13-13 şeklindeki eşitlik Başkan Demirci’nin ikinci oy hakkı ile bozuldu ve o plan geçti.

Mecliste aleni ret oyu kullanan Vahit Terzi ile o günkü Meclis’e katılmayan Fikriye Çelik günümüz AKP Çayırova İlçe yöneticisi.

Yine katılmayanlardan Orhan Keskin, aynı listeden il delegesi..

CHP’li Hüseyin Tarakçı partisi tarafından ihraç istemiyle il disiplin kuruluna sevk edildi. Şayet katılıp ret oyu kullansaydı o plan 14’e 13 ret edilecek, Başkan Demirci’nin ikinci oy hakkı olmayacaktı.

 

**

Direk soruyla girelim: Şekerpınar’daki söz konusu imar revizyonuna dair varsa grup kararı, nerede? Çiğnediyse kim çiğnedi? Evet ve hayır oyu verenlerle o gün o meclise gelmeyenlerin bazıları şimdi hangi konumda, nerede?

Kuvvetle muhtemel ret oyu verenler ve katılmayanlar çiğnedi, o zaman bugünkü konumlarının izahı ne?

Zayıf ihtimal, “Evet” oyu verenler çiğnedi.

O önergeye “Evet” oyu verenlerden Filiz Ayyıldız bu dönem de belediye meclis üyesi.

Bu arada bu somut tespiti paylaşmak dahi 15 dakikamı aldı.

Yani sözünü ettiğim meclisin ret ve kabul oyu verenleri ile birlikte o meclise katılmayan AKP’li meclis üyelerinin bugünkü konumlarına birkaç ilginç örnek daha olabilir.

Yorum kişilerden çok bir biçimi izah etme amaçlıdır.

Öncelikle sorum şudur?

Madem AKP dâhil siyasi partilerin belediye meclis gruplarında grup kararı diye bir durum var.

Standart bir uygulama mıdır?

Şayet standart bir uygulama ise

İzmit’te ruhsat sonrası AKP İzmit İlçe tarafından uygulanan tutum ve takınılan tavır niçin Çayırova’da da uygulanmamıştır?

Ya evet oyu verenler, ya da hayır oyu verenler -varsa yoksa fark etmez- grup kararı neden çiğnemiştir?

Hiçbir şey yapılmadığı gerek evet gerek hayırcıların, gerekse o meclise katılmayanların bugünkü konumlarından ötürü ortadadır.

Zaman zaman kimi AKP’liler bu tespitime kızıyor ama..

İktidardaki AKP’nin açılımındaki “adalet” kelimesi, Hükümet’teki icraatlarından ötürü toplumun bütününü ele aldığımızda sadece “vitrin mankeni” bir tanımlama olmanın ötesine gidememekle birlikte..

Parti içi tutumlarda dahi varlığı tartışılır bir hale gelmiştir.

Bu tespitimin dayanakları, bu yorumumun bu satıra kadar ki detaylarındandır.

**

Bence belediye meclislerinde partilerin grup kararlarına uyum ve çiğneme kendi arasında ikiye ayrılır.

Her partinin tüzüğünde de yer alan ideolojik bir duruşu vardır. Uçtan bir örnek vereyim.

TKP’li Tunceli Belediyesi’nde muhalefetin meclis üyeleri belediyeye ait bir sosyal tesisin özelleştirilmesi için önerge verirse bu önerge TKP’li meclis üyelerinin oy birliğiyle ancak meclis bütününde oy çokluğuyla ret edilir.

TKP’lilerden biri ola ki ret oyu verir veya çekimser kalırsa, ihraç istemiyle disipline sevki kaçınılmaz vakadır.

Çünkü komünist bir parti olarak TKP, partisinin tüzüğünün ideolojik bölümünde de –okumadım ama eminim- yer aldığı gibi, özelleştirme karşıtıdır. Hatta iktidara gelirlerse özelleştirilen her ne varsa, kamulaştırılacağı vakadır.

Eskaza AKP’nin yerel iktidarda olduğu belediyelerde muhalefet özelleşen bir belediye sosyal tesisinin tekrar kamulaşması için önerge verirse onu da AKP’li üyeler ret eder. Çünkü AKP en kibar ifadeyle tanımlayım bu sefer, liberal ekonomi modelini savunur.

**

O bilgi kirliliğine rağmen yanlış anlamadıysam İzmit’teki mevzuu çok farklıdır.

İzmit’te yeni bir alkollü mekân bölgesi tahsis edilmemiştir. O bölgenin dışında kalan bir esnafın talebi üzerine hareket edilmemiştir. Zaten alkollü mekân bölgesinde yıllardır o işi yapan iki esnafın belediye tarafından, dükkânlarıyla birlikte yerle yeksan edilen işyerlerine ait ruhsatın yenilenmesi istenmiştir.

Oylama esnasında çekimser kalan Mustafa Soydabaş ile kabul oyu kullanan AKP’li meclis üyesi Engin Uçar ihraç istemiyle disipline sevk edildi.

Vaka; AKP’nin iç meselesi vakasının ötesinde bir vakadır. Belediye meclisine yansıdıysa, parti içi mesele olmaktan çıkmıştır.

Alkol satış ruhsatına sahip iki işyeri tramvay yolu çalışması kapsamında yıkıldıktan sonra iki esnaf o ruhsat için yine başvuruyorsa bu haklarıdır ve adil olan onlara bu hakkın tanınmasıdır.

İzmit Belediyesi’nde AKP’nin iktidarda olduğu süreçte mağdur edilen iki esnafa yeniden verilen haklarında evet oyu veren ve çekimser kalan iki meclis üyesi değil..

Hayır oyu veren AKP’li meclis üyeleri disiplinliktir bence. Çünkü partilerinin açılımındaki “vitrin mankeni” haline gelen “adalet” kelimesini çiğnemişlerdir. Geçtim parti tüzüğündeki ideolojik detayları..

**

Son bir örnekle bağlamak gerekirse..

Aralık ayındaki KBB Meclisi’nde malum, Gebze Askeri Kışla projesi oy çokluğu ile onaylanmıştır.

Meclisteki tüm AKP’li meclis üyeleri oy birliğiyle, “Kabul” oyu vermiştir.

Gebze Bölgesi ilçeleri haricindeki sekiz ilçeden AKP’li belediye meclis üyeleri proje konusunu bir tarafa koydum, Gebze İlçesi’ne ne kadar vakıftır?

Bölgemizden 21 AKP’li meclis üyesi eksiksiz katılıp “Kabul” oyu kullanmış, belki de çaktırmadan çekimser davranmıştır. 21’inin de içine sinerek evet oyu kullandığı ihtimali var mıdır?

Ola ki 21 meclis üyesi bir bütün halinde çekimser kalsaydı veya “Ret” oyu kullansaydı..

Dördü belediye başkanı 21 meclis üyesinin hangi birini disipline sevk edecekti AKP..

Diyorum.

Kelimesayar’a baktım: 750 bandındayım.

Şimdilik olmak kaydıyla, başka da bi’şi demiyorum.

YORUMUN İLK BÖLÜMÜ..

 

https://www.gebzehaber.net/kent-ve-kentli-temelinde-partilerde-grup-kararlari-1-5493yy.htm